Arapça:
الَّذِينَ يَقُولُونَ رَبَّنَا إِنَّنَا آمَنَّا فَاغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَا وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ
Çeviriyazı:
elleẕîne yeḳûlûne rabbenâ innenâ âmennâ fagfir lenâ ẕünûbenâ veḳinâ `aẕâbe-nnâr.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Onlar ki, "Ey Rabbimiz! Biz inandık, iman getirdik, artık bizim suçlarımızı bağışla ve bizi ateş azabından koru!" derler.
Diyanet İşleri:
Onlar ki, "Rabbimiz! Biz şüphesiz inandık, bunun için günahlarımızı bize bağışla ve bizi ateşin azabından koru" diyen, sabreden, doğru olan, gönülden kulluk eden, hayra sarfeden ve seher vakitlerinde bağışlanma dileyenlerdir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Onlar öyle kişilerdir ki Rabbimiz derler, inandık, suçlarımızı yarlıga ve bizi koru ateşin azabından.
Şaban Piriş:
Onlar: Rabbimiz! Biz, kesin olarak iman ettik. Bizim günahlarımızı bağışla ve bizi ateşin azabından koru, diyenlerdir.
Edip Yüksel:
Onlar ki: "Rabbimiz, biz inandık, günahlarımızı bağışla ve bizi cehennem azabından koru," derler.
Ali Bulaç:
Onlar: "Rabbimiz şüphesiz biz iman ettik, artık bizim günahlarımızı bağışla ve bizi ateşin azabından koru" diyenler;
Suat Yıldırım:
O müttakiler: “Ey bizim kerim Rabbimiz, biz iman ettik, günahlarımızı bağışla ve bizi cehennem azabından koru!” diye yalvarırlar.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Onlar ki, «Ey Rabbimiz! Biz muhakkak imân ettik, artık bizim günahları mağfiret buyur ve bizleri o ateş azabından koru,» derler.
Yaşar Nuri Öztürk:
Kullar ki, şöyle derler: "Ey Rabbimiz, kuşkusuz olarak sana inandık. Bağışla günahlarımızı, ateş azabından koru bizi!"
Bekir Sadak:
(16-17) Onlar ki, «Rabbimiz! Biz suphesiz inandik, bunun icin gunahlarimizi bize bagisla ve bizi atesin azabindan koru» diyen, sabreden, dogru olan, gonulden kulluk eden, hayra sarfeden ve seher vakitlerinde bagislanma dileyenlerdir.
İbni Kesir:
Onlar ki: Ey Rabbımız
Adem Uğur:
(Bu nimetler) "
İskender Ali Mihr:
Onlar (takva sahipleri): “Rabbimiz, biz hiç şüphesiz mü´min olduk (îmân ettik), artık bizim günahlarımızı (sevaba çevirerek) bize mağfiret et ve bizi ateş azabından koru.” derler.
Celal Yıldırım:
(16-17) «Ey Rabbimiz ! Şüphesiz ki biz imân ettik
Tefhim ul Kuran:
Ki onlar: «Rabbimiz şüphesiz biz iman ettik, artık bizim günahlarımızı bağışla ve bizi ateşin azabından koru» diyenler
Fransızca:
qui disent : "ô notre Seigneur, nous avons foi; pardonne-nous donc nos péchés, et protège-nous du châtiment du Feu",
İspanyolca:
que dicen: «¡Señor! ¡Nosotros creemos! ¡Perdónanos, pues, nuestros pecados y presérvanos del castigo del Fuego!»,
İtalyanca:
che dicono: "O Signor nostro, abbiamo creduto; perdona i nostri peccati e proteggici dal castigo del Fuoco";.
Almanca:
Es sind diejenigen, die sagen: "Unser HERR! Wir haben ja den Iman verinnerlicht, so vergib uns unsere Verfehlungen und bewahre uns vor der Peinigung des Feuers!
Çince:
他们说:我们的主啊!我们确已信道了,求你赦宥我们的罪过,求你使我们得免于火狱的刑罚。
Hollandaca:
Die zeggen: o Heer! wij zijn geloovigen; vergeef ons onze zonden en bevrijd ons van de straf van het hellevuur.
Rusça:
которые говорят: "Господь наш! Воистину, мы уверовали. Прости же нам наши грехи и защити нас от мучений в Огне".
Somalice:
ee ah kuwa dhihi Eebow anagu waan rumeynay ee noo dhaaf Dambiyadanada nagana dhawr Cadaabka Naarta.
Swahilice:
Ambao husema: Mola wetu Mlezi! Hakika sisi tumeamini, basi tufutie madhambi yetu, na tuepushe na adhabu ya Moto,
Uygurca:
ئۇلار (يەنى تەقۋادارلار): «پەرۋەردىگارىمىز! بىز شۈبھىسىز ئىمان ئېيتتۇق، بىزنىڭ گۇناھلىرىمىزنى مەغپىرەت قىلغىن، بىزنى دوزاخ ئازابىدىن ساقلىغىن» دەيدۇ
Japonca:
「主よ,わたしたちは本当に信じます。それであたしたちの罪を赦し,火(の責め苦)の懲罰から救って下さい。」と(祈って)言う。
Arapça (Ürdün):
«الذين» نعت أو بدل من الذين قبله «يقولون» يا «ربَّنا إننا آمنا» صدَّقنا بك وبرسولك «فاغفر لنا ذنوبنا وقنا عذاب النار».
Hintçe:
कि हमारे पालने वाले हम तो (बेताम्मुल) ईमान लाए हैं पस तू भी हमारे गुनाहों को बख्श दे और हमको दोज़ख़ के अज़ाब से बचा
Tayca:
คือบรรดาผู้ที่กล่าวว่า โอ้พระเจ้าแห่งพวกข้าพระองค์ แท้จริงพวกข้าพระองค์ศรัทธากันแล้ว โปรดทรงอภัยโทษให้แก่พวกข้าพระองค์ด้วยเถิด ซึ่งบรรดาความผิดของพวกข้าพระองค์และโปรดได้ทรงป้องกันพวกข้าพระองค์ให้พ้นจากการลงโทษแห่งไฟรกด้วย
İbranice:
אלה אשר אומרים: 'ריבוננו! הן אנו האמנו, על כן סלח לנו על חטאינו, והגן עלינו מעונש האש
Hırvatça:
To su oni koji govore: "Gospodaru naš, mi doista vjerujemo, pa oprosti nam grijehe naše i sačuvaj nas od patnje u Vatri!"
Rumence:
Cei care spun: “Noi am crezut! Iartă-ne nouă păcatele noastre, fereşte-ne pe noi de osânda Focului”
Transliteration:
Allatheena yaqooloona rabbana innana amanna faighfir lana thunoobana waqina AAathaba alnnari
Türkçe:
Kullar ki, şöyle derler: "Ey Rabbimiz, kuşkusuz olarak sana inandık. Bağışla günahlarımızı, ateş azabından koru bizi!"
Sahih International:
Those who say, "Our Lord, indeed we have believed, so forgive us our sins and protect us from the punishment of the Fire,"
İngilizce:
(Namely), those who say: "Our Lord! we have indeed believed: forgive us, then, our sins, and save us from the agony of the Fire;"-
Azerbaycanca:
O bəndələr ki: “Ey Rəbbimiz, biz həqiqətən (Sənə) iman gətirmişik, günahlarımızı bağışlayıb bizi cəhənnəm əzabından qoru!” – deyirlər.
Süleyman Ateş:
Rabbimiz, biz inandık, bizim günahlarımızı bağışla, bizi ateş azabından koru! diyenleri,
Diyanet Vakfı:
(Bu nimetler) "Ey Rabbimiz! İman ettik; bizim günahlarımızı bağışla, bizi ateş azabından koru!" diyen;
Erhan Aktaş:
Bu kimseler: “Rabb’imiz! Biz, Sana îmân ettik. Suçlarımızı bağışla, ateşin azâbından bizi koru.” derler;
Kral Fahd:
(Bu nimetler) «Ey Rabbimiz! İman ettik; bizim günahlarımızı bağışla, bizi ateş azabından koru!» diyen;
Hasan Basri Çantay:
(16-17) (O takvaaya erenler): «Ey Rabbimiz, biz îman etdik. Artık bizim günâhlarımızı yarlığa ve bizi o ateşin azabından koru» diyenler, sabredenler, (imanlarında) gerçek olanlar, (Allaha) itaatle boyun eğenler, infaak edenler, seharlarda Allahdan mağfiret isteyenlerdir.
Muhammed Esed:
"Ey Rabbimiz! (Sana) inanıyoruz, bizi affet, günahlarımızı bağışla ve bizi ateşin azabından emin kıl" diyenlerin:
Gültekin Onan:
Onlar: "
Ali Fikri Yavuz:
O takva sahipleri yalvararak: “- Ey Rabbimiz, biz iman ve itaat ettik, bizim günahlarımızı bağışla ve bizi cehennem azabından koru derler.
Portekizce:
Que dizem: ó Senhor nosso, cremos! Perdoa os nossos pecados e preserva-nos do tormento infernal.
İsveççe:
de som säger: "Herre, vi tror; förlåt oss våra synder och förskona oss från Eldens straff!",
Farsça:
آنان که می گویند: پروردگارا! قطعاً ما ایمان آوردیم، پس گناهانمان را بیامرز وما را از عذاب آتش نگاه دار.
Kürtçe:
(لە خوا ترسان) ئەوانەی کە دەڵێن ئەی پەروەردگارمان بەڕاستی ئێمە بڕوامان ھێنا دەی خۆش ببە لە گوناھەکانمان وە بمانپارێزە لە سزای ئاگری دۆزەخ
Özbekçe:
Улар: «Роббимиз, албатта, биз иймон келтирдик, бизнинг гуноҳларимизни мағфират қилгин ва дўзах азобидан сақлагин», дейдиганлардир.
Malayca:
(Iaitu) orang-orang yang berdoa dengan berkata: "Wahai Tuhan kami! Sesungguhnya kami telah beriman, oleh itu, ampunkanlah dosa-dosa kami dan peliharalah kami dari azab neraka";
Arnavutça:
të cilët thonë: “Zoti ynë! Me të vërtetë na kemi besuar, andaj na fal mëkatet tona dhe na ruaj nga dënimi i zjarrit!”
Bulgarca:
които казват: “Господи наш, повярвахме! Опрости греховете ни и опази ни от мъчението на Огъня!”
Sırpça:
То су они који говоре: "Господару наш, ми заиста верујемо, па опрости нам грехе наше и сачувај нас од патње у Ватри!"
Çekçe:
kteří hovoří:, Pane náš, uvěřili jsme; odpusť nám naše viny a ochraň nás před trestem ohně pekelného,
Urduca:
یہ وہ لوگ ہیں، جو کہتے ہیں کہ "مالک! ہم ایمان لائے، ہماری خطاؤں سے در گزر فرما اور ہمیں آتش دوزخ سے بچا لے"
Tacikçe:
Касоне, ки мегӯянд: «Эй Парвардигори мо, имон овардем. Гуноҳони моро биёмурз ва моро аз азоби оташ ҳифз кун»;
Tatarca:
Җәннәтләргә кертеләчәк мөэминнәр әйтәләр: "Ий Раббыбыз, без, әлбәттә, Сиңа һәм рәсүлеңә иман китердек. Безләрне ярлыка, гөнаһларыбызны гафу ит һәм безне җәһәннәм утыннан сакла!"
Endonezyaca:
(Yaitu) orang-orang yang berdoa: Ya Tuhan kami, sesungguhnya kami telah beriman, maka ampunilah segala dosa kami dan peliharalah kami dari siksa neraka,"
Amharca:
(እነርሱም) እነዚያ፡- «ጌታችን ሆይ! እኛ አመንን ኀጢአቶቻችንንም ለእኛ ማር፤ የእሳትንም ቅጣት ጠብቀን» የሚሉ ናቸው፡፡
Tamilce:
அவர்கள் கூறுவார்கள்: “எங்கள் இறைவா! நிச்சயமாக நாங்கள் நம்பிக்கை கொண்டோம். ஆகவே எங்களுக்கு எங்கள் பாவங்களை மன்னிப்பாயாக! இன்னும் (நரக) நெருப்பின் தண்டனையிலிருந்து எங்களை காப்பாற்றுவாயாக!’’
Korece:
그들은 말하길 주여 저회는 믿나니 저희의 죄들을 용서하여 주시고 불지옥의 재앙으로부터 보호하여 주소서
Vietnamca:
(Những người ngoan đạo được ban cho các Ngôi Vườn Thiên Đàng muốn nói đến) là những người thường cầu nguyện: “Lạy Thượng Đế của bầy tôi, quả thật bầy tôi đã có đức tin, xin Ngài hãy tha thứ tội lỗi cho bầy tôi và xin Ngài hãy cứu bầy tôi thoát khỏi sự trừng phạt nơi Hỏa Ngục.”
Ayet Linkleri:
Rubu tag:
Hizb tag: