Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

30

Sûredeki Ayet No: 

12

Ayet No: 

3421

Sayfa No: 

405

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَيَوْمَ تَقُومُ السَّاعَةُ يُبْلِسُ الْمُجْرِمُونَ

Çeviriyazı: 

veyevme teḳûmü-ssâ`atü yüblisü-lmücrimûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Kıyamet saatinin gelip çattığı gün suçlular, her ümidi keserler.

Diyanet İşleri: 

Kıyamet koptuğu gün suçlular umutsuz kalıverirler.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ve kıyametin koptuğu gün, suçlular, rahmetten meyus olurlar.

Şaban Piriş: 

Kıyametin koptuğu gün, suçlular ümitsizlik içinde susup kalacaklardır.

Edip Yüksel: 

Saatin gerçekleştiği gün suçlular şoke olurlar.

Ali Bulaç: 

Kıyamet-saatinin kopacağı gün, suçlu-günahkarlar umutsuzca yıkılırlar.

Suat Yıldırım: 

Kıyamet koptuğu gün, o suçlu kâfirler ümitlerini tamamen kesip susarlar.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve o gün ki, Kıyamet kopar, günahkârlar susup duracaklardır.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Kıyametin kopacağı gün, günahkârlar sus-pus olacaklardır.

Bekir Sadak: 

30:17

İbni Kesir: 

Kıyametin kopacağı gün, suçlular susacaklardır.

Adem Uğur: 

Kıyametin kopacağı gün, günahkârlar (ümitsizlik içinde) susacaklardır.

İskender Ali Mihr: 

Ve o saatin (kıyâmetin) vuku bulduğu (koptuğu) gün, mücrimler cennetten ümitlerini keserler.

Celal Yıldırım: 

Kıyamet saati gelip çattığı gün suçlu günahkârlar umutsuz olurlar.

Tefhim ul Kuran: 

Kıyamet saatinin kopacağı gün, suçlu günahkârlar umutsuzca yıkılırlar.

Fransızca: 

Et le jour où l'Heure arrivera, les criminels seront frappés de désespoir.

İspanyolca: 

Cuando suene la Hora, los pecadores serán presa de la desesperación.

İtalyanca: 

Il Giorno in cui si leverà l'Ora, saranno disperati i colpevoli.

Almanca: 

Und an dem Tag, wenn die Stunde anschlägt, schweigen die schwer Verfehlenden.

Çince: 

复活时来临之日,犯罪的人,将成沮丧的。

Hollandaca: 

En op den dag waarop het uur zal komen, zullen de zondaren stom van wanhoop worden.

Rusça: 

В тот день, когда наступит Час, грешники придут в отчаяние.

Somalice: 

Maalintay kici Saacaddu (Qiyaamadu) way aamusi dambiilayaashu (ooy quusan).

Swahilice: 

Na itapo simama Saa wakosefu watakata tamaa.

Uygurca: 

قىيامەت قايىم بولغان كۈندە گۇناھكارلار ئۈمىدسىزلىنىپ كېتىدۇ

Japonca: 

(審判の) 時が到来する日,罪のある者は絶望するであろう。

Arapça (Ürdün): 

«ويوم تقوم الساعة يُبلس المجرمون» يسكت المشركون لانقطاع حجتهم.

Hintçe: 

और जिस दिन क़यामत बरपा होगी (उस दिन) गुनेहगार लोग ना उम्मीद होकर रह जाएँगे

Tayca: 

และวันที่วาระสุดท้ายจะเกิดขึ้น พวกทำผิดก็จะหมดหวัง

İbranice: 

וביום אשר תגיע 'השעה' יתייאשו הכופרים המכחשים וישתתקו

Hırvatça: 

Na Dan kad nastupi Čas suda, prestupnici će očajavati.

Rumence: 

În Ziua în care va veni Ceasul, cei vinovaţi vor fi deznădăjduiţi.

Transliteration: 

Wayawma taqoomu alssaAAatu yublisu almujrimoona

Türkçe: 

Kıyametin kopacağı gün, günahkârlar sus-pus olacaklardır.

Sahih International: 

And the Day the Hour appears the criminals will be in despair.

İngilizce: 

On the Day that the Hour will be established, the guilty will be struck dumb with despair.

Azerbaycanca: 

Qiyamət qopacağı gün günahkarlar mat-məətəl qalacaqlar. (Özlərini təmizə çıxarmaq üçün heç bir dəlil, sübut gətirə bilməyəcəklər).

Süleyman Ateş: 

(Duruşma) Sa'at(i) başladığı gün, suçlular (umutsuzluk içinde) susarlar.

Diyanet Vakfı: 

Kıyametin kopacağı gün, günahkarlar (ümitsizlik içinde) susacaklardır.

Erhan Aktaş: 

Sâ’at’in gerçekleştiği O Gün(1), mücrimler(2) umutlarını kaybederler.

Kral Fahd: 

Kıyametin kopacağı gün, günahkârlar (ümitsizlik içinde) susacaklardır.

Hasan Basri Çantay: 

Kıyametin kopacağı gün günahkârlar (huccetden ümîdlerini keserek) susacak (lar) dır.

Muhammed Esed: 

Ve Son Saat gelip çattığında günaha saplanmış olanlar hayal kırıklığına uğrayacaklardır:

Gültekin Onan: 

Kıyamet saatinin kopacağı gün, suçlu günahkarlar umutsuzca yıkılırlar.

Ali Fikri Yavuz: 

Kıyamet koptuğu gün, günahkârlar (hayretler içinde) ümidlerini kesib susarlar.

Portekizce: 

E no dia em que chegar a Hora do Juízo, os pecadores se desesperarão.

İsveççe: 

Och när den Yttersta stunden är inne får de obotfärdiga syndarna låta hoppet fara;

Farsça: 

و روزی که قیامت برپا شود گنهکاران [از شدت سختی و هولناکی آن اندوهگین گردند و به علت پذیرفته نشدن بهانه و عذرشان از رحمت خدا] مأیوس شوند،

Kürtçe: 

وە ئەو ڕۆژەی قیامەت ھەڵدەسێ تاوانباران غەمبار و نائومێد دەبن

Özbekçe: 

Қиёмат қоим бўлган кунда жиноятчилар ноумид бўлурлар.

Malayca: 

Dan semasa berlakunya hari kiamat, orang-orang yang berdosa akan dia membisu serta berputus asa.

Arnavutça: 

E, atë ditë kur të arrijë Çasti (Dita e Kijametit), njerëzit e këqinj do të mbesin shpresëkëputur:

Bulgarca: 

В Деня, когато настане Часът, отчаянието ще обхване престъпниците.

Sırpça: 

На Дан кад наступи Час суда, незнанобошци ће очајавати.

Çekçe: 

V den, kdy Hodina udeří, budou hříšníci v zoufalství přivedeni

Urduca: 

اور جب وہ ساعت برپا ہو گی اس دن مجرم ہَک دَک رہ جائیں گے

Tacikçe: 

Рӯзе, ки қиёмат барпо шавад, гуноҳкорон ҳайратзада бимонанд.

Tatarca: 

Кыямәт көне булгач, кәферләр Аллаһуның рәхмәтеннән өмет, өзеп сөйләшмичә тик торырлар.

Endonezyaca: 

Dan pada hari terjadinya kiamat, orang-orang yang berdosa terdiam berputus asa.

Amharca: 

ሰዓቲቱም በምትቆምበት ቀን አመጸኞች ጭጭ ይላሉ፡፡

Tamilce: 

இன்னும், மறுமை நிகழ்கின்ற நாளில் குற்றவாளிகள் பெரும் சிரமப்படுவார்கள்.

Korece: 

심판의 날이 오는 날 죄인들은 절망 하리라

Vietnamca: 

Và vào Ngày mà Giờ Tận Thế sẽ được thiết lập, những kẻ tội lỗi sẽ tuyệt vọng.