Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

28

Sûredeki Ayet No: 

52

Ayet No: 

3304

Sayfa No: 

392

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

الَّذِينَ آتَيْنَاهُمُ الْكِتَابَ مِن قَبْلِهِ هُم بِهِ يُؤْمِنُونَ

Çeviriyazı: 

elleẕîne âteynâhümü-lkitâbe min ḳablihî hüm bihî yü'minûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Ondan (Kur'ân'dan) önce kendilerine kitap verdiklerimiz, ona da iman ederler.

Diyanet İşleri: 

Kendilerine daha önceden kitap verdiklerimiz buna da inanırlar.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Bundan önce kendilerine kitap verdiklerimiz, inanıyorlar buna.

Şaban Piriş: 

Daha önce kendilerine kitap verdiklerimiz buna da (Kur'an'a) iman ederler.

Edip Yüksel: 

Kendilerine daha önceki kitapları verdiklerimiz buna inanırlar.

Ali Bulaç: 

Bu (Kur'an)dan önce, kitap verdiklerimiz buna inanmaktadırlar.

Suat Yıldırım: 

Daha önce kendilerine kitap verdiğimiz ilim sahipleri buna da, Kur'âna da inanırlar. [2, 121; 3,199; 17,107-108; 5,82-83]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Bundan evvel kendilerine kitap vermiş olduğumuz kimseler ki, onlar buna imân ederler.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Ondan önce kendilerine kitap verdiklerimiz, ona da iman ederler.

Bekir Sadak: 

Nimet ve refaha karsi nankorluk eden nice kasabalari yok etmisizdir. Iste yerleri! Kendilerinden sonra pek az kimseler oturabilmistir. Oralara Biz varis olmusuzdur.

İbni Kesir: 

Kendilerine daha çnceden kitab verdiklerimiz de buna inanırlar.

Adem Uğur: 

Ondan (Kur an´dan) önce kendilerine kitap verdiklerimiz, ona da iman ederler.

İskender Ali Mihr: 

Ondan önce kendilerine kitap verdiklerimiz, O´na (Kur´ân-ı Kerim´e) îmân ederler.

Celal Yıldırım: 

Kur´ân´dan önce kendilerine kitap verdiklerimiz (onlardan ilim sahibi bulunan gerçekçiler) buna da inanırlar.

Tefhim ul Kuran: 

Bu (Kur´a)ndan önce, kendilerine kitap verdiklerimiz buna inanmaktadırlar.

Fransızca: 

Ceux à qui, avant lui [le Coran], Nous avons apporté le Livre, y croient .

İspanyolca: 

Aquéllos a quienes hemos dado la Escritura antes de él, creen en él.

İtalyanca: 

Coloro ai quali abbiamo dato il Libro prima che a lui, credono in esso.

Almanca: 

Diejenigen, denen WIR die Schrift vor ihm (dem Quran) zuteil werden ließen, diese verinnerlichen den Iman an ihn.

Çince: 

在启示这真言之前,曾蒙我赏赐天经的人,是确信这真言的。

Hollandaca: 

Zij aan wie wij de schriften hebben gegeven, welke voor hen werden geopenbaard, gelooven daarin.

Rusça: 

Те, кому Мы прежде даровали Писание, уверовали в него (Коран).

Somalice: 

Kuwaannu Siinay Kitaabka Hortiis way Rumayn isaga.

Swahilice: 

Wale tulio wapa Kitabu kabla yake wanakiamini hiki.

Uygurca: 

قۇرئاندىن ئىلگىرى بىز كىتاب (يەنى ئىنجىل، تەۋرات) نازىل قىلغانلار (يەنى ناسارا ۋە يەھۇدىيلارنىڭ مۆمىنلىرى) قۇرئانغا ئىشىنىدۇ

Japonca: 

われがこれ以前に啓典を授けた者たちはよく信仰している。

Arapça (Ürdün): 

«الذين آتيناهم الكتاب من قبله» أي القرآن «هم به يؤمنون» أيضا نزلت في جماعة أسلموا من اليهود كعبد الله بن سلام وغيره ومن النصارى قدموا من الحبشة ومن الشام.

Hintçe: 

जिन लोगों को हमने इससे पहले किताब अता की है वह उस (क़ुरान) पर ईमान लाते हैं

Tayca: 

บรรดาผู้ที่เราประทานคัมภีร์แก่พวกเขามาก่อนมัน (อัลกุรอาน) พวกเขาศรัทธาในมัน (อัลกุรอาน)

İbranice: 

אלה אשר הענקנו להם את הספר (התורה) מלפניו (הקוראן,) הם אכן בו מאמינים

Hırvatça: 

Oni kojima smo dali Knjigu prije Kur'ana, vjeruju u njega,

Rumence: 

Cei cărora le-am dat Cartea înaintea lui cred în ea.

Transliteration: 

Allatheena ataynahumu alkitaba min qablihi hum bihi yuminoona

Türkçe: 

Ondan önce kendilerine kitap verdiklerimiz, ona da iman ederler.

Sahih International: 

Those to whom We gave the Scripture before it - they are believers in it.

İngilizce: 

Those to whom We sent the Book before this,- they do believe in this (revelation):

Azerbaycanca: 

(Qur’andan) əvvəl kitab vermiş olduğumuz kəslər (mö’min yəhudi və xaçpərəstlər) ona inanırlar.

Süleyman Ateş: 

Bundan önce kendilerine Kitap verdiklerimiz, bu(Kur'a)n'a inanırlar.

Diyanet Vakfı: 

Ondan (Kur an'dan) önce kendilerine kitap verdiklerimiz, ona da iman ederler.

Erhan Aktaş: 

Ondan(1) önce kendilerine Kitâp verdiklerimiz, O’na(2) inanırlar.

Kral Fahd: 

Ondan (Kur'an'dan) önce kendilerine kitap verdiklerimiz, ona da iman ederler.

Hasan Basri Çantay: 

Bundan evvel kendilerine kitâb verdiğimiz (nice kimseler vardır ki) onlar buna (Kur´ana) inanıyorlar.

Muhammed Esed: 

Kendilerine bundan önce de kitap vermiş bulunduğumuz kimseler buna (da) inan(mak zorundad)ırlar.

Gültekin Onan: 

Bu (Kuran)dan önce, kitap verdiklerimiz buna inanmaktadırlar.

Ali Fikri Yavuz: 

Kur’an’dan evvel kendilerine kitab verdiklerimiz (Abdullah ibni Selâm ve arkadaşları gibi kimseler), Kur’an’a iman ediyorlar.

Portekizce: 

(São) aqueles a quem concedemos o Livro, antes, e nele crêem.

İsveççe: 

De som har fått ta emot [Våra] tidigare uppenbarelser tror på det

Farsça: 

[و برخی از] کسانی که پیش از قرآن کتابشان دادیم، به قرآن ایمان می آورند،

Kürtçe: 

ئەو کەسانەی لەپێشدا کتێبی ئاسمانیمان پێ دابوون ئەوانە بڕوا دەھێنن بەقورئان

Özbekçe: 

У(Қуръон)дан олдин китоб берилганлар унга иймон келтирурлар. (Бу ояти карима тушган пайтда яҳудийлардан ҳам, масиҳийлардан ҳам иймон келтириб, мўмин-мусулмон бўлган кишилар бор эди. Оятда ана шунга ишора қилинмоқда.)

Malayca: 

Orang-orang yang Kami beri Kitab sebelum turunnya Al-Quran, mereka beriman kepadanya.

Arnavutça: 

Atyre që Ne ua kemi dhënë Librin para tij (Kur’anit), ata i besojnë atij,

Bulgarca: 

Онези, на които дадохме Писанието преди това, вярват в него.

Sırpça: 

Они којима смо дали Књигу пре Кур'ана, верују у њега,

Çekçe: 

Ti, kterým jsme již předtím dali Písmo, věří v ně,

Urduca: 

جن لوگوں کو اس سے پہلے ہم نے کتاب دی تھی وہ اِس (قرآن) پر ایمان لاتے ہیں

Tacikçe: 

Касоне, ки пеш аз ин китоб китобашон дода будем, ба он имон меоваранд.

Tatarca: 

Коръәннән элек Без китап биргән кешеләрнең Коръәнгә ышанучылары.

Endonezyaca: 

Orang-orang yang telah Kami datangkan kepada mereka Al Kitab sebelum Al Quran, mereka beriman (pula) dengan Al Quran itu.

Amharca: 

እነዚያ ከእርሱ በፊት መጽሐፍን የሰጠናቸው እነርሱ በእርሱ ያምናሉ፡፡

Tamilce: 

(குர்ஆனாகிய) இதற்கு முன்னர் நாம் எவர்களுக்கு வேதத்தை கொடுத்தோமோ அவர்க(ளில் உள்ள நல்லவர்க)ள் இ(ந்த வேதத்)தையும் (அதை கொண்டு வந்த தூதரையும் உண்மையில்) நம்பிக்கை கொள்வார்கள்.

Korece: 

이전에 하나님으로부터 성서를 받은 이들은 그것을 믿고 있 나니

Vietnamca: 

Những người đã được TA ban cho Kinh Sách trước (Qur’an) chắc chắn sẽ có đức tin nơi Nó.