Arapça:
لَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنسَانَ فِي كَبَدٍ
Çeviriyazı:
leḳad ḫalaḳne-l'insâne fî kebed.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Biz insanı gerçekten bir sıkıntı içinde yarattık.
Diyanet İşleri:
İnsanoğlunu, zorluklara katlanacak şekilde yarattık.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Gerçekten de biz insanı sıkıntı içinde yarattık.
Şaban Piriş:
Ki şüphesiz biz insanı (dünyada) bir zorluk içinde yarattık.
Edip Yüksel:
İnsanı zorluklar arasında (direnmesi için) yarattık.
Ali Bulaç:
Andolsun, Biz insanı bir zorluk içinde yarattık.
Suat Yıldırım:
Biz insanı, imtihan ve çile yüklü bir hayata gönderdik. [82,6-7; 95,4-5]
Ömer Nasuhi Bilmen:
(4-5) Muhakkak ki, Biz insanı elbette bir meşakkat içinde (bulunacağı bir mahiyette) yarattık. Sanıyor mu ki onun üzerine hiçbir kimse güç yetiremiyecek.
Yaşar Nuri Öztürk:
Biz insanı gerçekten bir sıkıntı ve zorluk içinde yarattık.
Bekir Sadak:
Biz ona egri ve dogru iki yolu da gostermedik mi?
İbni Kesir:
Biz, insanı gerçekten meşakkat içinde yarattık.
Adem Uğur:
Biz, insanı (yüzyüze geleceği nice) zorluklar içinde yarattık.
İskender Ali Mihr:
Andolsun ki Biz insanı, meşakkat içinde yarattık.
Celal Yıldırım:
Ki biz insanı (kendine has) sıkıntı ve zorluk içinde (yaratıp) meydana getirdik.
Tefhim ul Kuran:
Andolsun, biz insanı bir zorluk içinde yarattık.
Fransızca:
Nous avons, certes, créé l'homme pour une vie de lutte.
İspanyolca:
Hemos creado al hombre en aflicción.
İtalyanca:
In verità abbiamo creato l'uomo perché combatta.
Almanca:
Gewiß, bereits erschufen WIR den Menschen zum Anstrengen.
Çince:
我确已把人创造在苦难里。
Hollandaca:
Waarlijk, wij hebben den mensch in ellende geschapen.
Rusça:
Мы создали человека с тяготами.
Somalice:
Ee Eebe Dadka wuu Abuuray iyagoo dhib iyo shaqo (Adduunka kala kulmi).
Swahilice:
Hakika tumemuumba mtu katika taabu.
Uygurca:
بىز ئىنساننى ھەقىقەتەن جاپا - مۇشەققەت ئىچىدە قىلىپ ياراتتۇق
Japonca:
本当にわれは,人間を労苦するように創った。
Arapça (Ürdün):
«لقد خلقنا الإنسان» أي الجنس «في كبد» نصب وشدة يكابد مصائب الدنيا وشدائد الآخرة.
Hintçe:
हमने इन्सान को मशक्क़त में (रहने वाला) पैदा किया है
Tayca:
โดยแน่นอนเราได้บังเกิดมนุษย์มาเพื่อเผชิญความยากลำบาก
İbranice:
שבראנו את האדם לטרחה
Hırvatça:
Čovjeka smo stvorili da je u naporu.
Rumence:
Noi am creat omul în neajuns!
Transliteration:
Laqad khalaqna alinsana fee kabadin
Türkçe:
Biz insanı gerçekten bir sıkıntı ve zorluk içinde yarattık.
Sahih International:
We have certainly created man into hardship.
İngilizce:
Verily We have created man into toil and struggle.
Azerbaycanca:
Biz insanı məşəqqətdə yaratdıq! (İnsan doğulduğu gündən qəbir evinə gedənə qədər əzab-əziyyət içində çalışıb çabalayır, həyat boyu müxtəlif çətinliklərlə üzləşər. Bu, ilahı bir hikmətdir, həyatın qanunudur!)
Süleyman Ateş:
Biz insanı zorluk arasında yarattık.
Diyanet Vakfı:
Biz, insanı ( yüzyüze geleceği nice ) zorluklar içinde yarattık.
Erhan Aktaş:
Biz insanı gerçekten zorluk arasında yarattık.
Kral Fahd:
biz, insanı (yüzyüze geleceği nice) zorluklar içinde yarattık.
Hasan Basri Çantay:
ki biz insanı, andolsun, meşakkat içinde yaratdık.
Muhammed Esed:
Gerçek şu ki, Biz insanı acı, sıkıntı ve imtihan (ile yüklü bir hayat)a gönderdik.
Gültekin Onan:
Andolsun, biz insanı bir zorluk içinde yarattık.
Ali Fikri Yavuz:
Doğrusu biz, insanı bir meşakkat içinde yarattık.
Portekizce:
que criamos o homem em uma atmosfera de aflição.
İsveççe:
Helt visst har Vi skapat människan för [ett liv av] slit, plågor och prövningar.
Farsça:
همانا ما انسان را در رنج و زحمت آفریدیم.
Kürtçe:
سوێند بەخوا بەڕاستی ئادەمیمان دروست کردووە ھەمیشە لەڕەنج وکێشە وناڕەحەتیدایە
Özbekçe:
Батаҳқиқ, Биз инсонни машаққатда яратдик.
Malayca:
Sesungguhnya Kami telah jadikan manusia sentiasa dalam keadaan menghadapi kesulitan dan kesukaran (jasmani dan rohaninya);
Arnavutça:
Na, e krijuam njeriun që të luftojë në vështirësi (për të dy jetërat).
Bulgarca:
Ние сътворихме човека в трудности.
Sırpça:
Човека смо створили да се труди.
Çekçe:
že člověka jsme věru ke strastem stvořili!
Urduca:
درحقیقت ہم نے انسان کو مشقت میں پیدا کیا ہے
Tacikçe:
ки одамиро, дар ранҷу меҳнат биёфаридаем.
Tatarca:
Тәхкыйк Без кешене михнәттә мәшәкатьтә халык кылдык.
Endonezyaca:
Sesungguhnya Kami telah menciptakan manusia berada dalam susah payah.
Amharca:
ሰውን ሁሉ በእርግጥ በልፋት ውስጥ ኾኖ ፈጠርነው፡፡
Tamilce:
திட்டவட்டமாக, மனிதனை சிரமத்தில் (சிக்கிக் கொள்பவனாகவே) படைத்தோம்.
Korece:
실로 하나님은 인간으로 하여금 노력과 시련속에서 살도록 창 조하였나니
Vietnamca:
Quả thật, TA đã tạo ra con người để đối mặt với sự cực nhọc và vất vả.
Ayet Linkleri: