Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

26

Sûredeki Ayet No: 

80

Ayet No: 

3012

Sayfa No: 

370

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَإِذَا مَرِضْتُ فَهُوَ يَشْفِينِ

Çeviriyazı: 

veiẕâ meriḍtü fehüve yeşfîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Hastalandığım zaman bana O, şifâ verir.

Diyanet İşleri: 

İbrahim: "Eski atalarınızın ve sizin nelere taptıklarınızı görüyor musunuz? Doğrusu onlar benim düşmanımdır. Dostum ancak Alemlerin Rabbidir. Beni yaratan da, doğru yola eriştiren de O'dur. Beni yediren de, içiren de O'dur. Hasta olduğumda bana O şifa verir. Beni öldürecek, sonra da diriltecek O'dur. Ahiret gününde yanılmalarımı bana bağışlamasını umduğum O'dur. Rabbim! Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ve hastalandığım zaman o şifa verir bana.

Şaban Piriş: 

Hasta olduğumda, bana şifa veren...

Edip Yüksel: 

Hastalandığım zaman bana şifa veren O'dur.

Ali Bulaç: 

Hastalandığım zaman bana şifa veren O'dur;

Suat Yıldırım: 

Hastalandığımda O'dur bana şifa veren.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

«Ve hasta olduğum zaman bana ancak o şifa verir.»

Yaşar Nuri Öztürk: 

Hastalandığımda O'dur bana şifa ulaştıran.

Bekir Sadak: 

26:84

İbni Kesir: 

Hastalandığımda O, şifa verir bana.

Adem Uğur: 

Hastalandığım zaman bana şifa veren O´dur.

İskender Ali Mihr: 

Ve hastalandığım zaman bana şifa veren, O´dur.

Celal Yıldırım: 

Hastalandığım zaman O bana şifâ verir.

Tefhim ul Kuran: 

«Hastalandığım zaman bana şifa veren O´dur

Fransızca: 

et quand je suis malade, c'est Lui qui me guérit,

İspanyolca: 

me cura cuando enfermo,

İtalyanca: 

Colui che, quando sono malato, mi guarisce,

Almanca: 

Und sollte ich krank werden, dann heilt ER mich.

Çince: 

我害病时,是他使我痊愈的。

Hollandaca: 

En die mij geneest als ik ziek ben;

Rusça: 

Который исцеляет меня, когда я заболеваю,

Somalice: 

Markaan Bukoodana Isagaa I Caafiya.

Swahilice: 

Na ninapo ugua ni Yeye ndiye anaye niponesha.

Uygurca: 

ئاغرىپ قالسام ئۇ مېنى ساقايتىدۇ

Japonca: 

また病気になれば,かれはわたしを癒して下さいます。

Arapça (Ürdün): 

«وإذا مرضت فهو يشفين».

Hintçe: 

और जब बीमार पड़ता हूँ तो वही मुझे शिफा इनायत फरमाता है

Tayca: 

และเมื่อฉันป่วย ดังนั้นพระองค์ทรงให้ฉันหายป่วย

İbranice: 

ואם אחלה הוא אשר ירפאני

Hırvatça: 

i Koji me, kad se razbolim, liječi,

Rumence: 

El este Cel ce mă lecuieşte când sunt bolnav;

Transliteration: 

Waitha maridtu fahuwa yashfeeni

Türkçe: 

"Hastalandığımda O'dur bana şifa ulaştıran."

Sahih International: 

And when I am ill, it is He who cures me

İngilizce: 

And when I am ill, it is He Who cures me;

Azerbaycanca: 

Xəstələndiyim zaman mənə yalnız O, şəfa verir.

Süleyman Ateş: 

Hastalandığım zaman bana şifa veren O'dur.

Diyanet Vakfı: 

Hastalandığım zaman bana şifa veren O'dur.

Erhan Aktaş: 

“Hastalandığım zaman, O’dur bana şifa veren.”

Kral Fahd: 

Hastalandığım zaman bana şifa veren O'dur.

Hasan Basri Çantay: 

«Hastalandığım zaman bana şifâ veren Odur».

Muhammed Esed: 

ve hasta olduğum zaman beni iyileştiren,

Gültekin Onan: 

26:76

Ali Fikri Yavuz: 

Hastalandığım zaman da, O bana şifa veriyor.

Portekizce: 

Que, se eu adoecer, me curará.

İsveççe: 

Och när jag är sjuk, återger Han mig hälsan.

Farsça: 

و هنگامی که بیمار می شوم، او شفایم می دهد

Kürtçe: 

وە کاتێک نەخۆش بکەوم ھەر ئەو شیفام دەدات (چاکم دەکاتەوە)

Özbekçe: 

Бемор бўлганимда менга шифо берадиган ҳам Унинг Ўзи.

Malayca: 

"Dan apabila aku sakit, maka Dia lah yang menyembuhkan penyakitku;

Arnavutça: 

e kur të sëmuhem, Ai më shëron,

Bulgarca: 

и ако се разболея, Той ме изцелява,

Sırpça: 

и Који ме, кад се разболим, лечи,

Çekçe: 

a když nemocen jsem, mne uzdraví

Urduca: 

اور جب میں بیمار ہو جاتا ہوں تو وہی مجھے شفا دیتا ہے

Tacikçe: 

ва чун бемор шавам, шифоям мебахшад

Tatarca: 

Әгәр авырсам Ул миңа сәламәтлек бирә.

Endonezyaca: 

dan apabila aku sakit, Dialah Yang menyembuhkan aku,

Amharca: 

«በታመምኩም ጊዜ እርሱ ያሽረኛል፡፡

Tamilce: 

“இன்னும், நான் நோயுற்றால் அவன்தான் எனக்கு சுகமளிக்கிறான்.”

Korece: 

내가 병들었을 때 나를 치료하여 주시며

Vietnamca: 

“Khi Ta bệnh thì Ngài là Đấng cho Ta khỏi bệnh.”