Arapça:
وَإِنَّ رَبَّكَ لَذُو فَضْلٍ عَلَى النَّاسِ وَلَٰكِنَّ أَكْثَرَهُمْ لَا يَشْكُرُونَ
Çeviriyazı:
veinne rabbeke leẕû faḍlin `ale-nnâsi velâkinne ekŝerahüm lâ yeşkürûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Şüphesiz Rabbin, insanlara karşı lütuf sahibidir; fakat insanların çoğu şükretmezler.
Diyanet İşleri:
Doğrusu Rabbin, insanlara karşı lütuf sahibidir. Fakat onların çoğu şükretmezler.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve şüphe yok ki Rabbin, insanlara lütuf ve ihsan sahibidir, fakat çoğu şükretmez.
Şaban Piriş:
Şüphesiz Rabbin, insanlara karşı lütuf sahibidir. Fakat, onların çoğu şükretmezler.
Edip Yüksel:
Kuşkusuz Rabbin halka karşı Lütuf Sahibidir, fakat çokları şükretmez.
Ali Bulaç:
Şüphesiz, senin Rabbin, insanlara karşı büyük lütuf (fazl) sahibidir, ancak insanların çoğu şükretmiyorlar.
Suat Yıldırım:
Doğrusu senin Rabbin, insanlara karşı büyük lütuf sahibidir.Fakat insanların çoğu O'na şükretmezler.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve şüphe yok ki, senin Rabbin nâsa karşı elbette kerem sahibidir. Fakat onların ekserisi şükretmezler.
Yaşar Nuri Öztürk:
Senin Rabbin, insanlara karşı gerçekten lütufkârdır; fakat çokları şükretmezler.
Bekir Sadak:
Allah´a guven, suphesiz sen apacik gercek uzerindesin.
İbni Kesir:
Muhakkak ki Rabbın
Adem Uğur:
Şüphesiz Rabbin, insanlara karşı lütuf sahibidir
İskender Ali Mihr:
Ve muhakkak ki senin Rabbin, insanlara karşı fazl (lütuf) sahibidir. Ve lâkin onların çoğu şükretmiyorlar.
Celal Yıldırım:
Ve şüphesiz ki Rabbın, insanlara karşı lütuf, iyilik ve ihsan sahibidir
Tefhim ul Kuran:
Hiç şüphesiz, senin Rabbin, insanlara karşı büyük lütuf (fazl) sahibidir, ancak insanların çoğu şükretmiyorlar.
Fransızca:
Certes, ton Seigneur est pourvoyeur de grâce aux hommes, mais la plupart d'entre eux ne sont pas reconnaissants.
İspanyolca:
Sí, tu Señor dispensa Su favor a los hombres, pero la mayoría no agradecen.
İtalyanca:
In verità il tuo Signore è pieno di grazia per gli uomini, ma la maggior parte di loro non sono riconoscenti.
Almanca:
Und gewiß, dein HERR erweist den Menschen Gunst! Doch die meisten erweisen sich nicht dankbar.
Çince:
你的主对于世人,确是有大恩的,但他们大半是不感谢的。
Hollandaca:
Waarlijk, de Heer is vol lankmoedigheid omtrent den mensch; maar het grootste gedeelte hunner is niet dankbaar.
Rusça:
Воистину, твой Господь оказывает милость людям, но большинство их неблагодарны.
Somalice:
Eebahaana waa Fadli Siiyaha Dadka, Laakiin Badankoodu kuma Mahdiyaan.
Swahilice:
Na hakika Mola wako Mlezi ni Mwenye fadhila kwa watu, lakini wengi wao hawashukuru.
Uygurca:
پەرۋەردىگارىڭ ئىنسانلارغا ھەقىقەتەن مەرھەمەتلىكتۇر، لېكىن ئۇلارنىڭ تولىسى (پەرۋەردىگارىغا) شۈكۈر قىلمايدۇ
Japonca:
本当にあなたの主は,人間に対し恩恵を施す御方である。だが,かれらの多くは感謝もしていない。
Arapça (Ürdün):
«وإن ربك لذو فضل على الناس» ومنه تأخير العذاب عن الكفار «ولكن أكثرهم لا يشكرون» فالكفار لا يشكرون تأخير العذاب لإنكارهم وقوعه.
Hintçe:
और इसमें तो शक ही नहीं कि तुम्हारा परवरदिगार लोगों पर बड़ा फज़ल व करम करने वाला है मगर बहुतेरे लोग (उसका) शुक्र नहीं करते
Tayca:
และแท้จริงพระเจ้าของเจ้านั้น แน่นอนพระองค์ทรงเป็นผู้โปรดปรานต่อปวงมนุษย์ แต่ส่วนมากของพวกเขาไม่เป็นผู้ขอบคุณ
İbranice:
הן, ריבונך הוא שופע מחסדיו על האנשים, אך, רובם לא יודו
Hırvatça:
A Gospodar tvoj je neizmjerno dobar prema ljudima, ali većina njih nije zahvalna.
Rumence:
Domnul tău este Stăpânul harului asupra oamenilor, însă cei mai mulţi nu Îi mulţumesc.
Transliteration:
Wainna rabbaka lathoo fadlin AAala alnnasi walakinna aktharahum la yashkuroona
Türkçe:
Senin Rabbin, insanlara karşı gerçekten lütufkârdır; fakat çokları şükretmezler.
Sahih International:
And indeed, your Lord is full of bounty for the people, but most of them do not show gratitude."
İngilizce:
But verily thy Lord is full of grace to mankind: Yet most of them are ungrateful.
Azerbaycanca:
(Ya Rəsulum!) Həqiqətən, sənin Rəbbin insanlara mərhəmətlidir, lakin onların əksəriyyəti (Allahın bu mərhəmətinə) şükür etməz.
Süleyman Ateş:
Şüphesiz Rabbin, insanlara karşı lutuf sahibidir, fakat çokları şükretmezler.
Diyanet Vakfı:
Şüphesiz Rabbin, insanlara karşı lütuf sahibidir; fakat insanların çoğu şükretmezler.
Erhan Aktaş:
Senin Rabb’in İnsanlara karşı lütuf(1) sahibidir. Ne var ki onların çoğu şükretmiyorlar.(2)
Kral Fahd:
Şüphesiz Rabbin, insanlara karşı lütuf sahibidir; fakat insanların çoğu şükretmezler.
Hasan Basri Çantay:
Şüphesiz ki senin Rabbin insanlara karşı (mutlak) bir fazl (-u kerem) saahibidir. Fakat onların çoğu şükretmezler.
Muhammed Esed:
İmdi, gerçek şu ki, senin Rabbin insanlara karşı sınırsız lütuf sahibidir; ne var ki onlardan çoğu şükretmez.
Gültekin Onan:
Şüphesiz, senin rabbin, insanlara karşı büyük lütuf (fazl) sahibidir
Ali Fikri Yavuz:
Muhakkak ki, senin Rabbin insanlara karşı bir ihsan sahibidir. Fakat, onların çoğu şükretmezler.
Portekizce:
Por certo que teu Senhor é Agraciante para com os humanos; porém, a sua maioria é ingrata.
İsveççe:
Guds nåd flödar över människorna, men de flesta av dem visar ingen tacksamhet.
Farsça:
و یقیناً پروردگارت بر مردم دارای فضلی بزرگ است، ولی بیشترشان سپاس نمی گزارند،
Kürtçe:
وەبەڕاستی پەروەردگارت خاوەن فەزڵ و چاکەیە بەسەرخەڵکەوە بەڵام زۆر بەیان سوپاسی(پەروەردگار) ناکەن
Özbekçe:
Албатта, Роббинг одамларга нисбатан фазлу марҳамат соҳибидир. Лекин уларнинг кўплари шукр қилмаслар.
Malayca:
Dan sesungguhnya Tuhanmu (wahai Muhammad) sentiasa melimpah-ruah kurniaNya kepada umat manusia seluruhnya tetapi kebanyakan mereka tidak bersyukur.
Arnavutça:
Dhe, me të vërtetë, Zoti yt është bamirës i madh i njerëzve, por shumica e tyre nuk janë falenderues.
Bulgarca:
Твоят Господ е владетел на благодат за хората, ала повечето от тях са непризнателни.
Sırpça:
А твој Господар је неизмерно добар према људима, али већина њих није захвална.
Çekçe:
Pán tvůj zajisté je vůči lidem pln dobrodiní, však většina z nich vděčná není.
Urduca:
حقیقت یہ ہے کہ تیرا رب تو لوگوں پر بڑا فضل فرمانے والا ہے مگر اکثر لوگ شکر نہیں کرتے
Tacikçe:
Ва Парвардигори ту фазли худро бар мардум ато мекунад, вале бештаринашон шукр намегӯянд!
Tatarca:
Әлбәттә, синең Раббың кешеләргә рәхмәт һәм юмарт ияседер, ләкин кешеләрнең күбрәге шөкер итмиләр.
Endonezyaca:
Dan sesungguhnya Tuhanmu benar-benar mempunyai kurnia yang besar (yang diberikan-Nya) kepada manusia, tetapi kebanyakan mereka tidak mensyukuri(nya).
Amharca:
ጌታህም በሰዎች ላይ በእርግጥ የችሮታ ባለቤት ነው፡፡ ግን አብዛኛዎቻቸው አያመሰግኑም፡፡
Tamilce:
நிச்சயமாக உமது இறைவன் மக்கள் மீது அருளுடையவன் ஆவான். எனினும், அவர்களில் அதிகமானவர்கள் (அல்லாஹ்வின் அருளுக்கு) நன்றி செலுத்த மாட்டார்கள்.
Korece:
실로 그대의 주님은 인간을 위한 은혜로 충만하시나 그들 다 수는 감사할 줄 모르더라
Vietnamca:
Quả thật, Thượng Đế của Ngươi đã đặc ân đối với loài người, nhưng đa số bọn họ thường không biết ơn.
Ayet Linkleri: