Arapça:
وُجُوهٌ يَوْمَئِذٍ نَّاضِرَةٌ
Çeviriyazı:
vucûhüy yevmeiẕin nâḍirah.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Yüzler var ki o gün ışıl ışıl parlar.
Diyanet İşleri:
O gün bir takım yüzler Rablerine bakıp parlayacaktır.
Abdulbakî Gölpınarlı:
O gün yüzler parlar, güzelleşir.
Şaban Piriş:
O gün, parıldayan yüzler vardır.
Edip Yüksel:
O gün bazı yüzler parlar.
Ali Bulaç:
O gün yüzler ışıl ışıl parlar.
Suat Yıldırım:
Yüzler vardır o gün pırıl pırıl...
Ömer Nasuhi Bilmen:
(22-23) O günde birtakım yüzler parıldanıcıdır. Rablerine nazar edicidir.
Yaşar Nuri Öztürk:
Yüzler vardır o gün parıltılı,
Bekir Sadak:
Artik ayrilik vaktinin geldigini sanir.
İbni Kesir:
Bir takım yüzler o gün parlayacak,
Adem Uğur:
Yüzler vardır ki, o gün ışıl ışıl parıldayacaktır.
İskender Ali Mihr:
İzin günü pırıl pırıl yüzler vardır.
Celal Yıldırım:
O gün yüzler var pırıl pırıl ışılar,
Tefhim ul Kuran:
O gün yüzler ışıl ışıl parlar.
Fransızca:
Ce jour-là, il y aura des visages resplendissants
İspanyolca:
Ese día, unos rostros brillarán,
İtalyanca:
In quel Giorno ci saranno dei volti splendenti,
Almanca:
Es sind an diesem Tag strahlende Gesichter,
Çince:
在那日,许多面目是光华的,
Hollandaca:
Op dien dag zullen er aangezichten zijn, die met een levendigen glans zullen schitteren.
Rusça:
Одни лица в тот день будут сиять
Somalice:
Wajiyaal Maalintaas way ifi.
Swahilice:
Zipo nyuso siku hiyo zitao ng'ara,
Uygurca:
بۇ كۈندە، (سائادەتمەنلەرنىڭ) يۈزلىرى نۇرلۇق بولىدۇ
Japonca:
その日,或る者たちの顔は輝き,
Arapça (Ürdün):
«وجوه يومئذ» أي في يوم القيامة «ناضرة» حسنة مضيئة.
Hintçe:
उस रोज़ बहुत से चेहरे तो तरो ताज़ा बशबाब होंगे
Tayca:
ในวันนั้นหลาย ๆ ใบหน้าจะเบิกบาน
İbranice:
יהיו פנים זוהרות
Hırvatça:
Taj dan neka lica blistava će biti,
Rumence:
În Ziua aceea, vor fi chipuri luminate
Transliteration:
Wujoohun yawmaithin nadiratun
Türkçe:
Yüzler vardır o gün parıltılı,
Sahih International:
[Some] faces, that Day, will be radiant,
İngilizce:
Some faces, that Day, will beam (in brightness and beauty);-
Azerbaycanca:
O gün neçə-neçə üzlər sevinib güləcək,
Süleyman Ateş:
Yüzler var ki o gün ışıl ışıl parlar,
Diyanet Vakfı:
Yüzler vardır ki, o gün ışıl ışıl parıldayacaktır.
Erhan Aktaş:
Birtakım yüzler O Gün ışıl ışıldır.
Kral Fahd:
Yüzler vardır ki, o gün ışıl ışıl parıldayacaktır.
Hasan Basri Çantay:
Yüzler (vardır) o gün ter-ü tazedir.
Muhammed Esed:
Bazı yüzler o Gün mutlulukla parlayacak,
Gültekin Onan:
O gün yüzler ışıl ışıl parlar.
Ali Fikri Yavuz:
Nice yüzler vardır ki, o gün (kıyamette) güzelliği ile parıldar.
Portekizce:
No Dia, haverá semblantes risonhos,
İsveççe:
Den Dagen skall [någras] ansikten lysas upp av glädje -
Farsça:
در آن روز چهره هایی شاداب است؛
Kürtçe:
زۆر ڕوخسار لەو ڕۆژەدا گەشاوەن
Özbekçe:
У кунда бор чиройли юзлар.
Malayca:
Pada hari akhirat itu, muka (orang-orang yang beriman) berseri-seri;
Arnavutça:
Atë ditë – disa fytyra do të shkëlqejnë,
Bulgarca:
Едни лица в този Ден ще възсияят,
Sırpça:
Тог дана нека лица ће да буду блистава,
Çekçe:
V ten den budou jedny tváře zářící
Urduca:
اُس روز کچھ چہرے تر و تازہ ہونگے
Tacikçe:
Дар он рӯз рӯйҳое ҳаст зебову дурахшон,
Tatarca:
Кыямәт көнендә кайбер йөзләр шатланып агаручыдыр.
Endonezyaca:
Wajah-wajah (orang-orang mukmin) pada hari itu berseri-seri.
Amharca:
ፊቶች በዚያ ቀን አብሪዎች ናቸው፡፡
Tamilce:
அந்நாளில் சில முகங்கள் செழிப்பாக (பிரகாசமாக, அழகாக) இருக்கும்.
Korece:
그날 일부는 그들의 얼굴에 빛을 발산하며
Vietnamca:
Vào Ngày đó, có những gương mặt sẽ rạng rỡ.
Ayet Linkleri: