Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

47

Sûredeki Ayet No: 

14

Ayet No: 

4559

Sayfa No: 

508

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

أَفَمَن كَانَ عَلَىٰ بَيِّنَةٍ مِّن رَّبِّهِ كَمَن زُيِّنَ لَهُ سُوءُ عَمَلِهِ وَاتَّبَعُوا أَهْوَاءَهُم

Çeviriyazı: 

efemen kâne `alâ beyyinetim mir rabbihî kemen züyyine lehû sûü `amelihî vettebe`û ehvâehüm.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Rabbi tarafından apaçık bir delil üzerinde bulunan kimse, kötü işleri kendisine güzel gösterilmiş de heveslerinin peşine düşmüş kimseler gibi olur mu?

Diyanet İşleri: 

Rabbinin katından bir belgesi olan kimse, kötü işi kendisine güzel gösterilen kimseye benzer mi? Bunlar heveslerine uymuşlardır.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Rabbinden, kesin bir delile sahip olan, o kişiye benzer mi ki kötü işi, kendisine bezetilmiştir ve onlar, kendi havalarına, dileklerine uymaktadır.

Şaban Piriş: 

Rabbinden olan apaçık bir delil üzerine olan kimse, kendisine kötü işleri güzel görünen ve heveslerine uyan kimse gibi midir?

Edip Yüksel: 

Rabbinden bir delil üzerinde bulunan, işlediği kötülükler kendisine güzel gözüken gibi olur mu? Onlar arzularına uymaktadırlar.

Ali Bulaç: 

Şimdi Rabbinden apaçık bir belge üzerinde bulunan kimse, kötü ameli kendisine 'süslü ve çekici gösterilmiş' ve kendi heva (istek ve tutku)larına uyan kimseler gibi midir?

Suat Yıldırım: 

Rabbi tarafından apaçık bir delile tâbi olan kimse hiç, yaptığı işler kendisine süslenen ve hevâ ve heveslerinin peşinden giden kimse gibi olur mu? [13,19; 59,20]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ya şimdi Rabbinden bir zâhir hüccet üzerine olan kimse, kendisine kötü ameli bezetilmiş ve hevâlarının ardına düşmüş kimseler gibi midir?

Yaşar Nuri Öztürk: 

Rabbinden açık bir kanıt üzere olan, amelinin çirkinliği kendisine süslü gösterilip de boş arzularına uyanlara benzer mi?

Bekir Sadak: 

(20-21) Inananlar: «Keske bir sure indirilse de cihada ciksak» derlerdi. Fakat kesin anlamli bir sure inip, orada savas zikredilince, kalblerinde hastalik olanlarin, olum korkusuyla bayilmis kimselerin bakislari gibi, sana baktiklarini gordun. Oysa onlara itaat etmek ve uygun olani soylemek yarasirdi. is ciddilesince Allah´a verdikleri anda dogruluk gosterselerdi, onlarin iyiligine olurdu.

İbni Kesir: 

Rabbındab apaçık bir burhan üzerinde bulunan kimse

Adem Uğur: 

Rabbinden apaçık bir delil üzerinde bulunan kimse, kötü işi kendisine güzel görünen ve heveslerine uyan kimse gibi olur mu?

İskender Ali Mihr: 

Öyleyse Rabbinden beyyine (delil) üzerinde olan kişi, kötü ameli kendisine süslü gösterilen ve hevalarına tâbî olan kişiler gibi midir?

Celal Yıldırım: 

Rabbından açık belge, isbatlayıcı delil üzere bulunan kimse, kendisine kötü ameli süslenip çekici gösterilen ve heveslerine uyan kimse gibi midir?

Tefhim ul Kuran: 

Şimdi Rabbinden apaçık bir belge üzerinde bulunan kimse, kötü ameli kendisine ´süslü ve çekici gösterilmiş´ ve kendi heva (istek ve tutku)larına uyan kimseler gibi midir?

Fransızca: 

Est-ce que celui qui se base sur une preuve claire venant de son Seigneur est comparable à ceux dont on a embelli les mauvaises actions et qui ont suivi leurs propres passions.

İspanyolca: 

¿Es que quien se basa en una prueba clara venida de su Señor es comparable a aquéllos cuya mala conducta ha sido engalanada y que siguen sus pasiones?

İtalyanca: 

Colui che si basa su una prova del suo Signore è forse eguale a colui cui è stata abbellita la sua azione peggiore e che si abbandona alle sue passioni?

Almanca: 

Ist etwa derjenige, der Klarheit von seinem HERRN hat, gleich demjenigen, dem das Schlechte seines Tuns schön gemacht wurde?! Doch sie folgten ihren Neigungen.

Çince: 

依据从主降示的明证者,与那为自己的恶行所迷惑,而且顺从私欲者是一样的吗?

Hollandaca: 

Zal hij dus, die de geheele verklaring van zijn Heer volgt, behandeld worden als hij, wiens slechte werken door den duivel voor hem aanlokkend zijn gemaakt, en die zijne eigene lusten volgt?

Rusça: 

Разве тот, кто следует ясному доказательству от своего Господа, подобен тем, которым представилось прекрасным зло их деяний и которые потакали своим желаниям?

Somalice: 

Ruux xaqa cad ee Eebe ku sugan ma la midbaa Ruux loo qurxiyay Camalkiisa xun oo haddana waxa naftiisu jeceshahay (ee xun) raaca.

Swahilice: 

Je! Mwenye kuwa na bayana kutoka kwa Mola wake Mlezi ni kama aliye pambiwa uovu wa vitendo vyake, na wakafuata pumbao lao?

Uygurca: 

پەرۋەردىگارى تەرىپىدىن بولغان روشەن دەلىللەرگە ئاساسلانغان ئادەم (يەنى مۆمىن) ئۆزىنىڭ يامان ئەمەلى چىرايلىق كۆرسىتىلگەن ۋە نەپسى خاھىشلىرىغا ئەگەشكەن ئادەمگە (يەنى كاپىرغا) ئوخشامدۇ؟

Japonca: 

それで主からの明証の上にいる者と,自分の悪行を立派なものと考え,私欲に従う者とが同じであろうか。

Arapça (Ürdün): 

«أفمن كان على بيِّنة» حجة وبرهان «من ربه» وهو المؤمنون «كمن زُيّن له سوءُ عمله» فرآه حسنا وهم كفار مكة «واتبعوا أهواءهم» في عبادة الأوثان، أي لا مماثلة بينهما.

Hintçe: 

क्या जो शख़्श अपने परवरदिगार की तरफ से रौशन दलील पर हो उस शख़्श के बराबर हो सकता है जिसकी बदकारियाँ उसे भली कर दिखायीं गयीं हों वह अपनी नफ़सियानी ख्वाहिशों पर चलते हैं

Tayca: 

ดังนั้นผู้ที่อยู่บนหลักฐานอันชัดแจ้งจากพระเจ้าของเขาจะเหมือนกับผู้ที่ความชั่วแห่งการงานของเขาได้ถูกทำให้เพริศแพร้วแก่เขา และพวกเขาก็ปฏิบัติตามอารมณ์ต่ำของพวกเขากระนั้นหรือ?

İbranice: 

הדומה מי שבידו הוכחה מריבונו לזה שמעשיו יפים וטובים רק בעיני עצמו והוא הלך רק אחרי יצריו

Hırvatça: 

Zar je onaj koji ima jasnu predstavu o Gospodaru svome kao oni kojima su uljepšana ružna djela njihova i koji se za hirovima svojim povode?!

Rumence: 

Oare cel care se sprijină pe o dovadă vădită de la Domnul său este asemenea celui ce i-a fost împodobită răutatea faptei sale ori celor care îşi urmează poftele?

Transliteration: 

Afaman kana AAala bayyinatin min rabbihi kaman zuyyina lahu sooo AAamalihi waittabaAAoo ahwaahum

Türkçe: 

Rabbinden açık bir kanıt üzere olan, amelinin çirkinliği kendisine süslü gösterilip de boş arzularına uyanlara benzer mi?

Sahih International: 

So is he who is on clear evidence from his Lord like him to whom the evil of his work has been made attractive and they follow their [own] desires?

İngilizce: 

Is then one who is on a clear (Path) from his Lord, no better than one to whom the evil of his conduct seems pleasing, and such as follow their own lusts?

Azerbaycanca: 

Məgər Rəbbindən bir dəlilə olan (dəlilə istinad edən) kimsə pis əməli özünə yaxşı göstərilən kimsə kimidirmi?! Belələri öz nəfslərinə uymuşlar.

Süleyman Ateş: 

Rabbinden bir delil üzerinde bulunan insan, kötü işi kendilerine süslendirilen ve keyiflerine uyan kimseler gibi olur mu? (Olmaz elbet).

Diyanet Vakfı: 

Rabbinden apaçık bir delil üzerinde bulunan kimse, kötü işi kendisine güzel görünen ve heveslerine uyan kimse gibi olur mu?

Erhan Aktaş: 

Rabbinden gelen kanıt içeren apaçık bilgiyi izleyen kimse, kötü işleri kendisine güzel gösterilen ve hevâlarına(1) uyan kimse ile bir olur mu?

Kral Fahd: 

Rabbinden apaçık bir delil üzerinde bulunan kimse, kötü ameli kendisine güzel görünen ve heveslerine uyan kimse gibi olur mu?

Hasan Basri Çantay: 

Öyle ya, Rabbinden apaçık bir bürhan üzerinde bulunan kimse, o kötü amel (ve hareket) i kendisine süslü gösterilmiş hevâ (ye heves) lerine uymuş kimseler gibi midir?

Muhammed Esed: 

Rabbinden (aldığı) açık bir kanıta göre davranan kimse, yaptığı kötülükleri (her zaman) kendisine güzel görünen ve yalnızca kendi keyfine göre hareket eden kimse ile bir olur mu?

Gültekin Onan: 

Şimdi rabbinden apaçık bir belge üzerinde bulunan kimse, kötü ameli kendisine ´süslü ve çekici gösterilmiş´ ve kendi hevalarına uyan kimseler gibi midir?

Ali Fikri Yavuz: 

Şimdi Rabbi katından bir din üzerinde bulunan kimse, hiç o kötü ameli kendine güzel gösterilmiş de şehvet arzuları ardına düşmüş kimselere benzer mi?

Portekizce: 

Porventura, aqueles que observam a evidência do seu Senhor poderão ser equiparados àqueles cujas ações foramabrilhantadas e que se entregaram às suas luxúrias?

İsveççe: 

KAN DEN som stöder sig på ett klart vittnesbörd från sin Herre jämföras med den vars dåliga handlingar skönmålats för honom och som [bara] följer vad de själva tycker och önskar

Farsça: 

آیا کسانی که بر دلیل روشنی از پروردگار خویش اند، مانند کسانی هستند که عمل زشتشان برای آنان آراسته شده و از هواهای نفسانی خود پیروی کرده اند؟

Kürtçe: 

ئا خۆ ئەو کەسەی بەڵگەی ڕوونی لە پەروەردگاریەوە بۆ ھاتبێت (کە قورئانە) وەك ئەو کەسة وایە کە کرداری خراپی بۆ جوان کرابێ و ڕازێنرابێتەوە, شوێن ھەواو ئارەزووی خۆیان کەوتبن

Özbekçe: 

Ўз Роббисидан (аниқ) ҳужжатга эга бўлган шахс ёмон амали ўзига зийнатли кўринган ва ҳавои нафсига эргашганларга ўхшаши мумкинми?!

Malayca: 

Dengan yang demikian, adakah orang orang (yang beriman dan taat) yang keadaannya sentiasa berdasarkan bukti yang nyata dari Tuhannya: sama seperti orang-orang (yang ingkar - derhaka) yang telah diperhiaskan kepadanya (oleh Syaitan) akan kejahatan amalnya (sehingga dipandangnya baik), dan yang telah menurut hawa nafsunya? (Sudah tentu tidak sama)!

Arnavutça: 

Vallë, a është i njëjtë ai që (pason) argumentet e qarta të Zotit të tij me atë që i zbukurohen punët e veta të shëmtuara dhe (i cili) pason epshet e veta?!

Bulgarca: 

Нима са равни онзи, който има ясен знак от своя Господ, и онзи, чието лошо деяние му е разкрасено и следва своите страсти?

Sırpça: 

Зар је онај који има јасну представу о своме Господару као они којима су улепшана њихова ружна дела и који се поводе за својим страстима?

Çekçe: 

Což je ten, jenž důkaz jasný má od Pána svého, roven tomu, jemuž byla zkrášlena špatnost činů jeho, a těm, kdož vášně své následují?

Urduca: 

بھلا کہیں ایسا ہو سکتا ہے کہ جو اپنے رب کی طرف سے ایک صاف و صریح ہدایت پر ہو، وہ اُن لوگوں کی طرح ہو جائے جن کے لیے اُن کا برا عمل خوشنما بنا دیا گیا ہے اور وہ اپنی خواہشات کے پیرو بن گئے ہیں؟

Tacikçe: 

Оё касе, ки аз ҷониби Парвардигораш далели равшане дорад, монанди касонест, ки кирдори бадашон дар назарашон ороста шуда ва аз паи ҳавоҳои худ мераванд?

Tatarca: 

Әйә Раббысы тарафыннан ачык бәян ителгән хак динне, дәлилләре белән генә тотучы хак мөэмин, бозык эшләре үзләренә яхшы булып күренгән, һәм диндә нәфесләренә генә ияреп бидеґәт гамәлләрне кылучы мөшрикләр белән бертигез булырмы?

Endonezyaca: 

Maka apakah orang yang berpegang pada keterangan yang datang dari Rabbnya sama dengan orang yang (shaitan) menjadikan dia memandang baik perbuatannya yang buruk itu dan mengikuti hawa nafsunya?

Amharca: 

ከጌታው በኾነች አስረጅ ላይ የኾነ ምእመን ክፉ ሥራቸው ለእነርሱ እንደ ተሸለመላቸውና ዝንባሌዎቻቸውን እንደ ተከተሉት ነውን?

Tamilce: 

ஆக, தமது இறைவனின் தெளிவான அத்தாட்சியில் இருப்பவர்கள், எவர்களுக்கு அவர்களது கெட்ட செயல்கள் அலங்கரிக்கப்பட்டு; இன்னும், அவர்களுடைய மன இச்சைகளை பின்பற்றினார்களோ அவர்களைப் போன்று ஆவார்களா?

Korece: 

주님의 길위에 있는자가 사 악한 행위에 유혹되어 그의 욕망 을 따르는 자와 같을 수 있느뇨

Vietnamca: 

Vậy một người ở trên một bằng chứng rõ ràng từ Thượng Đế của y lẽ nào lại giống với một kẻ bị mê hoặc bởi những việc làm tội lỗi của hắn và chỉ biết chạy theo dục vọng của bản thân?!