Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

72

Sûredeki Ayet No: 

5

Ayet No: 

5452

Sayfa No: 

572

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَأَنَّا ظَنَنَّا أَن لَّن تَقُولَ الْإِنسُ وَالْجِنُّ عَلَى اللَّهِ كَذِبًا

Çeviriyazı: 

veennâ żanennâ el len teḳûle-l'insü velcinnü `ale-llâhi keẕibâ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Doğrusu biz insanları ve cinleri Allah'a karşı asla yalan söylemez sanmışız.

Diyanet İşleri: 

Doğrusu insanların ve cinlerin Allah'a karşı yalan uydurabileceklerini sanmazdık.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ve bizse şüphe yok ki ne insanlar, ne de cinler, Allah hakkında yalan şeyler söylemez sanıyorduk.

Şaban Piriş: 

Biz de, insanların ve cinlerin Allah hakkında yalan söylemeyeceklerini zannederdik.

Edip Yüksel: 

İnsanların ve cinlerin ALLAH'a karşı yalan uyduramıyacaklarını sanmıştık.

Ali Bulaç: 

Oysa biz, insanların ve cinlerin Allah'a karşı asla yalan söylemeyeceklerini sanmıştık.

Suat Yıldırım: 

De ki: Bana vahyolunduğuna göre bir cin cemaati Kur'ân’ı dinledikten sonra şöyle dediler: “Biz gerçekten, doğru yolu gösteren harikulade bir Kur’ân dinledik.Bundan böyle Rabbimize asla bir şerik tanımayacağız.Rabbimizin şanı çok yücedir, O ne eş, ne de çocuk edinmiştir.Meğer içimizden birtakım cahiller, Allah hakkında gerçek olmayan sözler söylüyormuş! Biz de saf saf, insanları ve cinleri, Allah hakkında yalan söylemez sanmışız!Meğer bir kısım insanlar cinlerden bazılarına sığınıp, böylece onları daha da azgın hale getirmişler! Onlar da, sizin zannettiğiniz gibi, Allah’ın ölen hiçbir kimseyi diriltmeyeceğini zannetmişler. [37,1;46,29-33]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

«Ve doğrusu biz sanmış idik ki, insan ve cin, Allah´a karşı bir yalan söyler değildir.»

Yaşar Nuri Öztürk: 

Biz sanmıştık ki, ne insanlar ne de cinler Allah hakkında asla yalan söylemezler.

Bekir Sadak: 

«Dogrusu aramizda iyiler de vardir, bundan asagi bulunanlar da vardir. Biz, turlu turlu yolda olan topluluklardik.

İbni Kesir: 

Doğrusu öyle zannettik ki

Adem Uğur: 

Halbuki biz, gerek insanlar gerekse cinler Allah hakkında asla yalan söylemezler, sanmıştık.

İskender Ali Mihr: 

Ve gerçekten biz, insanların ve cinlerin Allah´a karşı asla yalan söylemediğini zannettik.

Celal Yıldırım: 

Ve gerçekten biz, insanların ve cinlerin Allah´a karşı yalan söylemiyeceklerini sanıyorduk.

Tefhim ul Kuran: 

«Oysa biz, insanların ve cinlerin Allah´a karşı asla yalan söylemiyeceklerini sanmıştık.»

Fransızca: 

Et nous pensions que ni les humains ni les djinns ne sauraient jamais proférer de mensonge contre Allah.

İspanyolca: 

Y: 'Nosotros creíamos que ni los humanos ni los genios iban a proferir mentira contra Alá'.

İtalyanca: 

Pensavamo che né gli uomini né i dèmoni potessero proferire menzogne contro Allah.

Almanca: 

"Und gewiß, wir dachten, daß die Menschen und Dschinn nie über ALLAH Erlogenes sagen."

Çince: 

我们曾猜想人和精灵绝不诬蔑真主。

Hollandaca: 

Maar wij dachten waarlijk, dat noch mensch, noch genius op eenigerlei wijze eene leugen tegen God zou hebben uitgedacht.

Rusça: 

Мы же думали, что ни люди, ни джинны не станут говорить об Аллахе ложь.

Somalice: 

Waxaana u Malaynaynay inuusan insi iyo Jini Midna Eebe ku beensheegaynin.

Swahilice: 

Nasi tulidhani kuwa watu na majini hawamzulii uwongo Mwenyezi Mungu.

