Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

42

Sûredeki Ayet No: 

17

Ayet No: 

4289

Sayfa No: 

485

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

اللَّهُ الَّذِي أَنزَلَ الْكِتَابَ بِالْحَقِّ وَالْمِيزَانَ ۗ وَمَا يُدْرِيكَ لَعَلَّ السَّاعَةَ قَرِيبٌ

Çeviriyazı: 

allâhü-lleẕî enzele-lkitâbe bilḥaḳḳi velmîzân. vemâ yüdrîke le`alle-ssâ`ate ḳarîb.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Bu kitabı ve ölçüyü hakla indiren Allah'tır. Ne bilirsin, belki de kıyamet saati yakındır!

Diyanet İşleri: 

Gerçekten Kitap'ı ve ölçüyü indiren Allah'tır. Ne bilirsin, belki de kıyamet saati yakındır.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Öyle bir Allah'tır ki gerçek olarak kitabı ve adaleti indirmiştir ve ne bilirsin, belki de kıyamet, pek yakındır.

Şaban Piriş: 

Kitabı hak ve ile ve mizanı/adaleti indiren Allah’tır. Ne bilirsin belki de kıyamet çok yakındır.

Edip Yüksel: 

O ALLAH ki kitabı gerçek ve adaletle indirmiştir. Ne bilirsin, belki Saat (dünyanın sonu) yakındır.

Ali Bulaç: 

Ki Allah, hak olmak üzere kitabı ve mizanı indirdi. Ne bilirsin; belki kıyamet-saati pek yakındır.

Suat Yıldırım: 

Allah hakkı bildirip ikame etmek için kitabı ve adalet ölçüsünü indirmiştir.Hep gerçeği bildiren o kitabın bildirdiği kıyamet, ne bilirsin, belki de yakın olabilir? [57,25; 55,7-9]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Allah, o zâtdır ki, bihakkın kitabı ve mizanı indirdi ve sana ne bildirir? Belki o Kıyamet yakındır.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Gerçeğe ilişkin Kitap'ı ve adalet ölçüsünü indiren o Allah'tır. Nereden bileceksin, belki de kıyamet saati çok yakındır.

Bekir Sadak: 

Allah, inanip yararli isler isleyen kullarini bununla mujdeler. De ki: «Ben sizden buna karsi yakinlara sevgiden baska bir ucret istemem.» Kim guzel bir is islerse onun guzelligini arttiririz. Dogrusu Allah bagislayandir, sukrun karsiligini verendir.

İbni Kesir: 

Allah, O´dur ki

Adem Uğur: 

Kitab´ı ve mizanı hak olarak indiren Allah´tır. Ne biliyorsun, belki de kıyamet saati yakındır!

İskender Ali Mihr: 

Allah, Kitab´ı ve mizanı hak ile indirdi. Ve sen idrak edemezsin (bilemezsin). Belki de o saat yakındır.

Celal Yıldırım: 

O Allah, Kitab´ı hakk ile ve teraziyi (denge ve düzeni) indirmiştir. Ne bilirsin, belki o Kıyâmet´in kopuş saati yakındır.

Tefhim ul Kuran: 

Ki Allah, hak olmak üzere Kitabı ve mizanı indirdi. Ne bilirsin

Fransızca: 

C'est Allah qui a fait descendre le Livre en toute vérité, ainsi que la balance. Et qu'en sais-tu ? Peut-être que l'Heure est proche ?

İspanyolca: 

Alá es quien ha hecho descender la Escritura con la Verdad, y la Balanza. ¿Quien sabe? Quizá la Hora esté próxima...

İtalyanca: 

Allah è Colui che ha rivelato secondo verità il Libro e la Bilancia. Chi ti potrà rendere edotto? Forse l'Ora è vicina.

Almanca: 

ALLAH ist Derjenige, Der die Schrift wahrheitsgemäß hinabsandte sowie Almizan . Und was läßt dich wissen?! Vielleicht liegt die Stunde doch nahe.

Çince: 

真主降示包含真理的经典,并降示公平。你怎么能知道呢?复活时或许是临近的。

Hollandaca: 

God is het, die de schrift en de weegschaal van het ware oordeel met waarheid heeft nedergezonden, en wat zal u onderrichten, of het uur nabij is?

Rusça: 

Аллах - Тот, Кто ниспослал Писание с истиной и Весы. Откуда тебе знать, возможно, Час близок!

Somalice: 

Eebe waa kan u dajiyey Kitaabka si xaq ah iyo miisaan. (caddaalada) mana ogid waxay mudantahay in sacaadda (Qiyaame) dhawdahay.

Swahilice: 

Mwenyezi Mungu ndiye aliye teremsha Kitabu kwa Haki, na Mizani. Na nini kitakacho kujuulisha ya kwamba pengine Saa ya Kiyama ipo karibu?

Uygurca: 

اﷲ كىتاب (يەنى قۇرئان) نى ھەق بىلەن نازىل قىلدى ۋە ئادالەتنى نازىل قىلدى. سەن نېمە بىلىسەن؟ قىيامەت يېقىن بولۇشى مۇمكىن

Japonca: 

アッラーこそは,真理の啓典と秤を下された方である。その「時」が近いということを,あなたがたに理解させるものは何であろうか。

Arapça (Ürdün): 

«الله الذي أنزل الكتاب» القرآن «بالحق» متعلق بأنزل «والميزان» العدل «وما يدريك» يعلمك «لعل الساعة» أي إتيانها «قريب» ولعل معلق للفعل عن العمل وما بعده سد مسد المفعولين.

Hintçe: 

ख़ुदा ही तो है जिसने सच्चाई के साथ किताब नाज़िल की और अदल (व इन्साफ़ भी नाज़िल किया) और तुमको क्या मालूम यायद क़यामत क़रीब ही हो

Tayca: 

อัลลอฮฺคือผู้ประทานคัมภีร์นี้ (อัลกุรอาน) ลงมาด้วยความจริงและทรงประทานความสมดุล และอะไรเล่าจะทำให้เจ้ารู้ได้ บางทียามอวสานนี้อยู่ใกล้ ๆ นี่เอง

İbranice: 

אלוהים הוא אשר הוריד את הספר עם הצדק ומאזני הצדק. ומה יגרום לך להבין שהשעה (יום הדין) אכן קרובה

Hırvatça: 

Allah je Onaj Koji je Knjigu s Istinom i Mjerilo objavio! A šta ti znaš - možda je Čas kijameta blizu!

Rumence: 

Dumnezeu este Cel ce a pogorât Cartea întru Adevăr şi Cumpănire. De unde să ştii tu? Poate Ceasul este aproape!

Transliteration: 

Allahu allathee anzala alkitaba bialhaqqi waalmeezani wama yudreeka laAAalla alssaAAata qareebun

Türkçe: 

Gerçeğe ilişkin Kitap'ı ve adalet ölçüsünü indiren o Allah'tır. Nereden bileceksin, belki de kıyamet saati çok yakındır.

Sahih International: 

It is Allah who has sent down the Book in truth and [also] the balance. And what will make you perceive? Perhaps the Hour is near.

İngilizce: 

It is Allah Who has sent down the Book in Truth, and the Balance (by which to weigh conduct). And what will make thee realise that perhaps the Hour is close at hand?

Azerbaycanca: 

Kitabı və mizan-tərəzini (insanlar arasında ədalət tərəzisi olan şəriəti) haqq olaraq nazil edən Allahdır. Nə bilirsən, bəlkə də, o saat (qiyamət saatı) yaxındır!

Süleyman Ateş: 

Allah'tır ki gerçeği içeren Kitabı ve (adalet) ölçü(sün)ü indirdi. Ne bilirsin, belki o sa'at yakındır?

Diyanet Vakfı: 

Kitab'ı ve mizanı hak olarak indiren Allah'tır. Ne biliyorsun, belki de kıyamet saati yakındır!

Erhan Aktaş: 

Allah, Kitâp’ı ve mizanı(1) hakk ile indirendir. Nereden bileceksin ki belki de o Sâ’at(2) çok yakındır!

Kral Fahd: 

Kitab'ı ve mizanı hak olarak indiren Allah’tır. Ne biliyorsun, belki de kıyamet saati yakındır!

Hasan Basri Çantay: 

Allah, hakkın ikaamesine sebeb olmak üzere kitab (lar) ı ve mîzânı indirendir. Ne bilirsin, belki de o saat yakındır.

Muhammed Esed: 

çünkü indirdiği vahiy ile hakikati ortaya koyan ve (böylece insana, doğru ile eğriyi tartacağı) bir terazi veren O´dur. Senin bütün bildiğin ise, Son Saat´in yakın olduğudur.

Gültekin Onan: 

Ki Tanrı, hak olmak üzere Kitabı ve mizanı indirdi. Ne bilirsin

Ali Fikri Yavuz: 

O Allah’dır ki, hakkı beyan (ve ikame) için, kitabı ve adaleti indirdi. Ne bilirsin, belki kıyamet yakındır.

Portekizce: 

Deus foi Quem, em verdade, revelou o Livro e a balança. E quem te fará compreender, se a hora estiver próxima?

İsveççe: 

Det är Gud som har uppenbarat Skriften med sanningen och [rättvisans] Våg, [en hjälp till människan att handla rättvist]. Och hur skall du kunna veta om inte den Yttersta stunden är nära

Farsça: 

خداست که به حقّ و راستی کتاب و میزان [سنجش حق از باطل] را نازل کرد. و تو چه می دانی، شاید قیامت نزدیک باشد.

Kürtçe: 

خوا ئەو زاتەیە کە ئەم قورئانەی بەڕاستی ناردووەتە خوارەوە وە تەرازووی ناردووە (بۆ جیاکردنەوەی ھەق و بەتاڵ) وە تۆ چوزانیت لەوانەیە ھاتنی ڕۆژی دوایی زۆر نزیك بێت

Özbekçe: 

Аллоҳ ҳақ ила китобни ва (адолат) тарозуни нозил қилган зотдир. Қаердан билурсан, эҳтимол (қиёмат) соати яқиндир!

Malayca: 

Allah yang menurunkan Kitab Suci dengan membawa kebenaran, dan menurunkan keterangan yang menjadi neraca keadilan. Dan apa jalannya engkau dapat mengetahui? Boleh jadi hari kiamat itu sudah hampir (masa datangnya).

Arnavutça: 

Perëndia është Ai që e ka shpallur Librin, të vërtetën e paluhatshme dhe drejtësinë. E, kush të tregon ty, - ndoshta Dita e Kijametit është afër?!

Bulgarca: 

Аллах е, Който низпосла Книгата с истината и справедливостта. И откъде да знаеш, може би скоро Часът ще настъпи.

Sırpça: 

Аллах је Онај Који је Књигу са истином и правдом објавио! А шта ти знаш - можда је Судњи час близу!

Çekçe: 

Bůh je ten, kdo seslal Písmo s pravdou i váhu; a víš ty vůbec, zda Hodina není snad již blízká?

Urduca: 

وہ اللہ ہی ہے جس نے حق کے ساتھ یہ کتاب اور میزان نازل کی ہے اور تمہیں کیا خبر، شاید کہ فیصلے کی گھڑی قریب ہی آ لگی ہو

Tacikçe: 

Худост, ки ин китоби бархақ ва тарозуро нозил кардааст. Ва ту чӣ медонӣ? Шояд қиёмат наздик бошад.

Tatarca: 

Ул – Аллаһ Коръәнне хаклык белән иңдерде, Коръәндә хак булмаган бер сүз дә юк. Вә һәр нәрсәгә үлчәү бирде һәм гадел үлчәгез, диде. Кайдан беләсең, ихтимал кыямәт көне бик якындыр!

Endonezyaca: 

Allah-lah yang menurunkan kitab dengan (membawa) kebenaran dan (menurunkan) neraca (keadilan). Dan tahukah kamu, boleh jadi hari kiamat itu (sudah) dekat?

Amharca: 

አላህ ያ መጽሐፉን በእውነት ያወረደ ነው፡፡ ሚዛንንም (እንደዚሁ)፡፡ ሰዓቲቱ ምንአልባት ቅርብ መኾንዋን ምን ያሳውቅሃል?

Tamilce: 

அல்லாஹ், உண்மையுடன் கூடிய இந்த வேதத்தையும் தராசையும் இறக்கி (நீதமாக நடக்க வேண்டும் என்பதை சட்டமாக்கி)னான். மறுமை மிக சமீபமானது என்று (நபியே!) உமக்கு யார் அறிவிப்பார்? (அல்லாஹ்வைத் தவிர யாரும் அறிவிக்க முடியாது.)

Korece: 

진리와 저울로서 성서를 계 시한 분이 하나님이라 그런데 내 세가 가까왔음을 무엇이 그대로 하여금 알게 하리요

Vietnamca: 

Allah là Đấng đã ban Kinh (Qur’an) xuống bằng sự thật (không có gì phải hoài nghi) và (Ngài đã ban xuống) nền công lý. Và điều gì khiến cho Ngươi nhận biết có lẽ Giờ Tận Thế sắp gần kề?