Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

26

Sûredeki Ayet No: 

166

Ayet No: 

3098

Sayfa No: 

374

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَتَذَرُونَ مَا خَلَقَ لَكُمْ رَبُّكُم مِّنْ أَزْوَاجِكُم ۚ بَلْ أَنتُمْ قَوْمٌ عَادُونَ

Çeviriyazı: 

veteẕerûne mâ ḫaleḳa leküm rabbüküm min ezvâciküm. bel entüm ḳavmün `âdûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Bırakıyorsunuz da sizler için yarattığı eşleri! Doğrusu siz insanlıktan çıkmış bir kavimsiniz!

Diyanet İşleri: 

Kardeşleri Lut, onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Rabbinizin sizin için yarattığı eşleri bırakıp da, insanlar arasında, erkeklere mi yaklaşıyorsunuz? Doğrusu siz azmış bir milletsiniz" dedi.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Rabbinizin, sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıyor musunuz? Hayır, siz, haddi aşmış bir topluluksunuz.

Şaban Piriş: 

Rabbinizin, sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıp da.. Gerçekten siz, haddi aşan bir topluluksunuz.

Edip Yüksel: 

Rabbinizin sizin için yarattığı eşlerinizi terkederek? Siz gerçekten haddi çok aşan bir toplumsunuz.

Ali Bulaç: 

Rabbinizin sizler için yaratmış bulunduğu eşlerinizi bırakıyorsunuz. Hayır, siz sınırı çiğneyen bir kavimsiniz.

Suat Yıldırım: 

Neden siz bütün insanlardan sadece erkeklere şehvetle varıyorsunuz?Neden Rabbinizin sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıp da bu işi yapıyorsunuz?Siz hakikaten iyice azmış bir toplumsunuz.”

Ömer Nasuhi Bilmen: 

«Ve Rabbinizin sizin için yarattığı zevcelerinizi bırakıyorsunuz da. Hayır, siz haddi tecavüz eden bir kavimsiniz.»

Yaşar Nuri Öztürk: 

Rabbinizin sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıyor musunuz? Doğrusu siz haddi aşmış bir kavimsiniz."

Bekir Sadak: 

Digerlerini yerle bir ettik.

İbni Kesir: 

Ve Rabbınızın sizin için yarattığı eşleri bırakıyor musunuz? Hayır, siz azmış bir kavimsiniz.

Adem Uğur: 

26:165

İskender Ali Mihr: 

Ve Rabbinizin sizin için yarattığı zevcelerinizi (eşleriniz olan kadınlarınızı) bırakıyorsunuz. Hayır, siz azgın (haddi aşan) bir kavimsiniz.

Celal Yıldırım: 

26:165

Tefhim ul Kuran: 

«Rabbinizin sizler için yaratmış bulunduğu eşlerinizi bırakıyorsunuz. Hayır, siz sınırı çiğneyen bir kavimsiniz.»

Fransızca: 

Et délaissez-vous les épouses que votre Seigneur a créées pour vous ? Mais vous n'êtes que des gens transgresseurs".

İspanyolca: 

y descuidáis a vuestras esposas, que vuestro Señor ha creado para vosotros? Sí, sois gente que viola la ley».

İtalyanca: 

lasciando da parte le spose che il vostro Signore ha creato per voi? Ma voi siete un popolo di trasgressori!»,

Almanca: 

und lasst bei Seite, was euer HERR euch an Partnerwesen erschuf. Nein, sondern ihr seid übertretende Leute!"

Çince: 

而舍弃你们的主所为你们创造的妻子呢?其实,你们是犯罪的民众。

Hollandaca: 

En verlaat gij uwe vrouwen, die uw Heer voor u heeft geschapen. Waarlijk, gij zijt zondaren.

Rusça: 

и оставлять ваших жен, которых ваш Господь создал для вас? О нет! Вы являетесь преступным народом".

Somalice: 

Ood ka Tagaysaan waxa Eebe idiin Abuuray oo Haweenkiina ah, waxaadse Tihiin Kuwo Xadgudba.

Swahilice: 

Na mnaacha alicho kuumbieni Mola wenu Mlezi katika wake zenu? Ama kweli nyinyi ni watu mnao ruka mipaka!

Uygurca: 

سىلەر ئەھلى جاھان ئىچىدىن لىۋاتە قىلىپ، پەرۋەردىگارىڭلار سىلەر ئۈچۈن ياراتقان ئاياللىرىڭلارنى تاشلاپ قويامسىلەر؟ سىلەر ھەقىقەتەن (بۇزۇقچىلىقتا) ھەددىدىن ئاشقۇچى قەۋمسىلەر»

Japonca: 

主があなたがたのために創られた配偶者を顧みないのですか。いや,あなたがたは罪を犯す者です。」

Arapça (Ürdün): 

«وتذرون ما خلق لكم ربكم من أزواجكم» أي أقبالهن «بل أنتم قوم عادون» متجاوزون الحلال إلى الحرام.

Hintçe: 

और तुम्हारे वास्ते जो बीवियाँ तुम्हारे परवरदिगार ने पैदा की है उन्हें छोड़ देते हो (ये कुछ नहीं) बल्कि तुम लोग हद से गुज़र जाने वाले आदमी हो

Tayca: 

และพวกท่านปล่อยทิ้ง สิ่งที่พระเจ้าของพวกท่านทรงบังเกิดมาสำหรับพวกท่าน คือภรรยาของพวกท่าน แน่นอนพวกท่านเป็นหมู่ชนผู้ฝ่าฝืน

İbranice: 

ומזניחים את נשותיכם שברא אלוהים עבורכם? אכן, אנשים חוטאים ופושעים אתם

Hırvatça: 

a žene svoje, koje je za vas Gospodar vaš stvorio, ostavljate? Vi ste ljudi koji svaku granicu zla prelaze."

Rumence: 

părăsindu-vă soţiile, create vouă de Domnul vostru? Sunteţi un popor călcător al legii.”

Transliteration: 

Watatharoona ma khalaqa lakum rabbukum min azwajikum bal antum qawmun AAadoona

Türkçe: 

Rabbinizin sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıyor musunuz? Doğrusu siz haddi aşmış bir kavimsiniz."

Sahih International: 

And leave what your Lord has created for you as mates? But you are a people transgressing."

İngilizce: 

And leave those whom Allah has created for you to be your mates? Nay, ye are a people transgressing (all limits)!

Azerbaycanca: 

Və Rəbbinizin sizin üçün yaratdığı qadınlarınızı tərk edirsiniz? Siz (günah etməklə) həddi aşan bir camaatsınız!”

Süleyman Ateş: 

Ve Rabbinizin sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıyorsunuz? Siz sınırı aşan bir kavimsiniz.

Diyanet Vakfı: 

Rabbinizin sizler için yarattığı eşlerinizi bırakıp da, insanlar içinden erkeklere mi yaklaşıyorsunuz? Doğrusu siz sınırı aşmış (sapık) bir kavimsiniz!

Erhan Aktaş: 

“Rabb’inizin sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıyorsunuz. Hayır! Siz azgın bir halksınız.”

Kral Fahd: 

Rabbinizin sizler için yarattığı eşlerinizi bırakıyorsunuz... Doğrusu siz sınırı aşmış (sapık) bir kavimsiniz!

Hasan Basri Çantay: 

26:165

Muhammed Esed: 

Hem de, Rabbinizin sizin için yarattığı eşlerinizden uzaklaşarak? Yoo, siz her türlü ölçüyü aşan azgın bir toplumsunuz!"

Gültekin Onan: 

26:162

Ali Fikri Yavuz: 

Ve Rabbinizin, sizin için helâl yarattığı zevcelerinizi bırakıyorsunuz? Doğrusu siz harama tecavüz eden bir kavimsiniz.”

Portekizce: 

Deixando de lado o que vosso Senhor criou para vós, para serem vossas esposas? Em verdade, sois um povodepravado!

İsveççe: 

och förbigå dem som er Herre har skapat till hustrur åt er? Ni överskrider verkligen alla gränser!"

Farsça: 

و آنچه را پروردگارتان برای شما از همسرانتان آفریده رها می کنید؟ [برای این کار زشت بی سابقه، دلیل و برهان استواری ندارید] بلکه شما گروهی تجاوزکار [از حدود خدا و مرزهای انسانیّت] هستید.

Kürtçe: 

وە وازدێنن لەو ھاوسەرانەتان کەپەروەردگارتان بۆی دروست کردون نەخێر بەڵکو ئێوە کۆمەڵێکن دەرچوو لەسنوری ئارەزوو

Özbekçe: 

Ва Роббингиз сиз учун яратган жуфти ҳалолларингизни тарк қиласизми?! Йўқ!!! Сиз ҳаддан ошган қавмсиз».

Malayca: 

"Dan kamu tinggalkan apa yang diciptakan oleh Tuhan kamu untuk kamu (melakukan hubungan yang halal) dari badan isteri-isteri kamu? (Kamu orang-orang yang bersalah) bahkan kamu adalah kaum yang melampaui batas (keinginan kebanyaKan haiwan)!"

Arnavutça: 

e i leçitni gratë tuaja, të cilat Zoti i juaj i ka krijuar për ju? Ju, me të vërtetë, jeni popull që kaloni çdo kufi të së keqes”.

Bulgarca: 

а оставяте съпругите си, които вашият Господ е сътворил за вас? Да, вие сте престъпващи хора.”

Sırpça: 

а своје жене, које је за вас створио ваш Господар, остављате? Ви сте људи који прелазе сваку границу зла.“

Çekçe: 

a manželky své, jež pro vás Pán váš stvořil, zanedbávat? Ba, vy věru jste lid přestupníků!'

Urduca: 

اور تمہاری بیویوں میں تمہارے رب نے تمہارے لیے جو کچھ پیدا کیا ہے اسے چھوڑ دیتے ہو؟ بلکہ تم لوگ تو حد سے ہی گزر گئے ہو"

Tacikçe: 

Ва ҳамсаронеро, ки Парвардигоратон бароятон офаридааст, тарк мегӯед? На, шумо мардуме таҷовузкор ҳастед!»

Tatarca: 

Раббыгыз сезнең өчен халык кылган хатыннарны куярсыз, бәлки сез хәләлдән хәрамга үтүче кавемсез.

Endonezyaca: 

dan kamu tinggalkan isteri-isteri yang dijadikan oleh Tuhanmu untukmu, bahkan kamu adalah orang-orang yang melampaui batas".

Amharca: 

«ከሚስቶቻችሁም ጌታችሁ ለናንተ የፈጠረላችሁን ትተዋላችሁን በእውነቱ እናንተ ወሰን አላፊዎች ሕዝቦ ናችሁ፡፡»

Tamilce: 

இன்னும், உங்களுக்கு உங்கள் இறைவன் படைத்த உங்கள் மனைவிகளை விட்டுவிடுகிறீர்கள்! இது மட்டுமல்ல, நீங்கள் எல்லை மீறி பாவம் செய்கிற மக்கள் ஆவீர்கள்.”

Korece: 

하나님께서 너희를 위해 창조하신 너희 배우자들을 버려 두 려 하느뇨 실로 너희는 한계를 넘 어선 백성들이라

Vietnamca: 

“Và bỏ rơi những người mà Thượng Đế của các người đã tạo ra cho các người để làm vợ? Không, các người thực sự là những kẻ thái quá.”