Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

60

Sûredeki Ayet No: 

6

Ayet No: 

5156

Sayfa No: 

550

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

لَقَدْ كَانَ لَكُمْ فِيهِمْ أُسْوَةٌ حَسَنَةٌ لِّمَن كَانَ يَرْجُو اللَّهَ وَالْيَوْمَ الْآخِرَ ۚ وَمَن يَتَوَلَّ فَإِنَّ اللَّهَ هُوَ الْغَنِيُّ الْحَمِيدُ

Çeviriyazı: 

leḳad kâne leküm fîhim üsvetün ḥasenetül limen kâne yercü-llâhe velyevme-l'âhir. vemey yetevelle feinne-llâhe hüve-lganiyyü-lḥamîd.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Andolsun, onlarda sizin için, Allah'ı ve ahiret gününü arzulayanlara güzel bir örnek vardır. Kim yüz çevirirse şüphesiz Allah, zengindir, hamde layık olandır.

Diyanet İşleri: 

And olsun ki, sizlerden, Allah'ı ve ahiret gününü uman kimse için, bunlarda güzel örnekler vardır. Kim yüz çevirirse kendi aleyhine olur, doğrusu Allah müstağnidir, övülmeğe layıktır.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Andolsun ki onlarda, size, Allah'a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlara, güzel bir örnek var ve kim, yüz çevirirse bilsin ki Allah, şüphe yok ki müstağnidir, hamde layık olan odur.

Şaban Piriş: 

Onlarda Allah’ı ve Ahiret gününü bekleyen herkes için güzel bir örnek bulursunuz. Allah herkesten daha zengindir. Bütün övgülere tek layık olandır.

Edip Yüksel: 

ALLAH'ı ve Ahiret Gününü arzu edenleriniz için onlarda güzel bir örnek vardır. Yüz çevirenlere gelince, Zengin ve Övgüye layık olan sadece ALLAH'tır

Ali Bulaç: 

Andolsun, onlarda sizlere, Allah'ı ve ahiret gününü umud edenlere güzel bir örnek vardır. Kim yüz çevirecek olursa, artık şüphesiz Allah, Ğaniy (hiçbir şeye ihtiyacı olmayan), Hamid (övülmeye layık olan)dır.

Suat Yıldırım: 

Onlarda sizin için, Allah'a ve âhiret gününe kavuşmayı arzu edenler için güzel bir örnek vardır. Ama kim de aksine giderse bilsin ki Allah ganî ve hamîddir (hiçbir şeye ihtiyacı yoktur, her türlü hamd ve övgü O’na mahsustur).

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Andolsun ki sizin için Allah´ı ve ahiret gününü rica edenler için onlarda bir güzel örnek vardır ve her kim yüz çevirirse, imdi şüphe yok ki Allah, o her şeyden müstağnidir, her hamde müstahaktır.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Yemin olsun, onlarda sizin için, Allah'ı ve âhiret gününü arzu edenlere çok güzel bir örnek vardır. Kim yüz çevirirse şunu bilsin ki, Allah, sınırsız zengindir; tüm övgülerin sahibidir.

Bekir Sadak: 

Ey Peygamber! Inanmis kadinlar, Allah´a hicbir ortak kosmamak, hirsizlik yapmamak, zina etmemek, cocuklarini oldurmemek, baskasinin cocugunu sahiplenerek kocasina isnadda bulunmamak ve uygun olani islemekte sana karsi gelmemek sartiyla sana beyat etmek uzere geldikleri zaman, onlari kabul et

İbni Kesir: 

Andolsun ki

Adem Uğur: 

Andolsun, onlar sizin için, Allah´ı ve ahiret gününü arzu edenler için güzel bir örnektir. Kim yüz çevirirse şüphesiz Allah, zengindir, hamde lâyık olandır.

İskender Ali Mihr: 

Andolsun ki, sizin için onlarda Allah´ı (Allah´ın Zat´ına ulaşmayı) ve ahiret gününü dilemiş olan kimselere güzel örnek vardır. Ve kim dönerse, o taktirde muhakkak ki Allah, O

Celal Yıldırım: 

And olsun ki, sizin için, sizden Allah´a ve Âhiret gününe inanıp kavuşmayı umanlar için onlarda (İbrahim´le arkadaşlarında) güzel örnekler vardır. Kim de yüzçevirirse (bilsin ki), Allah ganiydir (hiç kimsenin kulluğuna ihtiyacı yoktur)

Tefhim ul Kuran: 

Andolsun, onlarda sizler için, Allah´ı ve ahiret gününü umud etmekte olanlar için güzel bir örnek vardır. Kim yüz çevirecek olursa, artık şüphesiz Allah, ganiy (hiçbir şeye ihtiyacı olmayan), hamid (övülmeye layık olan)dır.

Fransızca: 

Vous avez certes eu en eux un bel exemple [à suivre], pour celui qui espère en Allah et en le Jour dernier : mais quiconque se détourne... alors Allah Se suffit à Lui-même et est Digne de louange.

İspanyolca: 

Tenéis en ellos un bello modelo para quien cuenta con Alá y con el último Día. Pero quien vuelve la espalda,... Alá es Quien Se basta a Sí mismo, el Digno de Alabanza.

İtalyanca: 

Invero avete avuto in loro un bell'esempio, per chi spera in Allah e nell'Ultimo Giorno. Quanto a chi invece volge le spalle, Allah basta a Se stesso ed è il Degno di lode.

Almanca: 

Gewiß, bereits gab es für euch in ihnen ein schönes Vorbild für jeden, der auf ALLAH und auf den Jüngsten Tag hofft. Und wer sich abwendet, also gewiß, ALLAH ist Der absolut Autarke, Der Alllobenswürdige.

Çince: 

易卜拉欣和他的教徒,对於你们希望会见真主和末日者,确是好模范。背叛者,无损於真主,因为真主确是无求的,确是可颂的。

Hollandaca: 

Waarlijk, gij hebt een uitmuntend voorbeeld in hen en in hem; gij die op God en den jongsten dag vertrouwt. Maar hij die zich afwendt, waarlijk, God is almachtig en lofwaardig.

Rusça: 

Они были прекрасным примером для вас - для тех, кто надеется на Аллаха и на Последний день. А если кто-либо отвернется, то ведь Аллах - Богатый, Достохвальный.

Somalice: 

Haku daydo dadkaas dayasho wanaagsan ruuxii dooni Ilaahay Maalinta Aakhiro, ciddiise ka jeedsata xaqa Eebe waa ka kaaftoon yahay waana ammaananyahay.

Swahilice: 

Kwa yakini umekuwa mfano mzuri kwenu katika mwendo wao, kwa anaye mtarajia Mwenyezi Mungu na Siku ya Mwisho. Na mwenye kugeuka basi hakika Mwnyezi Mungu ni Mwenye kujitosha, Msifiwa.

Uygurca: 

(ئى مۇھەممەدنىڭ ئۈممىتى!) ئىبراھىم ۋە ئۇنىڭغا ئەگەشكەن مۆمىنلەر سىلەرگە، اﷲ نى ۋە ئاخىرەت كۈنىنى ئۈمىد قىلىدىغانلارغا ياخشى نەمۇنىدۇر، كىمكى (ئىمانىدىن) يۈز ئۆرۈيدىكەن، (بىلسۇنكى) اﷲ (ئۇنىڭدىن ۋە ئۇنداقلاردىن) بىھاجەتتۇر، (اﷲ) مەدھىيىگە لايىقتۇر

Japonca: 

本当に,アッラーと最後の日に望みを託している者にとって,この(物語の)中には良い模範がある。だがもし背き去る者があっても,本当にアッラーは,自足なされる御方讃美されるべき御方であられる。

Arapça (Ürdün): 

«لقد كان لكم» يا أمة محمد جواب قسم مقدر «فيهم أسوة حسنة لمن كان» بدل اشتمال من كم بإعادة الجار «يرجوا الله واليوم الآخر» أي يخافهما أو يظن الثواب والعقاب «ومن يتول» بأن يوالي الكفار «فإن الله هو الغني» عن خلقه «الحميد» لأهل طاعته.

Hintçe: 

(मुसलमानों) उन लोगों के (अफ़आल) का तुम्हारे वास्ते जो ख़ुदा और रोज़े आख़ेरत की उम्मीद रखता हो अच्छा नमूना है और जो (इससे) मुँह मोड़े तो ख़ुदा भी यक़ीनन बेपरवा (और) सज़ावारे हम्द है

Tayca: 

โดยแน่นอน ได้มีแบบอย่างอันดีงามในพวกเขาสำหรับพวกเจ้าแล้ว แก่ผู้ที่หวังใน (การตอบแทนของ)อัลลอฮฺและวันสุดท้ายและผู้ใดผินหลังให้ (การศรัทธา) ดังนั้น แท้จริงอัลลอฮฺ คือ ผู้ทรงพอเพียงผู้ทรงได้รับการสรรเสริญ

İbranice: 

אכן, הם כבר היו עבורכם דוגמה טובה, דוגמה טובה לאלה אשר מקווים לאלוהים וליום האחרון. כל המפנה את גבו, ילמד על בשרו שאלוהים הוא העשיר מכל וראוי לכל השבחים

Hırvatça: 

Bijahu oni vama dobar uzor¬svakom onom ko se nada Allahu i Posljednjem danu. A svako onaj ko se okrene - pa, Allah je, zaista, Neovisni i Hvaljeni.

Rumence: 

Aveţi în ei o frumoasă pildă despre cei care îşi pun speranţa în Dumnezeu şi în Ziua de Apoi. Cel care întoarce spatele să ştie că Dumnezeu este Bogat, Lăudat.

Transliteration: 

Laqad kana lakum feehim oswatun hasanatun liman kana yarjoo Allaha waalyawma alakhira waman yatawalla fainna Allaha huwa alghanniyyu alhameedu

Türkçe: 

Yemin olsun, onlarda sizin için, Allah'ı ve âhiret gününü arzu edenlere çok güzel bir örnek vardır. Kim yüz çevirirse şunu bilsin ki, Allah, sınırsız zengindir; tüm övgülerin sahibidir.

Sahih International: 

There has certainly been for you in them an excellent pattern for anyone whose hope is in Allah and the Last Day. And whoever turns away - then indeed, Allah is the Free of need, the Praiseworthy.

İngilizce: 

There was indeed in them an excellent example for you to follow,- for those whose hope is in Allah and in the Last Day. But if any turn away, truly Allah is Free of all Wants, Worthy of all Praise.

Azerbaycanca: 

(Ey mö’minlər!) And olsun ki, onlar sizin üçün, Allaha və axirət gününə ümid bəsləyənlər üçün gözəl örnəkdir. Kim (kafirlərlə dostluq edib Allahın buyurduğundan) üz döndərsə (bunun zərəri ancaq onun özünə olar). Allah (heç nəyə) möhtac deyildir; O, tə’rifə (şükrə) layiqdir!

Süleyman Ateş: 

Andolsun, onlarda sizin için, Allah'ı ve "Son Günü" arzu edenler için güzel bir örnek vardır. Kim yüz çevirirse (bilsin ki) Allah işte zengin, övgüye layık olan O'dur.

Diyanet Vakfı: 

Andolsun, onlar sizin için, Allah'ı ve ahiret gününü arzu edenler için güzel bir örnektir. Kim yüz çevirirse şüphesiz Allah, zengindir, hamde layık olandır.

Erhan Aktaş: 

Ant olsun ki, onlar, sizin için ve âhiret gününü bekleyen kimseler için iyi bir örnektirler. Kim yüz çevirirse, bilsin ki kuşkusuz Allah; Hiçbir Şeye Muhtaç Olmayan’dır, Övgüye Değer Yegâne Varlık’tır.

Kral Fahd: 

Andolsun, onlar sizin için, Allah’ı ve ahiret gününü arzu edenler için güzel bir örnektir. Kim yüz çevirirse şüphesiz Allah, zengindir, hamde lâyık olandır.

Hasan Basri Çantay: 

Andolsun ki onlarda sizin için, Allâhı ve âhiret gününü ummakda olanlar için güzel bir örnek vardır. Kim (emrimizden) yüz çevirirse şübhesiz ki Allah, O, her şeyden müstağnî, her hamde hakkıyle lâyıkdır.

Muhammed Esed: 

Onlarda, Allah´ı ve Ahiret Günü´nü (ümit ve korku ile) bekleyen herkes için güzel bir örnek bulursunuz. Eğer biriniz yüz çevirirse, (bilsin ki) Allah hiç kimseye muhtaç değildir, bütün övgülere tek layık olandır.

Gültekin Onan: 

Andolsun, onlarda sizlere, Tanrı´yı ve ahiret gününü umud edenlere güzel bir örnek vardır. Kim yüz çevirecek olursa, artık şüphesiz Tanrı, Ganiydir, Hamiddir.

Ali Fikri Yavuz: 

Gerçekten sizler için, onların (İbrahîm’in ve beraberindekilerin) sözlerinde güzel bir örnek olmuştur. Bu örnek, Allah’dan ve ahiret gününden korkanlar içindir. Kim (emrimizden) yüz çevirir (ve kâfirleri dost edinirse), şübhe yok ki Allah Ganî’dir= hiç bir şeye muhtaç değildir. Hamîd’dir= hamde müstahaktır.

Portekizce: 

Tivestes neles um excelente exemplo, de quem confia em Deus e no Dia do Juízo Final. Mas, quem desdenhar, que fiquesabendo que Deus é, por Si, o Opulento, o Laudabilíssimo!

İsveççe: 

I dem har ni ett gott föredöme, [ett föredöme] för den som ser fram mot [mötet med] Gud och den Yttersta dagen med hopp [och fruktan]. Och den som vänder ryggen [åt Gud bör tänka på att] Gud är Den som är Sig själv nog, Den som allt lov och pris tillkommer.

Farsça: 

بی تردید برای شما در [روش و شیوه] آنان سرمشقی نیکوست، برای کسی که به خدا و روز قیامت امید دارد. و هر کس [از اقتدای به آن روش و شیوه] روی برگرداند [زیانی به خدا نمی رساند]؛ زیرا خدا همان بی نیاز و ستوده است.

Kürtçe: 

سوێند بەخوا بێگومان بۆ ئێوە ھەیە لەئیبراھیم وبڕوادارەکاندا سەر مەشقێکی جوان بۆ کەسێك کە ئومێد وھیوای ببێ بە خوا وبەڕۆژی دوای وەھەر کەسێك پشت ھەڵکات ئەوە بەڕاستی ھەر خوایە بێ نیاز ودەوڵەمەند وشایستەی ستایش

Özbekçe: 

Албатта, кимнинг Аллоҳдан ва қиёмат кунидан умиди бўлса, шулар учун уларда яхши ўрнак бор эди. Лекин ким юз ўгирса, Аллоҳ беҳожат, мақталган зотдир.

Malayca: 

Demi sesungguhnya! Adalah bagi kamu pada bawaan Nabi Ibrahim dan pengikut- pengikutnya itu contoh ikutan yang baik, iaitu bagi orang yang sentiasa mengharapkan keredaan Allah dan (balasan baik) hari akhirat. Dan sesiapa yang berpaling daripada mencontohi mereka, (maka padahnya akan menimpa dirinya sendiri), kerana sesungguhnya Allah Dia lah Yang Maha Kaya, lagi Maha Terpuji.

Arnavutça: 

Me të vërtetë, ky ka qenë shembull i mirë për ju, për ata që shpresojnë në Perëndinë dhe në Ditën e Kijametit. E kush shmanget, me të vërtetë, Perëndia është i pavarur, Ai meriton tërë falenderimin!

Bulgarca: 

Те са хубав пример за вас - за всеки, който се надява на Аллах и на Сетния ден. А който се отвърне - Аллах е Пребогатия, Всеславния.

Sırpça: 

Они су добар узор сваком оном ко се нада Аллаху и очекује Судњи дан. А свако ко одбије ислам - па, Аллах је, заиста, Независтан и Хваљен.

Çekçe: 

Věru máte v nich příklad překrásný pro každého, kdo doufá dosáhnout Boha a dne soudného. Ten však, kdo obrátí se zády... tedy Bůh je soběstačný, chvályhodný!

Urduca: 

اِنہی لوگوں کے طرز عمل میں تمہارے لیے اور ہر اُس شخص کے لیے اچھا نمونہ ہے جو اللہ اور روز آخر کا امیدوار ہو اِس سے کوئی منحرف ہو تو اللہ بے نیاز اور اپنی ذات میں آپ محمود ہے

Tacikçe: 

Онҳо некӯ муқтадое (пешвое) ҳастанд барои шумо — барои касоне, ки ба Худову рӯзи қиёмат умед доранд. Ва ҳар кӣ рӯйгардон шавад. Худо беэҳтиёҷу соҳиби шукр аст!

Tatarca: 

Тәхкыйк Ибраһимдә вә аңа ияргән мөэминнәрдә иярергә тиешле булган яхшы үрнәк вә туры юл бардыр Аллаһуның рәхмәтен вә ахирәтнең матур тормышын өмет иткән кешегә. Бер кеше пәйгамбәрләр юлы булган Коръәннән йөз чөерсә, Коръән юлын ташлап башка юлга китсә, тәхкыйк Ул – Аллаһ бай, һичкемгә ихтыяҗы юк вә һәр эштә мактаулыдыр.

Endonezyaca: 

Sesungguhnya pada mereka itu (Ibrahim dan umatnya) ada teladan yang baik bagimu; (yaitu) bagi orang-orang yang mengharap (pahala) Allah dan (keselamatan pada) Hari Kemudian. Dan barangsiapa yang berpaling, maka sesungguhnya Allah Dialah yang Maha kaya lagi Maha Terpuji.

Amharca: 

ለእናንተ አላህንና የመጨረሻውን ቀን ለሚፈራ ሰው በእነርሱ መልካም መከተል አልላችሁ፡፡ የሚዞርም ሰው (ራሱን ይጎዳል)፡፡ አላህ ተብቃቂው ምስጉኑ እርሱ ብቻ ነውና፡፡

Tamilce: 

உங்களுக்கு - (அதாவது,) அல்லாஹ்வையும் மறுமை நாளையும் ஆசைவைப்பவராக (அஞ்சுகிறவர்களாக) இருப்பவர்களுக்கு - அவர்களிடம் (-இப்ராஹீம் இன்னும் அவரை பின்பற்றியவர்களிடம்) திட்டவட்டமாக அழகிய முன்மாதிரி இருக்கிறது. இன்னும், யார் (நபிமார்களை பின்பற்றுவதை விட்டும்) விலகுவாரோ (அத்தகையவர்களை விட்டும்) நிச்சயமாக அல்லாஹ் முற்றிலும் தேவையற்றவன், நிறைவானவன், மகா புகழுக்குரியவன் ஆவான்.

Korece: 

실로 너희를 위한 교훈이 그 들안에 있나니 이는 하나님과 내 세를 원하는 자를 위한 것이며 외 면한 자 있다 하여도 하나님은 충 만하사 모든 찬미를 받으시니라

Vietnamca: 

Quả thật, ở nơi họ có một tấm gương tốt cho các ngươi đối với bất kỳ ai hy vọng (điều tốt đẹp) nơi Allah và Ngày Sau. Và bất cứ ai quay lưng đi thì quả thật, Allah là Đấng Miễn Cần, Đấng Đáng Được Ca Tụng.