Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

44

Sûredeki Ayet No: 

51

Ayet No: 

4465

Sayfa No: 

498

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

إِنَّ الْمُتَّقِينَ فِي مَقَامٍ أَمِينٍ

Çeviriyazı: 

inne-lmütteḳîne fî meḳâmin emîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Şüphesiz ki kötülükten sakınanlar güvenli bir makamdadırlar.

Diyanet İşleri: 

Allah'a karşı gelmekten sakınmış olanlar ise, güvenli bir yerde, bahçelerde ve pınar başlarındadırlar.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Şüphe yok ki çekinenler, emin bir makamdadır.

Şaban Piriş: 

Takva sahipleri ise, onlar güvenli bir makamdadırlar.

Edip Yüksel: 

Erdemli olanlar ise güvenlikli bir makamdadırlar.

Ali Bulaç: 

Muttakilere gelince; muhakkak onlar, güvenli bir makamdadırlar.

Suat Yıldırım: 

Müttakiler güvenli bir makamdadırlar:Bahçelerde ve pınar başlarındadırlar.İnce ipekten ve parlak atlastan elbiseler giymiş olarak karşılıklı otururlar.Hem Biz onları güzel gözlü hurilerle evlendiririz.Onlar canlarının çektiği her meyveden rahatlıkla isterler.İlk ölüm dışında artık orada ölüm tatmazlar.Allah kendilerini, tarafından bir lütuf eseri olarak cehennem azabından korur.İşte en büyük mutluluk, en büyük başarı budur!

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Muttakîler ise muhakkak ki, bir emin makamdadırlar.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Korunup sakınanlar, güvenli bir makamdadır;

Bekir Sadak: 

44:56

İbni Kesir: 

Müttakiler ise

Adem Uğur: 

Müttakîler ise hakikaten güvenilir bir makamdadırlar.

İskender Ali Mihr: 

Muhakkak ki takva sahipleri, mutlaka emin makamlardadır.

Celal Yıldırım: 

(51-52) Şüphesiz ki, (Allah´tan) korkup (küfür, azgınlık ve sapıklıktan) sakınanlar, güvenli makamdadırlar, Cennetlerde ve pınar başlarındadırlar.

Tefhim ul Kuran: 

Muttakilere gelince

Fransızca: 

Les pieux seront dans une demeure sûre,

İspanyolca: 

Los que teman a Alá estarán, en cambio, en lugar seguro,

İtalyanca: 

I timorati avranno asilo sicuro,

Almanca: 

Gewiß, die Muttaqi sind an einem sicheren Aufenthaltsort,

Çince: 

敬畏者必定要住在安全的地方--

Hollandaca: 

Maar de vromen zullen op eene plaats van zekerheid worden gehuisvest.

Rusça: 

Воистину, богобоязненные пребудут в безопасном месте,

Somalice: 

kuwa dhawrsadana waxay kusugnaan meel aamin ah.

Swahilice: 

Hakika wachamngu watakuwa katika mahali pa amani,

Uygurca: 

تەقۋادارلار ھەقىقەتەن بىخەتەر جايدا بولىدۇ

Japonca: 

本当に,主を畏れた者は,安泰な所にいる。

Arapça (Ürdün): 

«إن المتقين في مقام» مجلس «أمين» يؤمن فيه الخوف.

Hintçe: 

बेशक परहेज़गार लोग अमन की जगह

Tayca: 

แท้จริงบรรดาผู้ยำเกรงจะอยู่ในสถานที่อันสงบปลอดภัย

İbranice: 

אך היראים יהיו במקום מבטחים

Hırvatça: 

A bogobojazni će, zaista, na sigurnom mjestu biti,

Rumence: 

Cei temători vor sta într-un loc tihnit,

Transliteration: 

Inna almuttaqeena fee maqamin ameenin

Türkçe: 

Korunup sakınanlar, güvenli bir makamdadır;

Sahih International: 

Indeed, the righteous will be in a secure place;

İngilizce: 

As to the Righteous (they will be) in a position of Security,

Azerbaycanca: 

Müttəqilər isə qorxusuz-xətərsiz bir yerdə -

Süleyman Ateş: 

Korunanlar ise güvenli bir makamdadır.

Diyanet Vakfı: 

Müttakiler ise hakikaten güvenilir bir makamdadırlar.

Erhan Aktaş: 

Kuşkusuz takvâ sahipleri güvenli bir yerde olacaklar;

Kral Fahd: 

Müttakîler ise hakikaten güvenilir bir makamdadırlar.

Hasan Basri Çantay: 

Müttakıylerse hakıykaten emin bir makamda,

Muhammed Esed: 

(Buna karşılık,) Allah´a karşı sorumluluk bilinci duyanlar, kendilerini emniyet içinde bulacaklardır,

Gültekin Onan: 

Muttakilere gelince

Ali Fikri Yavuz: 

Muhakkak ki, takva sahibi olanlar (her türlü kederden) emin bir yerde.

Portekizce: 

Todavia, os tementes estarão em lugar seguro,

İsveççe: 

Men de som fruktade Gud skall då [få njuta] i trygghet,

Farsça: 

مسلماً پرهیزکاران در جایگاه امنی خواهند بود.

Kürtçe: 

بەڕاستی پارێزکاران ولەخواترسان لە شوێنێکی بێوەیی وئارامدان

Özbekçe: 

Албатта, тақводорлар омонлик жойида.

Malayca: 

Sesungguhnya orang-orang yang bertaqwa (akan ditempatkan) di tempat tinggal yang aman sentosa. -

Arnavutça: 

E, ata që i druajnë Perëndisë, me të vërtetë, do të jenë në vend të sigurt,

Bulgarca: 

Богобоязливите ще са на сигурно място -

Sırpça: 

А богобојазни ће, заиста, да буду на сигурном месту,

Çekçe: 

A bohabojní budou věru na místě bezpečném přebývat

Urduca: 

خدا ترس لوگ امن کی جگہ میں ہوں گے

Tacikçe: 

Парҳезкорон дар ҷои амне ҳастанд,

Tatarca: 

Дөреслектә Коръән белән гамәл кылучы тәкъва мөэминнәр җәннәттә тыныч имин урында булырлар.

Endonezyaca: 

Sesungguhnya orang-orang yang bertakwa berada dalam tempat yang aman,

Amharca: 

ጥንቁቆቹ በእርግጥ በጸጥተኛ መኖሪያ ውስጥ ናቸው፡፡

Tamilce: 

நிச்சயமாக இறையச்சமுள்ளவர்கள் பாதுகாப்பான இடத்தில்,

Korece: 

그러나 의로운 자들은 안전 한 곳에 있게 되나니

Vietnamca: 

Riêng những người ngoan đạo chắc chắn sẽ ở một nơi an toàn (Thiên Đàng).