Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

68

Sûredeki Ayet No: 

36

Ayet No: 

5307

Sayfa No: 

565

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

مَا لَكُمْ كَيْفَ تَحْكُمُونَ

Çeviriyazı: 

mâ leküm. keyfe taḥkümûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Neyiniz var, nasıl hüküm veriyorsunuz?

Diyanet İşleri: 

Ne oluyorsunuz? Ne biçim hükmediyorsunuz?

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ne oldu size ki? Nasıl hükmediyorsunuz?

Şaban Piriş: 

Ne oluyor size? Nasıl hüküm veriyorsunuz?

Edip Yüksel: 

Neyiniz var, ne biçim hüküm veriyorsunuz?

Ali Bulaç: 

Size ne oluyor? Nasıl hüküm veriyorsunuz?

Suat Yıldırım: 

Neyiniz var, nasıl olur da böyle bir şey iddia edebilirsiniz? Ne biçim hüküm veriyorsunuz öyle?

Ömer Nasuhi Bilmen: 

68:34

Yaşar Nuri Öztürk: 

Neniz var sizin, nasıl hüküm veriyorsunuz?

Bekir Sadak: 

(42-43) O gun isin dehsetinden baldirlar acilir

İbni Kesir: 

Ne oluyor size, nasıl hükmediyorsunuz?

Adem Uğur: 

Size ne oluyor? Ne biçim hüküm veriyorsunuz?

İskender Ali Mihr: 

Size ne oluyor? Nasıl hüküm veriyorsunuz?

Celal Yıldırım: 

Ne oluyor size ? Nasıl hükmediyorsunuz?..

Tefhim ul Kuran: 

Size ne oluyor? Siz nasıl hüküm veriyorsunuz?

Fransızca: 

Qu'avez-vous ? Comment jugez-vous ?

İspanyolca: 

¿Qué os pasa? ¿Qué manera de juzgar es ésa?

İtalyanca: 

Che cosa vi prende? Come giudicate?

Almanca: 

Was ist mit euch, wie urteilt ihr?!

Çince: 

你们有甚么理由?你们怎么这样的判断呢!

Hollandaca: 

Wat scheelt u, dat gij aldus oordeelt?

Rusça: 

Что с вами? Как вы судите?

Somalice: 

Seed u dhihi kartaan saas.

Swahilice: 

Mna nini? Mnahukumu vipi?

Uygurca: 

سىلەرگە نېمە بولدى؟ قانداقچە مۇنداق ھۆكۈم چىقىرىسىلەر!

Japonca: 

あなたがたはどうしたのか。あなたがたはどう判断するのか。

Arapça (Ürdün): 

«ما لكم كيف تحكمون» هذا الحكم الفاسد.

Hintçe: 

(हरगिज़ नहीं) तुम्हें क्या हो गया है तुम तुम कैसा हुक्म लगाते हो

Tayca: 

เกิดอะไรขึ้นแด่พวกเจ้า ? ทำไมพวกเจ้าจึงตัดสินเช่นนั้น

İbranice: 

מה לכם? כיצד אתם שופטים

Hırvatça: 

Šta vam je, kako rasuđujete?

Rumence: 

Ce aveţi? Cum judecaţi?

Transliteration: 

Ma lakum kayfa tahkumoona

Türkçe: 

Neniz var sizin, nasıl hüküm veriyorsunuz?

Sahih International: 

What is [the matter] with you? How do you judge?

İngilizce: 

What is the matter with you? How judge ye?

Azerbaycanca: 

(Ey kafirlər! Siz dünyada yoxsul mö’minlərdən var-dövlətcə üstün olduğunuz kimi, axirətdə də onlardan üstün olacağınızı, yaxud ən azı onlarla eyni olacağınızı iddia edirsiniz). Sizə nə olub, necə mühakimə yürüdürsünüz?

Süleyman Ateş: 

Neyiniz var, nasıl hüküm veriyorsunuz?

Diyanet Vakfı: 

Size ne oluyor? Ne biçim hüküm veriyorsunuz?

Erhan Aktaş: 

Size ne oluyor? Nasıl hüküm veriyorsunuz?(1)

Kral Fahd: 

Size ne oluyor? Ne biçim hüküm veriyorsunuz?

Hasan Basri Çantay: 

Size ne oluyor? Nasıl böyle hükmediyorsunuz?

Muhammed Esed: 

Sizin neyiniz var? (Haklı ile haksız arasındaki) yargınızı neye dayandırıyorsunuz?

Gültekin Onan: 

Size ne oluyor? Nasıl hüküm veriyorsunuz?

Ali Fikri Yavuz: 

(Ey kâfirler, öldükten sonra müminle kâfir müsavi olur demekle) neyinize güveniyorsunuz? Nasıl (böyle yanlış) hüküm veriyorsunuz?

Portekizce: 

O que há convosco? Como julgais assim?

İsveççe: 

Hur är det fatt med ert omdöme?

Farsça: 

شما را چه شده؟ چگونه داوری می کنید؟!

Kürtçe: 

ئەوە چیتانە چۆن بڕیارێك دەدەن

Özbekçe: 

Сизларга нима бўлди, қандай ҳукм чиқаряпсизлар?!

Malayca: 

Apa sudah jadi kepada akal kamu? Bagaimana kamu menetapkan hukum (yang terang- terang salahnya itu)?

Arnavutça: 

Çka keni ju, si gjykoni ju?!

Bulgarca: 

Какво ви е, така да отсъждате?

Sırpça: 

Шта вам је, како расуђујете?

Çekçe: 

Co je vám, že tak soudíte?

Urduca: 

تم لوگوں کو کیا ہو گیا ہے، تم کیسے حکم لگاتے ہو؟

Tacikçe: 

Шуморо чӣ мешавад? Чӣ тавр доварӣ мекунед?

Tatarca: 

Ий кәферләр вә ышанучы динсезләр, сезгә нәрсә булды, әллә гакылыгызга диваналык ирештеме, чын мөселманнар өчен генә хәзерләнгән җәннәтләргә Аллаһ сезне дә кертер дип уйлыйсызмы?

Endonezyaca: 

Atau adakah kamu (berbuat demikian): bagaimanakah kamu mengambil keputusan?

Amharca: 

ለእናንተ ምን (አስረጅ) አላችሁ? እንዴት ትፈርዳላችሁ፡፡

Tamilce: 

உங்களுக்கு என்ன ஆனது, எப்படி நீங்கள் தீர்ப்பளிக்கிறீர்கள்?

Korece: 

도대체 너희가 그런 판단을 하는 이유가 무엇이뇨

Vietnamca: 

Các ngươi phân xử sao thế?!