Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

33

Sûredeki Ayet No: 

71

Ayet No: 

3604

Sayfa No: 

427

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

يُصْلِحْ لَكُمْ أَعْمَالَكُمْ وَيَغْفِرْ لَكُمْ ذُنُوبَكُمْ ۗ وَمَن يُطِعِ اللَّهَ وَرَسُولَهُ فَقَدْ فَازَ فَوْزًا عَظِيمًا

Çeviriyazı: 

yuṣliḥ leküm a`mâleküm veyagfir leküm ẕünûbeküm. vemey yüṭi`i-llâhe verasûlehû feḳad fâze fevzen `ażîmâ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Ki (Allah) işlerinizi yoluna koysun ve günahlarınızı bağışlasın. Her kim Allah'a ve Resulü'ne itaat ederse, o gerçekten büyük murada ermiştir.

Diyanet İşleri: 

Ey inananlar! Allah'tan sakının, dürüst söz söyleyin de Allah işlerinizi kendinize yararlı kılsın ve günahlarınızı size bağışlasın. Kim Allah'a ve Peygamber'ine itaat ederse, şüphesiz büyük bir kurtuluşa ermiş olur.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Söyleyin de yaptığınız işleri iyi ve düzgün bir hale getirsin ve suçlarınızı yarlıgasın ve kim, Allah'a ve Peygamberine itaat ederse gerçekten de pek büyük bir kurtuluşa nail olur, muradına erer.

Şaban Piriş: 

Allah, amellerinizi düzeltsin, günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah’a ve Rasûlüne itaat ederse büyük bir kurtuluşa ermiş olur.

Edip Yüksel: 

Ki işlerinizi düzeltsin, günahlarınızı bağışlasın. Kim ALLAH'a ve elçisine uyarsa büyük bir zafer kazanmıştır.

Ali Bulaç: 

Ki O ( Allah), amellerinizi ıslah etsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah'a ve elçisine itaat ederse, artık o en büyük kurtuluşla kurtulmuştur.

Suat Yıldırım: 

Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakının ve hep doğru söz söyleyin ki Allah da işlerinizi ve hallerinizi düzeltsin, günahlarınızı affetsin.Kim Allah’a ve Resulüne itaat ederse, pek büyük bir mutluluk ve başarıya nail olur.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Tâ ki, sizin için amellerinizi ıslah etsin ve sizin için günahlarınızı yarlığasın ve her kim Allah´a ve resûlüne itaat ederse muhakkak ki, pek büyük bir zafere ermiş olur.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Ki Allah amellerinizi barışa/hayra yarayışlı kılsın, günahlarınızı affetsin. Allah'a ve O'nun resulüne itaat eden, büyük bir başarı elde etmiştir.

Bekir Sadak: 

(4-5) Allah´in, inanip yararli is isleyenlere ki onlar icin magfiret ve comertce verilmis rizik vardir ve ayetlerimizi hukumsuz birakmak icin yarisanlara ki onlara igrenc ve can yakici azap vardir islerinin karsiliklarini vermesi icin kiyamet saati gelecektir.

İbni Kesir: 

Ki O da işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah´a ve Rasulüne itaat ederse

Adem Uğur: 

(Böyle davranırsanız) Allah işlerinizi düzeltir ve günahlarınızı bağışlar. Kim Allah ve Resûlüne itaat ederse büyük bir kurtuluşa ermiş olur.

İskender Ali Mihr: 

(Böylece) sizin için amellerinizi ıslâh etsin (salih amele çevirsin). Günahlarınızı mağfiret etsin (sevaba çevirsin). Ve kim, Allah´a ve O´nun Resûl´üne itaat ederse, o taktirde fevzül azîm (en büyük mükâfat) ile kurtulmuş olur.

Celal Yıldırım: 

Allah işlerinizi sizin için düzeltip yararlı duruma getirsin

Tefhim ul Kuran: 

Ki O (Allah), amellerinizi islah etsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah´a ve Resulü´ne itaat ederse, artık o en büyük kurtuluşla kurtulmuştur.

Fransızca: 

afin qu'Il améliore vos actions et vous pardonne vos péchés. Quiconque obéit à Allah et à Son messager obtient certes une grande réussite.

İspanyolca: 

para que haga prosperar vuestras obras y os perdone vuestros pecados! Quien obedezca a Alá y a Su Enviado tendrá un éxito grandioso.

İtalyanca: 

sì che corregga il vostro comportamento e perdoni i vostri peccati. Chi obbedisce ad Allah e al Suo Inviato otterrà il più grande successo.

Almanca: 

dann läßt ER für euch eure Taten gut machen und vergibt euch eure Verfehlungen. Und wer ALLAH und Seinem Gesandten gehorcht, der erzielte bereits einen gewaltigen Erfolg.

Çince: 

他就改善你们的行为,就赦宥你们的罪过。服从真主及其使者的人,确已获得伟大的成功。

Hollandaca: 

Opdat God uwe werken voor u moge verbeteren, en u uwe zonden vergeven; en wie God en zijn gezant gehoorzaamt, zal eene groote gelukzaligheid genieten.

Rusça: 

Тогда Он исправит для вас ваши дела и простит вам ваши грехи. А кто повинуется Аллаху и Его Посланнику, тот уже достиг великого успеха.

Somalice: 

Haydiin wanaajiyo Camalkiinna hana idiin dhaafo Dambigiinee, Ruuxii Adeeca Eebe iyo Rasuulkiisa wuxuu u liibaanay dhab ahaan Liibaan weyn.

Swahilice: 

Apate kukutengenezeeni vitendo vyenu na akusameheni madhambi yenu. Na anaye mt'ii Mwenyezi Mungu na Mtume wake, bila ya shaka amefanikiwa mafanikio makubwa.

Uygurca: 

اﷲ سىلەرنىڭ ئەمەللىرىڭلارنى تۈزەيدۇ (يەنى سىلەرنى ياخشى ئەمەللەرگە مۇۋەپپەق قىلىدۇ)، گۇناھلىرىڭلارنى مەغپىرەت قىلىدۇ، كىمكى اﷲ قا ۋە ئۇنىڭ پەيغەمبىرىگە ئىتائەت قىلسا زور مۇۋەپپەقىيەت قازانغان بولىدۇ

Japonca: 

かれはあなたがたのためにその行いを矯正され,諸々の罪を赦される。アッラーとその使徒に従う者は,確かに偉大な幸福を成就する者である。

Arapça (Ürdün): 

«يصلح لكم أعمالكم» يتقبلها «ويغفر لكم ذنوبكم ومن يطع الله ورسوله فقد فاز فوزا عظيما» نال غاية مطلوبة.

Hintçe: 

तो खुदा तुम्हारी कारगुज़ारियों को दुरूस्त कर देगा और तुम्हारे गुनाह बख्श देगा और जिस शख्स ने खुदा और उसके रसूल की इताअत की वह तो अपनी मुराद को खूब अच्छी तरह पहुँच गया

Tayca: 

พระองค์จะทรงปรับปรุงการงานของพวกเจ้าให้ดีขึ้นสำหรับพวกเจ้า และจะทรงอภัยโทษความผิดของพวกเจ้าให้แก่พวกเจ้าและผู้ใดเชื่อฟังปฏิบัติตามอัลลอฮฺแล่ะร่อซูลของพระองค์ แน่นอนเขาได้รับความสำเร็จใหญ่หลวง

İbranice: 

ואז ישפר לכם אלוהים את מעשיכם ויסלח לכם על חטאיכם כי מי ששומע בקול אלוהים ושליחו יזכה זכיה עצומה

Hırvatça: 

On će vas za vaša dobra djela nagraditi i grijehe vam oprostiti! A onaj ko se Allahu i Poslaniku Njegovu bude pokoravao - postići će veliki uspjeh.

Rumence: 

ca El să vă îndrepte faptele şi să vă ierte vouă păcatele. Cine dă ascultare lui Dumnezeu şi trimisului Său va avea o fericire mare.

Transliteration: 

Yuslih lakum aAAmalakum wayaghfir lakum thunoobakum waman yutiAAi Allaha warasoolahu faqad faza fawzan AAatheeman

Türkçe: 

Ki Allah amellerinizi barışa/hayra yarayışlı kılsın, günahlarınızı affetsin. Allah'a ve O'nun resulüne itaat eden, büyük bir başarı elde etmiştir.

Sahih International: 

He will [then] amend for you your deeds and forgive you your sins. And whoever obeys Allah and His Messenger has certainly attained a great attainment.

İngilizce: 

That He may make your conduct whole and sound and forgive you your sins: He that obeys Allah and His Messenger, has already attained the highest achievement.

Azerbaycanca: 

(Əgər belə etsəniz, Allah) əməllərinizi islah edər və günahlarınızı bağışlayar. Hər kəs Allaha və Peyğəmbərinə itaət etsə, böyük bir səadətə (Cənnətə) nail olar.

Süleyman Ateş: 

Ki (Allah) işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah'a ve Resulüne ita'at ederse, büyük bir başarıya ermiş olur.

Diyanet Vakfı: 

(Böyle davranırsanız) Allah işlerinizi düzeltir ve günahlarınızı bağışlar. Kim Allah ve Resulüne itaat ederse büyük bir kurtuluşa ermiş olur.

Erhan Aktaş: 

Ki yaptıklarınızı sizin için düzeltsin(1), suçlarınızı bağışlasın. Her kim Allah’a ve Resûl’üne itaat(2) ederse en büyük kurtuluşla kurtuluşa ermiş olur.

Kral Fahd: 

(Böyle davranırsanız) Allah işlerinizi düzeltir ve günahlarınızı bağışlar. Kim Allah ve Rasûlüne itaat ederse büyük bir kurtuluşa ermiş olur.

Hasan Basri Çantay: 

Ki (Allah) işlerinizi iyiye götürsün ve günâhlarınızı yarlığasın. Kim Allaha ve resulüne itaat ederse muhakkak ki en büyük kurtuluşla kurtulmuşdur o.

Muhammed Esed: 

(o zaman,) Allah işlerinizi değerli kılar ve günahlarınızı affeder. Ve (bilin ki) kim Allah´a ve Rasulü´ne itaat ederse büyük bir zafere erişmiş olur.

Gültekin Onan: 

Ki O (Tanrı ), amellerinizi ıslah etsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Tanrı´ya ve elçisine itaat ederse, artık o en büyük kurtuluşla kurtulmuştur.

Ali Fikri Yavuz: 

Ki (Allah) size, işlerinizi düzeltib muvaffakiyet versin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim, Allah’a ve Rasûlüne itaat ederse, o, gerçekten büyük bir zafere (cennete) kavuşmuştur.

Portekizce: 

Ele emendará as vossas ações e vos absolverá dos vossos pecados; e quem obedecer a Deus e ao Seu Mensageiro terálogrado um magnifico benefício.

İsveççe: 

då skall Han hjälpa er att leva ett rättskaffens liv och ge er förlåtelse för era synder. Den som lyder Gud och lyder [Hans] Sändebud har uppnått en stor seger.

Farsça: 

تا [خدا] اعمالتان را برای شما اصلاح کند و گناهتان را بر شما بیامرزد. و هرکس خدا و پیامبرش را اطاعت کند، بی تردید رستگاری بزرگی یافته است.

Kürtçe: 

کردەوەکانتان چاك دەکات ولەتاوانەکانتان خۆش دەبێت و ھەر کەس گوێرایەڵی خواو پێغەمبەرەکەی بکات ئەوە بەڕاستی سەرکەوتنێکی گەورەی بەدەست ھێناوە

Özbekçe: 

Сизнинг амаларингизни солиҳ қилур ва гуноҳларингизни мағфират қилур. Ким Аллоҳга ва Унинг Расулига итоат қилса, батаҳқиқ, буюк зафарга эришибдир.

Malayca: 

Supaya Ia memberi taufiq dengan menjayakan amal-amal kamu, dan mengampunkan dosa-dosa kamu. Dan (ingatlah) sesiapa yang taat kepada Allah dan RasulNya, maka sesungguhnya ia telah berjaya mencapai sebesar-besar kejayaan.

Arnavutça: 

që t’ju përmirësojë veprat tuaja, dhe t’ju falë mëkatet tuaja. E, kush e dëgjon Perëndinë dhe Pejgamberin e Tij, ai ka arritur shpëtim të madh.

Bulgarca: 

Тогава Той ще поправи делата ви и ще опрости греховете ви. Който се покорява на Аллах и на Неговия Пратеник, той постига велико избавление.

Sırpça: 

Он ће вас наградити за ваша добра дела и грехе ће да вам опрости! А онај ко се Аллаху и Његовом Посланику буде покоравао - постићи ће велики успех.

Çekçe: 

Bůh pak pro vás zlepší skutky vaše a odpustí vám hříchy vaše. A kdo poslouchá Boha a posla Jeho, ten již dosáhl úspěchu nesmírného.

Urduca: 

اللہ تمہارے اعمال درست کر دے گا اور تمہارے قصوروں سے درگزر فرمائے گا جو شخص اللہ اور اس کے رسولؐ کی اطاعت کرے اُس نے بڑی کامیابی حاصل کی

Tacikçe: 

Худо корҳои шуморо ба салоҳ оварад ва гуноҳонатонро бибахшояд. Ва ҳар кӣ ба Худову паёмбараш итоъат кунад, ба комёбии (зафари) бузурге даст ёфтааст.

Tatarca: 

Аллаһ әйткәнчә эш кылсагыз, Аллаһ эшләрегезне вә гамәлләрегезне ислах кылыр, төзәтер, вә гөнаһларыгызны ярлыкар. Берәү чын күңелдән Аллаһуга вә Аның рәсүленә итәгать итсә, ул кеше, һичшиксез, өстенлеккә вә изге теләгенә иреште.

Endonezyaca: 

niscaya Allah memperbaiki bagimu amalan-amalanmu dan mengampuni bagimu dosa-dosamu. Dan barangsiapa mentaati Allah dan Rasul-Nya, maka sesungguhnya ia telah mendapat kemenangan yang besar.

Amharca: 

ሥራዎቻችሁን ለእናንተ ያበጅላችኋልና፡፡ ኀጢአቶቻችሁንም ለእናንተ ይምርላችኋል፡፡ አላህንና መልክተኛውን የሚታዘዝም ሰው በእርግጥ ታላቅን እድል አገኘ፡፡

Tamilce: 

(அல்லாஹ்) உங்கள் அமல்களை உங்களுக்கு சீர்படுத்துவான். இன்னும், உங்களுக்கு உங்கள் பாவங்களை மன்னிப்பான். அல்லாஹ்விற்கும் அவனது தூதருக்கும் யார் கீழ்ப்படிவாரோ திட்டமாக அவர் மகத்தான வெற்றி பெறுவார்.

Korece: 

하나님은 너희의 일들을 완 전하고 건전하게 하시며 너희의 죄를 용서하여 주시리라 하나님과그분의 선지자에게 순종하는 자 그는 이미 가장 높은 업적을 얻었노라

Vietnamca: 

Ngài sẽ cải thiện việc làm của các ngươi cho các ngươi và Ngài sẽ tha thứ tội lỗi cho các ngươi. Người nào tuân lệnh Allah và Sứ Giả của Ngài thì chắc chắn sẽ đạt được sự thành công to lớn.