Uygurca: 

بىز، ئىنسانلار ۋە جىنلار اﷲ قا يالغاننى چاپلىمايدۇ، دەپ ئويلىغان ئىدۇق

Japonca: 

しかしわたしたちは,人間もジンも,アッラーに就いて嘘を言うべきではないと考えていた。

Arapça (Ürdün): 

«وأنا ظننا أن» مخففة، أي أنه «لن تقول الإنس والجن على الله كذبا» بوصفه بذلك حتى تبينا كذبهم بذلك قال تعالى:

Hintçe: 

और ये कि हमारा तो ख्याल था कि आदमी और जिन ख़ुदा की निस्बत झूठी बात नहीं बोल सकते

Tayca: 

และแท้จริงเราคาดคิดว่า มนุษย์และญินจะไม่กล่าวเท็จต่ออัลลอฮฺเป็นอันขาด

İbranice: 

ואכן, חשבנו, שלא ידברו אנשים ושדים שקרים על אלוהים

Hırvatça: 

a mi smo mislili da ni ljudi ni džini o Allahu laži ne govore;

Rumence: 

Noi ne închipuiam că nici oamenii şi nici ginnii nu vor spune minciuni despre Dumnezeu,

Transliteration: 

Waanna thananna an lan taqoola alinsu waaljinnu AAala Allahi kathiban

Türkçe: 

"Biz sanmıştık ki, ne insanlar ne de cinler Allah hakkında asla yalan söylemezler."

Sahih International: 

And we had thought that mankind and the jinn would never speak about Allah a lie.

İngilizce: 

But we do think that no man or spirit should say aught that untrue against Allah.

Azerbaycanca: 

Biz elə güman edirdik ki, nə insan, nə də cin tayfası Allah barəsində yalan danışmaz.

Süleyman Ateş: 

Biz insanların ve cinlerin, Allah'a karşı yalan söylemeyeceklerini sanmıştık (onun için o beyinsizin sözüne uymuştuk),

Diyanet Vakfı: 

Halbuki biz, gerek insanlar gerekse cinler Allah hakkında asla yalan söylemezler, sanmıştık.

Erhan Aktaş: 

“Doğrusu biz insin ve cinnin(1) Allah’a karşı asla yalan söylemeyeceklerine inanıyorduk.”

Kral Fahd: 

Halbuki biz, gerek insanlar gerekse cinler Allah hakkında asla yalan söylemezler, sanmıştık.

Hasan Basri Çantay: 

«Gerçek biz de insan (olsun), cin (olsun) Allaha karşı (hiçbiri) asla yalan söylemez, sanmıştık.»

Muhammed Esed: 

ve ne insanın ne de (hiçbir) görünmez gücün Allah hakkında yalan uydurmayacağını düşün(mekte yanılmış)tık.

Gültekin Onan: 

72:4

Ali Fikri Yavuz: 

Hakikaten biz, insan ile cin, Allah’a karşı asla yalan söylemez sanmışız.

Portekizce: 

E jamais imaginamos que os humanos e ao gênios iriam urdir mentiras a respeito de Deus.

İsveççe: 

och förr trodde vi att varken människorna eller de osynliga väsendena skulle yttra lögner om Gud.

Farsça: 

و اینکه گمان می کردیم، هرگز انس و جن بر خدا دروغ نمی بندند،

Kürtçe: 

وە ئێمە پێمان وابوو کە ئادەمیی وجنۆکە ھەرگیز درۆ ناکەن دەربارەی خوا

Özbekçe: 

Ва, албатта, биз, инс ҳам, жин ҳам Аллоҳга (нисбатан) ёлғон гапирмас, деб ўйлардик.

Malayca: 

`Dan bahawa sesungguhnya (nyatalah kesalahan) kita menyangka bahawa manusia dan jin tidak sekali-kali akan berani mengatakan sesuatu yang dusta terhadap Allah.

Arnavutça: 

kurse ne, kemi menduar se as njerëzit as xhindët nuk flasin gënjeshtra për Perëndinë;

Bulgarca: 

А ние предполагахме, че хората и джиновете никога не ще изрекат лъжа за Аллах.

Sırpça: 

а ми смо мислили да ни људи ни духови о Аллаху лажи не говоре;

Çekçe: 

ačkoliv jsme se dosud domnívali, že ani lidé, ani džinové o Bohu nebudou vést řeči lživé!

Urduca: 

اور یہ کہ "ہم نے سمجھا تھا کہ انسان اور جن کبھی خدا کے بارے میں جھوٹ نہیں بول سکتے"

Tacikçe: 

Ва мо мепиндоштем, ки одамиву ҷин дар бораи Худо дурӯғ намегӯянд.

Tatarca: 

Тәхкыйк без Коръән сүзләрен ишетмәс борын уйлый идек, һичбер кеше вә җен заты Аллаһуга ялган сөйләмәс, дип.

Endonezyaca: 

dan sesungguhnya kami mengira, bahwa manusia dan jin sekali-kali tidak akan mengatakan perkataan yang dusta terhadap Allah.

Amharca: 

‹እኛም ሰዎችና ጋኔኖች በአላህ ላይ ውሸትን (ቃል) አይናገሩም ማለትን ጠረጠርን፡፡›

Tamilce: 

இன்னும், “மனிதர்களும் ஜின்களும் அல்லாஹ்வின் மீது பொய் சொல்ல மாட்டார்கள் என்று நிச்சயமாக நாங்கள் நம்பினோம்.

Korece: 

우리는 사람도 영마도 하나님 께 거역하고 거짓말하리라 생각 지 아니 했노라

Vietnamca: 

“Chúng tôi đã nghĩ rằng loài người và Jinn không bao giờ nói những điều gian dối cho Allah.”

Rubu tag: 

Hizb tag: