Arapça:
۞ قُلْ أَؤُنَبِّئُكُم بِخَيْرٍ مِّن ذَٰلِكُمْ ۚ لِلَّذِينَ اتَّقَوْا عِندَ رَبِّهِمْ جَنَّاتٌ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا وَأَزْوَاجٌ مُّطَهَّرَةٌ وَرِضْوَانٌ مِّنَ اللَّهِ ۗ وَاللَّهُ بَصِيرٌ بِالْعِبَادِ
Çeviriyazı:
ḳul eünebbiüküm biḫayrim min ẕâliküm. lilleẕîne-tteḳav `inde rabbihim cennâtün tecrî min taḥtihe-l'enhâru ḫâlidîne fîhâ veezvâcüm müṭahherâtüv veriḍvânüm mine-llâh. vellâhü beṣîrum bil`ibâd.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
De ki, size, o istediklerinizden daha hayırlısını haber vereyim mi? Korunan kullar için Rablerinin yanında cennetler var ki, altlarından ırmaklar akar, içlerinde ebedî kalmak üzere onlara, hem tertemiz eşler var, hem de Allah'dan bir rıza vardır. Allah, o kulları görür.
Diyanet İşleri:
De ki: Bundan daha iyisini size haber vereyim mi? Allah'a karşı gelmekten sakınanlara, Rab'lerinin katında, altlarından ırmaklar akan ve orada temelli kalacakları cennetler, tertemiz eşler ve Allah'ın rızası vardır. Allah kullarını hakkiyle görücüdür.
Abdulbakî Gölpınarlı:
De ki: Size bunlardan daha hayırlısını haber vereyim mi: O da, sakınanlar için, ebedi olan ve kıyılarından ırmaklar akan, içinde tertemiz eşler bulunan bahçelerdir ve Allah'ın sizden razı oluşudur. Allah, kullarını görür.
Şaban Piriş:
De ki: Size, bundan daha hayırlı olanı haber vereyim mi? Allah’tan korkan/günahlardan sakınanlara, altından nehirler akan ebedi kalacakları cennetler vardır. Tertemiz eşler ve Allah’ın rızası vardır. Allah, kullarını hakkıyla görendir.
Edip Yüksel:
De ki: "Bundan daha iyisini size haber vereyim mi? Erdemliler için Rab'lerinin yanında altlarından ırmaklar akan, içinde sonsuz kalacakları cennetler (bahçeler), tertemiz eşler ve ALLAH'ın onayını kazanmaktan dolayı mutluluk vardır." ALLAH kulları görür.
Ali Bulaç:
De ki: "Size bundan daha hayırlısını bildireyim mi? Korkup sakınanlar için Rablerinin Katında, içinde temelli kalacakları, altından ırmaklar akan cennetler, tertemiz eşler ve Allah'ın rızası vardır. Allah, kulları hakkıyla görendir."
Suat Yıldırım:
De ki: “Size, ihtirasla istediğiniz o şeylerden çok daha iyisini bildireyim mi? İşte Allah'a karşı gelmekten sakınan müttakiler için Rab’leri nezdinde içinden ırmaklar akan cennetler olup, kendileri orada ebedî kalacaklardır. Hem orada onlara tertemiz eşler ve hepsinin de üstünde Allah’ın rızası vardır. Allah bütün kullarını hakkıyla görmektedir. [9,72]
Ömer Nasuhi Bilmen:
De ki: «Size onlardan daha hayırlısını haber vereyim mi? Muttaki olanlar için Rablerinin yanında altlarından ırmaklar akan cennetler vardır. Orada ebediyyen kalacaklardır. Ve kusurlardan tertemiz zevceler vardır. Ve Allah Teâlâ´nın büyük bir rızası vardır. Ve Allah Teâlâ kullarını hakkıyla görücüdür.»
Yaşar Nuri Öztürk:
De ki: "Bu sayılanlardan daha iyisini size haber vereyim mi? Sakınıp korunanlar için, Rableri katında, altlarından nehirler akan, içinde sürekli kalacakları cennetler, tertemiz eşler ve Allah'tan bir hoşnutluk olacaktır. Allah, kulları en iyi biçimde görmektedir."
Bekir Sadak:
"
İbni Kesir:
De ki: Size bunlardan daha hayırlısını haber vereyim mi? Takvaya erenler için, altından ırmaklar akan cennetler vardır. Orada devamlı kalacaklardır. Tertemiz eşler ve Allah´ın rızası vardır. Ve Allah kullarını hakkıyla görendir.
Adem Uğur:
(Resûlüm!) De ki: Size bunlardan daha iyisini bildireyim mi? Takvâ sahipleri için Rableri yanında, içinden ırmaklar akan, ebediyyen kalacakları cennetler, tertemiz eşler ve (hepsinin üstünde) Allah´ın hoşnutluğu vardır. Allah kullarını çok iyi görür.
İskender Ali Mihr:
De ki: "
Celal Yıldırım:
De ki: Size bunlardan daha hayırlısını haber vereyim mi? (Allah´a karşı gelmekten sakınıp fenalıklara dalmaktan) korkanlar için Rabları yanında, içinde devamlı kalacakları altlarından ırmaklar akan Cennetler, tertemiz eşler ve Allah´tan da bir hoşnutluk (rıza makamı) vardır. Allah kullarını görüp bilendir.
Tefhim ul Kuran:
De ki: «Size bundan daha hayırlı olanı bildireyim mi? Korkup sakınanlar için Rablerinin katında, içinde temelli kalacakları, altından ırmaklar akan cennetler, tertemiz eşler ve Allah´ın rızası vardır. Allah, kulları hakkıyla görendir.»
Fransızca:
Dis : "Puis-je vous apprendre quelque chose de meilleur que tout cela ? Pour les pieux, il y a, auprès de leur Seigneur, des jardins sous lesquels coulent les ruisseaux, pour y demeurer éternellement, et aussi, des épouses purifiées, et l'agrément d'Allah." Et Allah est Clairvoyant sur [Ses] serviteurs,
İspanyolca:
Di: «¿Puedo informaros de algo mejor que eso?» Quienes teman a Alá encontrarán junto a su Señor jardines por cuyos bajos fluyen arroyos y en los que estarán eternamente, esposas purificadas y la satisfacción de Alá. Alá ve bien a Sus siervos,
İtalyanca:
Di': "Posso insegnarvi qualcosa meglio di ciò? Per quelli che sono timorati ci sono, presso il Signore, giardini nei quali scorrono ruscelli ed essi vi resteranno in eterno, e spose purissime e il compiacimento di Allah". Allah osserva i Suoi servi
Almanca:
Sag: "Soll ich euch von Besserem als dies Mitteilung machen? Für diejenigen, die Taqwa gemäß ihrem HERRN gegenüber handeln, sind Dschannat, die von Flüssen durchflossen sind, gereinigte Partnerwesen und Wohlgefallen von ALLAH bestimmt." Und ALLAH kennt zweifellos die Dienenden.
Çince:
你说:我告诉你们比这更佳美的,好吗?敬畏者得在他们的主那里,享受下临诸河的乐园,他们得永居其中,并获得纯洁的配偶,和真主的喜悦。真主是明察众仆的。
Hollandaca:
Zeg, kan ik u betere dingen dan deze verkondigen? De vromen zullen bij hunnen Heer eens tuinen vinden met wateren doorsneden, en eeuwig zullen zij daarin verblijven; onbevlekte vrouwen en Gods welbehagen zijn hun ten deel, God slaat zijne dienaren gade.
Rusça:
Скажи: "Рассказать ли вам о том, что лучше этого? Для тех, кто богобоязнен, у Господа есть Райские сады, в которых текут реки, и в которых они пребудут вечно, а также очищенные супруги и довольство от Аллаха". Аллах видит рабов,
Somalice:
Maydiin ka warramaa wax ka khayroon kiinaas, kuwa dhawrsada waxaa ugu sugnaaday Eebahood agtiisa Jannoovin ay dareeri dhexdeeda Wabiyaal iyagoo ku waari dhexdeeda iyo Haween la Daahiriyey iyo raalli ahaansho Eebe. Eebana waa arkaa Addoomada.
Swahilice:
Sema: Nikwambieni yaliyo bora kuliko hayo? Kwa wachamngu ziko Bustani kwa Mola wao zipitazo mito kati yake. Watadumu humo, na wake walio takaswa, na wanazo radhi za Mwenyezi Mungu. Na Mwenyezi Mungu ni Mwenye kuwaona waja wake,
Uygurca:
(ئى مۇھەممەد! قەۋمىڭگە) ئېيتقىنكى، «سىلەرگە ئۇلاردىنمۇ (يەنى دۇنيانىڭ زىبۇزىننەتلىرى ۋە نېمەتلىرىدىنمۇ) ياخشى بولغان نەرسىلەرنى ئېيتىپ بېرەيمۇ؟ تەقۋادارلار ئۈچۈن پەرۋەردىگارى ھۇزۇرىدا ئاستىدىن ئۆستەڭلار ئېقىپ تۇرىدىغان جەننەتلەر بولۇپ، (ئۇلار) جەننەتلەردە مەڭگۈ قالىدۇ، (جەننەتلەردە) پاك جۈپتىلەر بار، (تەقۋادارلار ئۈچۈن) يەنە اﷲ نىڭ رەزاسى بار». اﷲ بەندىلىرىنى (يەنى ئۇلارنىڭ ھەممە ئىشلىرىنى) كۆرۈپ تۇرغۇچىدۇر
Japonca:
言ってやるがいい。(ムハンマドよ)。「わたしはこれらよりも善いものを,あなたがたに告げようか。アジラーを畏れる者たちには,主の御許に楽園があり,川が下を流れている。かれらはその中に永遠に住み,純潔な配偶を与えられ,アッラーの御満悦を被るのである。アッラーはしもべたちを御存知であられる。」
Arapça (Ürdün):
«قل» يا محمد لقومك «أؤنبِّئكم» أخبركم «بخير من ذلكم» المذكور من الشهوات استفهام تقرير «للذين اتقوا» الشرك «عند ربهم» خبر مبتدأُه «جنات تجري من تحتها الأنهار خالدين» أي مقدرين الخلود «فيها» إذا دخلوها «وأزواج مطهرة» من الحيض وغيره مما يستقذر «ورضوان» بكسر أوله وضمه لغتان أي رضا كثير «من الله والله بصير» عالم «بالعباد» فيجازي كلاً منهم بعمله.
Hintçe:
(ऐ रसूल) उन लोगों से कह दो कि क्या मैं तुमको उन सब चीज़ों से बेहतर चीज़ बता दूं (अच्छा सुनो) जिन लोगों ने परहेज़गारी इख्तेयार की उनके लिए उनके परवरदिगार के यहॉ (बेहिश्त) के वह बाग़ात हैं जिनके नीचे नहरें जारी हैं (और वह) हमेशा उसमें रहेंगे और उसके अलावा उनके लिए साफ सुथरी बीवियॉ हैं और (सबसे बढ़कर) ख़ुदा की ख़ुशनूदी है और ख़ुदा (अपने) उन बन्दों को खूब देख रहा हे जो दुआऐं मॉगा करते हैं
Tayca:
จงกล่าวเถิด (มุฮัมมัด) ว่าจะให้ฉันบอกแก่พวกท่านถึงสิ่งที่ดียิ่งกว่านั้น ไหม? คือบรรดาผู้ที่ยำเกรงนั้น ณ พระผู้เป็นเจ้าของพวกเขา พวกเขาจะได้รับบรรดาสวนสวรรค์ ซึ่งมีแม่น้ำหลายสายไหลผ่านอยู่เบื้องล่าง โดยที่พวกเขาจะพำนักอยู่ในสวนสวรรค์เหล่านั้นตลอดกาลและจะได้รับบรรดาคู่ครองที่บริสุทธิ์ และความพึงใจจากอัลลอฮ์ด้วย และอัลลอฮ์นั้นทรงเห็นบรรดาบ่าวทั้งหลาย
İbranice:
אמור! האודיע לכם מה עדיף לכם יותר מכל זה! לאלה היראים יש אצל ריבונם גנים אשר נהרות זורמים מתחתיהם ולעולם יחיו בהם, וזוגות מטוהרות,יקבלו שביעות רצונו של אלוהים. ואלוהים מיטיב להבחין בעבדיו
Hırvatça:
Reci: "Hoćete li da vas obavijestim šta je bolje od toga?" Oni koji se budu uščuvali, kod Gospodara svoga imat će džennetske bašče kroz koje rijeke teku, u kojima će vječno boraviti, i supruge očišćene i zadovoljstvo od Allaha. Allah dobro vidi robove Svoje.
Rumence:
Spune: “V-aş putea vesti eu un lucru mai bun decât acesta?” Cei care se tem de Domnul lor vor avea, la El, Grădini pe sub care curg râuri, unde vor veşnici, cu femei neprihănite, în tihna lui Dumnezeu. Dumnezeu este Văzător al robilor Săi.
Transliteration:
Qul aonabbiokum bikhayrin min thalikum lillatheena ittaqaw AAinda rabbihim jannatun tajree min tahtiha alanharu khalideena feeha waazwajun mutahharatun waridwanun mina Allahi waAllahu baseerun bialAAibadi
Türkçe:
De ki: "Bu sayılanlardan daha iyisini size haber vereyim mi? Sakınıp korunanlar için, Rableri katında, altlarından nehirler akan, içinde sürekli kalacakları cennetler, tertemiz eşler ve Allah'tan bir hoşnutluk olacaktır. Allah, kulları en iyi biçimde görmektedir."
Sahih International:
Say, "Shall I inform you of [something] better than that? For those who fear Allah will be gardens in the presence of their Lord beneath which rivers flow, wherein they abide eternally, and purified spouses and approval from Allah. And Allah is Seeing of [His] servants -
İngilizce:
Say: Shall I give you glad tidings of things Far better than those? For the righteous are Gardens in nearness to their Lord, with rivers flowing beneath; therein is their eternal home; with companions pure (and holy); and the good pleasure of Allah. For in Allah's sight are (all) His servants,-
Azerbaycanca:
(Ya Rəsulum!) Söylə: “Sizə bunlardan (dünya zinətlərindən) daha yaxşısını xəbər verimmi? Allahdan qorxub pis əməllərdən çəkinənlər üçün Rəbbi yanında (ağacları) altından çaylar axan cənnətlər (bağlar) vardır ki, orada əbədi qalacaqlar. Onlardan ötrü orada (hər cür eyibdən) pak olan zövcələr və (ən böyük ne’mət olan) Allah rizası (razılığı, hüsn-rəğbəti) vardır. Allah, həqiqətən, bəndələrini görəndir!
Süleyman Ateş:
De ki: "Bunlardan daha iyisini size söyleyeyim mi? Korunanlar için Rableri katında altlarından ırmaklar akan, içinde sürekli kalacakları cennetler, tertemiz eşler ve Allah'ın rızası vardır." Allah, kulları görür:
Diyanet Vakfı:
(Resulüm!) De ki: Size bunlardan daha iyisini bildireyim mi? Takva sahipleri için Rableri yanında, içinden ırmaklar akan, ebediyyen kalacakları cennetler, tertemiz eşler ve (hepsinin üstünde) Allah'ın hoşnutluğu vardır. Allah kullarını çok iyi görür.
Erhan Aktaş:
De ki: “Size bundan daha hayırlısını haber vereyim mi? Takvâ(1) sahipleri için, Rabb’lerinin katında, içinde sürekli kalacakları, içinden nehirlerin aktığı Cennetler, arındırılmış eşler ve Allah’ın rızası vardır.” Kuşkusuz, Allah, kullarını Hakkıyla Gören’dir.
Kral Fahd:
(Rasûlüm!) De ki: Size bunlardan daha hayırlısını haber vereyim mi? Takvâ sahipleri için Rableri yanında, içinden ırmaklar akan, ebediyyen kalacakları cennetler, tertemiz eşler ve (hepsinin üstünde) Allah'ın rızası vardır. Allah kullarını hakkıyla görür.
Hasan Basri Çantay:
(Habîbim) de ki: «Size bunlardan daha hayırlısını haber vereyim mi? Takvaaya erenler için Rableri katında altlarından ırmaklar akan cennetler — ki orada ebedî kalıcıdırlar —, (her şeyden) temizlenmiş zevceler, Allahdan da bir rızaa vardır. Allah kullarını hakkıyle görücüdür.
Muhammed Esed:
De ki: "Size o (dünyevi zevkler)den daha hayırlı olan şeyleri haber vereyim mi? Allah´a karşı sorumluluk bilinci duyanlar için Rableri katında, mesken olarak içinden ırmaklar geçen hasbahçeler, temiz eşler ve Allah´ın güzel kabulü vardır." Ve Allah, kulların(ın kalplerin)deki her şeyi görür.
Gültekin Onan:
De ki: "
Ali Fikri Yavuz:
Râsûlüm, de ki
Portekizce:
Dize (ó Profeta): Poderia anunciar-vos algo melhor do que isto? Para os que temem a Deus haverá, ao lado do seuSenhor, jardins, abaixo dos quais correm rios, onde morarão eternamente, junto a companheiros puros, e obterão acomplacência de Deus, porque Deus é observador dos Seus servos,
İsveççe:
Säg: "Skall jag berätta för er om det som är förmer än dessa [glädjeämnen]? Lustgårdar, vattnade av bäckar, väntar de gudfruktiga hos deras Herre, där de skall förbli till evig tid, och hustrur renade från [all jordisk] orenlighet, och Guds välbehag." Gud förlorar ingen av Sina tjänare ur sikte:
Farsça:
بگو: آیا شما را به بهتر از این [امور] خبر دهم؟ برای آنان که [در همه شؤون زندگی] پرهیزکاری پیشه کرده اند، در نزد پروردگارشان بهشت هایی است که از زیرِ [درختانِ] آن نهرها جاری است، در آنجا جاودانه اند و [نیز برای آنان] همسرانی پاکیزه و خشنودی و رضایتی از سوی خداست؛ و خدا به بندگان بیناست.
Kürtçe:
بڵێ: خەبەرتان بدەمێ بەباشتر لەمانەتان بۆ ئەوانەی کە پارێزیان کرد و لەخودا ترسان لای پەروەردگاریان چەند بەھەشتێک ھەیە کە بەژێریاندا دەڕوات چەند ڕووبارێک بەھەمیشەیی و ھەتا ھەتایی تێیدا دەمێننەوە, وە (بۆیان ھەیە) ژنانی پاکیزە وە ڕەزامەندی لە خواوە, وە خوا بینایە بە بەندەکان
Özbekçe:
«Ўша нарсаларингиздан яхшироғининг хабарини берайми?! –деб айт. Тақво қилганларга Роббилари ҳузурида остидан анҳорлар оқиб турган жаннатлар бор. Унда абадий қолурлар. Покиза жуфтлар ва Аллоҳ томонидан розилик бор. Ва Аллоҳ бандаларни кўриб турувчидир». (Ҳамма бу дунёнинг матоҳига ўзини уради. Ўшани деб кўплар гуноҳга ботади, диндан чиқади. Ҳолбуки, бу нарсалар шунча уринишга арзимайдиган нарсалардир. Беш кунлик дунёнинг ўткинчи орзу-ҳаваси, холос. Лекин бошқа тарафда ундан яхши, абадий неъматлар бор. Аллоҳ таоло ушбу оятда Пайғамбаримиз алайҳиссаломга хитобан: «Ўша нарсаларингиздан яхшироғининг хабарини берайми?! деб айт», деб буюрмоқда. Охират неъматлари бу дунё матоҳидан нақадар устун эканлиги шак-шубҳасиз ҳақиқатдир. Аммо охират неъматларининг яна бир ўзига хос имтиёзи бор. У ҳам бўлса, уларнинг тақводор бандаларга хослигидир, бошқаларга насиб қилмайди.)
Malayca:
Katakanlah (wahai Muhammad): "Mahukah supaya aku khabarkan kepada kamu akan yang lebih baik daripada semuanya itu? Iaitu bagi orang-orang yang bertaqwa disediakan di sisi Tuhan mereka beberapa Syurga, yang mengalir di bawahnya sungai-sungai, mereka kekal di dalamnya. Disediakan juga pasangan-pasangan/ isteri-isteri yang suci bersih, serta (beroleh pula) keredaan dari Allah". Dan (ingatlah), Allah sentiasa Melihat akan hamba-hambaNya;
Arnavutça:
Thuaj (o Muhammed!): “A doni t’ju lajmëroj juve për gjëra më të mira se ato? Ata që ruhen nga mëkatet, te Zoti i tyre do të kenë kopshte, nëpër të cilat rrjedhin lumenjt, në to do të banojnë përgjithmonë, e bashkëshorte të pastra dhe kënaqësi nga Perëndia”. Se Perëndia i njeh mirë robërit e vet!
Bulgarca:
Кажи: “Да ви известя ли за по-добро от това?” За богобоязливите при техния Господ има градини, сред които реки текат - там ще пребивават вечно, - и пречисти съпруги, и благоволение от Аллах. Аллах съзира рабите,
Sırpça:
Реци: „Хоћете ли да вас обавестим шта је боље од тога (тих уживања)?“ Они који се Аллаха буду бојали и греха клонили, имаће код Господа свог рајске баште кроз које реке теку, у којима ће да бораве вечно, и супруге чисте, и Аллахово задовољство. Аллах добро види Своје робове.
Çekçe:
Rci: 'Mám vás zpravit o tom, co lepší je než toto? Pro ty, kdož jsou bohabojní, u Pána jejich připraveny jsou zahrady, pod nimiž řeky tekou a v nichž nesmrtelní budou, a manželky čisté a zalíbení Boží. A Bůh jasně zří služebníky Své,
Urduca:
کہو: میں تمہیں بتاؤں کہ ان سے زیادہ اچھی چیز کیا ہے؟ جو لوگ تقویٰ کی روش اختیار کریں، اُن کے لیے ان کے رب کے پا س باغ ہیں، جن کے نیچے نہریں بہتی ہوں گی، وہاں انہیں ہمیشگی کی زندگی حاصل ہوگی، پاکیزہ بیویاں ان کی رفیق ہوں گی اور اللہ کی رضا سے وہ سرفراز ہوں گے اللہ اپنے بندوں کے رویے پر گہری نظر رکھتا ہے
Tacikçe:
Бигӯ: «Оё шуморо ба чизҳое беҳтар аз инҳо огоҳ кунам?» Барои онон, ки парҳезгорӣ пеша кунанд, дар назди Парвардигорашон биҳиштҳоест, ки наҳрҳо дар он равон аст. Инон бо занони покиза дар айни хушнудии Худо ҷовидона дар он ҷо хоҳанд буд. Ва Худо аз ҳоли бандагон огоҳ аст:
Tatarca:
Сез сөйгән нәрсәләрдән артыграк яхшы нәрсә белән сезгә хәбәр биримме? Дөреслектә, Коръән белән гамәл кылучы тәкъва мөэминнәргә Раббылары хозурында җәннәтләр хәзерләнгән, асларыннан елгалар агар, алар анда мәңге калырлар, алар өчен анда пакь хатыннар булыр һәм аларга Аллаһуның ризалыгы булыр. Аллаһ үзенең бәндәләрен һәм аларның барча хәлләрен белүче.
Endonezyaca:
Katakanlah: "Inginkah aku kabarkan kepadamu apa yang lebih baik dari yang demikian itu?". Untuk orang-orang yang bertakwa (kepada Allah), pada sisi Tuhan mereka ada surga yang mengalir dibawahnya sungai-sungai; mereka kekal didalamnya. Dan (mereka dikaruniai) isteri-isteri yang disucikan serta keridhaan Allah. Dan Allah Maha Melihat akan hamba-hamba-Nya.
Amharca:
«ከዚህ ሁሉ ነገር የሚበልጥን ልንገራችሁን» በላቸው፡፡ (እርሱም) «ለእነዚያ ለተጠነቀቁት ሰዎች በጌታቸው ዘንድ በሥራቸው ወንዞች የሚፈሱባቸው ገነቶች በውስጧ ሁልጊዜ ነዋሪዎች ሲኾኑ ንጹሕ የተደረጉ ሚስቶችም፣ ከአላህም የኾነ ውዴታ አላቸው፡፡ አላህም ባሮቹን ተመልካች ነው፡፡»
Tamilce:
(நபியே!) கூறுவீராக: “இவற்றைவிட சிறந்ததை நான் உங்களுக்கு அறிவிக்கவா? அல்லாஹ்வை அஞ்சுகிறவர்களுக்கு தங்கள் இறைவனிடம் சொர்க்கங்கள் உண்டு. அவற்றின் கீழ் ஆறுகள் ஓடும். அவற்றில் (அவர்கள்) நிரந்தரமாக தங்கி இருப்பார்கள். இன்னும் பரிசுத்தமான மனைவிகளும் அல்லாஹ்வின் பொருத்தமும் (அவர்களுக்கு) உண்டு. இன்னும் அல்லாஹ் (தனது) அடியார்களை உற்று நோக்குபவன் ஆவான்.’’
Korece:
그것들보다 휠씬 좋은 복음을 내가 그대에게 주리니 일러가 로되 그것은 하나님을 공경하는 사람을 위한 천국이며 그 밑에는 강이 흐르고 티없는 배우자와 더 불어 하나님의 기쁨으로 그곳에서영생하리라 하나님은 그분의 종복들을 지켜보고 계시니라
Vietnamca:
Ngươi (hỡi Thiên Sứ Muhammad) hãy nói: “Các người có muốn ta cho các người biết thứ tốt đẹp hơn những thứ đó không? Những người ngoan đạo sẽ được Thượng Đế của họ ban cho các ngôi vườn Thiên Đàng, bên dưới có các dòng sông chảy, họ sẽ ở trong đó mãi mãi cùng với những người vợ thanh khiết và họ sẽ có được sự hài lòng của Allah. Quả thật, Allah luôn thấy rõ đám bầy tôi (của Ngài).”
Ayet Linkleri:
Rubu tag:
Hizb tag: