Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

26

Sûredeki Ayet No: 

114

Ayet No: 

3046

Sayfa No: 

372

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَمَا أَنَا بِطَارِدِ الْمُؤْمِنِينَ

Çeviriyazı: 

vemâ ene biṭâridi-lmü'minîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Hem ben iman edenleri kovmaya memur değilim.

Diyanet İşleri: 

Nuh: "Onların yaptıkları hakkında bir bilgim yoktur; hesabları Rabbime aittir, düşünsenize! Ben inananları kovacak değilim. Ben sadece açıkça uyarıcıyım" dedi.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ve ben, inananları kovamam.

Şaban Piriş: 

Ben, müminleri kovacak değilim.

Edip Yüksel: 

Kesinlikle hiç bir inananı kovamam.

Ali Bulaç: 

Ve ben mü'min olanları kovacak değilim.

Suat Yıldırım: 

Ben iman edenleri asla kovamam. Ben sadece açıkça uyaran bir elçiyim.”

Ömer Nasuhi Bilmen: 

«Ve ben mü´minleri tard edici değilim.»

Yaşar Nuri Öztürk: 

Ben iman etmiş insanları kovamam.

Bekir Sadak: 

Sonra de geride kalanlari suda bogduk.

İbni Kesir: 

Ve ben, inananları kovacak değilim.

Adem Uğur: 

Ben iman eden kimseleri kovacak değilim.

İskender Ali Mihr: 

Ve ben mü´minleri tardedici (kovacak) değilim.

Celal Yıldırım: 

Ve ben mü´minleri kovacak da değilim.

Tefhim ul Kuran: 

«Ve ben mü´min olanları kovacak değilim.»

Fransızca: 

Je ne suis pas celui qui repousse les croyants.

İspanyolca: 

¡No voy yo a rechazar a los creyentes!

İtalyanca: 

Non sarò certo io a respingere i credenti.

Almanca: 

Und ich bin kein Vertreiber der Mumin!

Çince: 

我绝不能驱逐信士,

Hollandaca: 

Daarom zal ik de geloovigen niet verdrijven.

Rusça: 

Я не стану прогонять верующих.

Somalice: 

Anuguna ma Eryayo Mu'miniinta.

Swahilice: 

Wala mimi si wa kuwafukuza Waumini.

Uygurca: 

مەن مۆمىنلەرنى قوغلىۋەتمەيمەن

Japonca: 

またわたしは,信仰する者たちを追い払いません。

Arapça (Ürdün): 

«وما أنا بطارد المؤمنين».

Hintçe: 

काश तुम (इतनी) समझ रखते और मै तो ईमानदारों को अपने पास से निकालने वाला नहीं

Tayca: 

และฉันจะไม่เป็นผู้ขับไล่บรรดาผู้ศรัทธา

İbranice: 

לא אסלק מעל פניי את המאמינים

Hırvatça: 

a ja vjernike neću otjerati,

Rumence: 

Eu nu-i alung pe credincioşi,

Transliteration: 

Wama ana bitaridi almumineena

Türkçe: 

"Ben iman etmiş insanları kovamam."

Sahih International: 

And I am not one to drive away the believers.

İngilizce: 

I am not one to drive away those who believe.

Azerbaycanca: 

Və mən iman gətirənləri qovan da deyiləm!

Süleyman Ateş: 

Ben inananları kovacak değilim.

Diyanet Vakfı: 

Ben iman eden kimseleri kovacak değilim.

Erhan Aktaş: 

“İnananları kovacak değilim.”

Kral Fahd: 

Ben iman eden kimseleri kovacak değilim.

Hasan Basri Çantay: 

«Ve ben o mü´minleri (sizin hatırınız için) tardedici de değilim».

Muhammed Esed: 

Bunun içindir ki, inandığını söyleyenleri yanımdan kovacak değilim;

Gültekin Onan: 

26:113

Ali Fikri Yavuz: 

Hem ben müminleri koğucu değilim.

Portekizce: 

Jamais rechaçarei os fiéis,

İsveççe: 

Jag har inte rätt att stöta bort dem [som säger att de är] troende.

Farsça: 

و من طرد کننده مؤمنان نخواهم بود،

Kürtçe: 

وه من دەرکەری باوەڕداران نیم

Özbekçe: 

Ва мен мўминларни ҳайдаб юборгувчи эмасман.

Malayca: 

"Dan aku tidak akan menghalau orang-orang yang beriman (daripada bercampur-gaul denganku).

Arnavutça: 

e unë nuk do t’i dëbojë besimtarët,

Bulgarca: 

Аз не ще прогонвам вярващите.

Sırpça: 

а ја вернике нећу да отерам,

Çekçe: 

Já nejsem z těch, kdo věřící odhání,

Urduca: 

میرا یہ کام نہیں ہے کہ جو ایمان لائیں ان کو میں دھتکار دوں

Tacikçe: 

Ва ман мӯъминонро дур намекунам.

Tatarca: 

Сез адашканнарга ияреп мин мөэминнәрне ташлаячагым юк.

Endonezyaca: 

Dan aku sekali-kali tidak akan mengusir orang-orang yang beriman.

Amharca: 

«እኔም አማኞችን አባራሪ አይደለሁም፡፡

Tamilce: 

நான் நம்பிக்கையாளர்களை (என் சபையை விட்டு) விரட்டக் கூடியவன் இல்லை.

Korece: 

내가 믿는 자들을 추방하는자가 아니며

Vietnamca: 

“Ta không có quyền xua đuổi những người có đức tin.”