Arapça:
لَّقَدْ سَمِعَ اللَّهُ قَوْلَ الَّذِينَ قَالُوا إِنَّ اللَّهَ فَقِيرٌ وَنَحْنُ أَغْنِيَاءُ ۘ سَنَكْتُبُ مَا قَالُوا وَقَتْلَهُمُ الْأَنبِيَاءَ بِغَيْرِ حَقٍّ وَنَقُولُ ذُوقُوا عَذَابَ الْحَرِيقِ
Çeviriyazı:
leḳad semi`a-llâhü ḳavle-lleẕîne ḳâlû inne-llâhe feḳîruv venaḥnü agniyâ'. senektübü mâ ḳâlû veḳatlehümü-l'embiyâe bigayri ḥaḳḳiv veneḳûlü ẕûḳû `aẕâbe-lḥarîḳ.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Allah, "Şüphesiz Allah fakirdir, biz zenginiz." diyenlerin lafını elbette duymuştur. Onların söylediklerini ve peygamberleri haksız yere öldürmelerini yazacağız ve şöyle diyeceğiz: "Tadın o yakıcı azabı!".
Diyanet İşleri:
And olsun ki, Allah: "Allah fakir; biz zenginiz" diyenlerin sözünü işitmiştir. Dediklerini ve haksız yere peygamberleri öldürdüklerini elbette yazacağız, "Yakıcı azabı tadın" diyeceğiz.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Andolsun ki Allah yoksuldur, biz zenginiz ama diyenin sözünü işitmiştir Allah. Ne söyledilerse onu da yazacağız, peygamberleri haksız yere öldürmelerini de ve diyeceğiz ki: Tadın yakıcı kavurucu azabı.
Şaban Piriş:
Allah, “Allah fakirdir, biz zenginiz” diyen kimselerin sözünü işitmiştir. Onların dediklerini ve haksız olarak peygamberlerini öldürmelerini yazacak ve : "Ateşin azabını tadın" diyeceğiz.
Edip Yüksel:
"ALLAH fakir, biz ise zenginiz," diyenlerin sözünü ALLAH işitmekte. Söylediklerini ve haksız yere peygamberleri öldürmelerini kaydedeceğiz ve "Yakıcı azabı tadın," diyeceğiz.
Ali Bulaç:
Andolsun; "Gerçek, Allah fakirdir, biz ise zenginiz" diyenlerin sözlerini Allah işitmiştir. Onların bu sözlerini ve peygamberleri haksız yere öldürmelerini yazacağız ve: "Yakıcı olan azabı tadın" diyeceğiz.
Suat Yıldırım:
“Allah fakirdir biz ise zenginiz.” diyenlerin sözlerini Allah elbette işitmiştir. Ama Biz onların dedikleri bu sözü ve peygamberleri haksız yere öldürmelerini yazacağız Ve “Tadın bakalım o yakıcı cezayı!” diyeceğiz. [2,245]
Ömer Nasuhi Bilmen:
Andolsun ki Allah Teâlâ, «Şüphe yok Allah fakirdir, bizler ise zenginleriz» diyenlerin sözünü işitmiştir. Elbette o dediklerini ve peygamberleri haksız yere öldürdüklerini yazacağız. Ve, «O yangın azabını tadınız!» diyeceğiz.
Yaşar Nuri Öztürk:
Yemin olsun ki, Allah, "Allah yoksuldur, bizler zenginleriz!" diyenlerin sözünü işitti. Dediklerini de yazacağız, haksız yere peygamberleri öldürmelerini de. Ve şöyle diyeceğiz: "Tadın, yakıp pişiren azabı!"
Bekir Sadak:
Her insan olumu tadacaktir. Kiyamet gunu, ecirleriniz size mutlaka odenecektir. Atesten uzaklastirilip cennete sokulan kimse artik kurtulmustur. Dunya hayati, zaten, sadece aldatici bir gecinmeden ibarettir.
İbni Kesir:
Gerçekten, Allah, fakirdir, bizler zenginiz, diyenlerin lafını
Adem Uğur:
Gerçekten Allah fakir, biz ise zenginiz diyenlerin sözünü andolsun ki Allah işitmiştir. Onların (bu) dediklerini, haksız yere peygamberleri öldürmeleri ile birlikte yazacağız ve diyeceğiz ki: Tadın o yakıcı azabı!
İskender Ali Mihr:
Andolsun ki : "
Celal Yıldırım:
«Allah fakirdir, biz zenginiz» diyenlerin sözünü şüphesiz ki Allah işitti. O dediklerini ve haksız yere peygamberleri öldürdüklerini yazacağız ve : «Tadınız o yakıcı azabı!» diyeceğiz..
Tefhim ul Kuran:
Andolsun
Fransızca:
Allah a certainement entendu la parole de ceux qui ont dit : "Allah est pauvre et nous somme riches". Nous enregistrons leur parole, ainsi que leur meurtre, sans droit, des prophètes. Et Nous leur dirons : "Goûtez au châtiment de la fournaise.
İspanyolca:
Alá ha oído las palabras de quienes han dicho.«Alá es pobre y nosotros somo ricos». Tomaremos nota de lo que han dicho y de que han matado a los profetas sin justificación. Y les diremos: «¡Gustad el castigo del fuego de la gehena!
İtalyanca:
Allah ha certamente udito le parole di quelli che hanno detto: "Allah è povero e noi siamo ricchi!". Metteremo per iscritto le loro parole e il fatto che ingiustamente uccisero i Profeti, e diremo loro: "Gustate il tormento dell'Incendio".
Almanca:
Gewiß, bereits hat ALLAH das Gerede derjenigen gehört, die gesagt haben: "Gewiß, ALLAH ist arm und wir sind reich." WIR werden das niederschreiben lassen, was sie gesagt haben, sowie ihr Töten von Propheten zu Unrecht, undWIR werden sagen: "Kostet die Peinigung des Feuers!"
Çince:
真主确已听见有些人说:真主确是贫穷的,我们确是富足的。我要记录他们所说的话,和他们枉杀众先知的行为。我要说:他们尝试烧灼的刑罚吧。
Hollandaca:
God heeft reeds de woorden gehoord van hen die zeiden: God is arm en wij zijn rijk. Wij willen opschrijven wat zij gezegd hebben, even als den moord der profeten, die zij zonder oorzaak hebben begaan en wij willen tot hen zeggen: Neemt nu de straf der verbranding aan.
Rusça:
Аллах услышал слова тех, которые сказали: "Аллах беден, а мы богаты". Мы запишем то, что они сказали, и то, как несправедливо они убивали пророков, и скажем: "Вкусите мучения от обжигающего Огня.
Somalice:
Dhab ahaan yuu u Maqlay Eebe Hadalka Kuwii Yidhi Eebe waa Faqiir Anaguna waxaan nahay Hodan (waa Yuhuuh ha halaagmeene) waan Qoraynaa waxay dhihi iyo Diliddooda Nabiyada ee Xaq daro waxaan u dhahaynaa dhadhamiya Cadaabka Gubashada,
Swahilice:
Mwenyezi Mungu amekwisha sikia kauli ya walio sema: Mwenyezi Mungu ni masikini, na sisi ni matajiri. Tumeyaandika waliyo yasema, na pia kuwauwa kwao Manabii bila ya haki, na tutawaambia Siku ya Kiyama: Onjeni adhabu ya kuungua.
Uygurca:
«اﷲ بولسا ھەقىقەتەن پېقىر، بىز بولساق باي» دېگەن كىشىلەر (يەنى يەھۇدىيلار) نىڭ سۆزىنى اﷲ ھەقىقەتەن ئاڭلىدى، ئۇلارنىڭ سۆزلىرىنى ۋە پەيغەمبەرلەرنى ناھەق ئۆلتۈرگەنلىكلىرىنى خاتىرىلەپ قويىمىز (يەنى نامە - ئەمالىغا مۇئەككەل پەرىشتىلەرگە بۇنى ئۇلارنىڭ نامە - ئەمالىغا يېزىشنى بۇيرۇيمىز) ھەمدە ئاخىرەتتە پەرىشتىلەر تىلى ئارقىلىق، كۆيدۈرگۈچى ئازابنى تېتىڭلار، دەيمىز
Japonca:
「本当にアッラーは貧乏であられるが,わたしたちは富んでいる。」とロにした者の言葉を,アッラーは確かに御聞になられた。われはかれらの言ったこと,またかれらが,妄りに預言者を殺害したことを記録して置く。われは言う。「あなたがたは炎熱の刑を味わえ。
Arapça (Ürdün):
«لقد سمع الله قول الذين قالوا إن الله فقير ونحن أغنياء» وهم اليهود قالوه لما نزل (من ذا الذي يقرض الله قرضا حسنا) وقالوا لو كان غنيا ما استقرضناه «سنكتب» نأمر بكتب «ما قالوا» في صحائف أعمالهم ليُجازَوا عليه وفي قراءة بالياء مبينا للمفعول «و» نكتب «قتلَهم» بالنصب والرفع «الأنبياء بغير حق ونقول» بالنون والياء أي الله لهم في الآخرة على لسان الملائكة «ذوقوا عذاب الحريق» النار ويقال لهم إذا القوا فيها.
Hintçe:
जो लोग (यहूद) ये कहते हैं कि ख़ुदा तो कंगाल है और हम बड़े मालदार हैं ख़ुदा ने उनकी ये बकवास सुनी उन लोगों ने जो कुछ किया उसको और उनका पैग़म्बरों को नाहक़ क़त्ल करना हम अभी से लिख लेते हैं और (आज तो जो जी में कहें मगर क़यामत के दिन) हम कहेंगे कि अच्छा तो लो (अपनी शरारत के एवज़ में) जलाने वाले अज़ाब का मज़ा चखो
Tayca:
แน่นอนยิ่ง อัลลอฮ์ทรงได้ยินคำพูดของบรรดาผู้ที่ กล่าวว่า แท้จริงอัลลอฮ์นั้นเป็นผู้ยากจน และพวกเรานั้นเป็นผู้มั่งมี เรา จะจารึกสิ่งที่พวกเขาได้กล่าวไว และการที่พวกเขาฆ่าบรรดานะบี โดยปราศจากความเป็นธรรมด้วยและเราจะกล่าวว่าพวกเจ้าจงลิ้มการลงโทษแห่งเปลว เพลิงเถิด
İbranice:
אלוהים שמע את דברי האומרים: 'אלוהים עני ואנו עשירים.' נרשום את אשר דיברו, ואת הריגתם של הנביאים ללא הצדקה. (וביום הדין) נאמר: 'טעמו את עונש השריפה' (בגיהינום)
Hırvatça:
Allah je čuo riječi onih koji su govorili: "Allah je siromašan, a mi smo bogati!" Mi ćemo zabilježiti ono što su oni govorili kao i to što su bez opravdanja vjerovjesnike ubijali. I reći ćemo: "Iskusite kaznu u Ognju!"
Rumence:
Dumnezeu a auzit spusa celor care spuneau: “Dumnezeu este sărac, iar noi suntem bogaţi!” Noi vom scrie ceea ce-au spus, precum şi faptul că i-au ucis, fără dreptate, pe profeţi. Noi le vom spune: “Gustaţi din osânda Pârjolului
Transliteration:
Laqad samiAAa Allahu qawla allatheena qaloo inna Allaha faqeerun wanahnu aghniyaon sanaktubu ma qaloo waqatlahumu alanbiyaa bighayri haqqin wanaqoolu thooqoo AAathaba alhareeqi
Türkçe:
Yemin olsun ki, Allah, "Allah yoksuldur, bizler zenginleriz!" diyenlerin sözünü işitti. Dediklerini de yazacağız, haksız yere peygamberleri öldürmelerini de. Ve şöyle diyeceğiz: "Tadın, yakıp pişiren azabı!"
Sahih International:
Allah has certainly heard the statement of those [Jews] who said, "Indeed, Allah is poor, while we are rich." We will record what they said and their killing of the prophets without right and will say, "Taste the punishment of the Burning Fire.
İngilizce:
Allah hath heard the taunt of those who say: "Truly, Allah is indigent and we are rich!"- We shall certainly record their word and (their act) of slaying the prophets in defiance of right, and We shall say: "Taste ye the penalty of the Scorching Fire!
Azerbaycanca:
“Allah kasıbdır, biz isə dövlətliyik!” – deyənlərin sözlərini Allah, əlbəttə, eşitdi. (Ya Rəsulum!) Biz onların dediklərini və peyğəmbərləri haqsız yerə öldürdüklərini (mələklər vasitəsilə əməl dəftərlərinə) yazacaq və (qiyamət günü) onlara: “Dadın atəşin əzabını!” – deyəcəyik.
Süleyman Ateş:
Allah: "Allah fakirdir, biz zenginiz." diyenlerin sözünü işitti. Onların dediklerini ve haksız yere peygamberleri öldürmelerini yazacağız ve: "Yangın azabını tadın!" diyeceğiz.
Diyanet Vakfı:
"Gerçekten Allah fakir, biz ise zenginiz" diyenlerin sözünü andolsun ki Allah işitmiştir. Onların (bu) dediklerini, haksız yere peygamberleri öldürmeleri ile birlikte yazacağız ve diyeceğiz ki: Tadın o yakıcı azabı!
Erhan Aktaş:
“Allah fakirdir, biz zenginiz.” diyenlerin sözünü, Allah elbette işitmiştir. Hem bu söylediklerini hem de haksız yere Nebileri öldürmelerini yazacağız. Ve onlara, “Yakıcı azabı tadın!” diyeceğiz.
Kral Fahd:
«Gerçekten Allah fakir, biz ise zenginiz» diyenlerin sözünü andolsun ki Allah işitmiştir. Onların (bu) dediklerini, haksız yere peygamberleri öldürmeleri ile birlikte yazacağız ve diyeceğiz ki: «Tadın o yakıcı azabı!»
Hasan Basri Çantay:
«Hakıykat, Allah fakirdir. Biz zenginleriz» diyenlerin lâfını andolsun ki Allah işitmişdir, Söyledikleri (o sözü) haksız yere peygamberleri öldürmeleriyle beraber yazacağız ve diyeceğiz ki: «Tadın o yangın azabını»!
Muhammed Esed:
"Allah fakirdir, ama biz zenginiz!" diyenlerin sözlerini Allah duymuştur. Onların hem söylediklerini, hem de peygamberleri haksız yere öldürdüklerini kaydedeceğiz ve (Hesap Günü onlara) diyeceğiz: "Tadın bakalım ateşin azabını
Gültekin Onan:
Andolsun
Ali Fikri Yavuz:
“Allah fakirdir, biz zenginiz”, diyen Yahûdilerin sözünü elbette Allah işitmiştir. O söyledikleri sözü ve haksız yere peygamberleri öldürmelerini (meleklere emrederek) yazacağız ve: “- Tadın o yakıcı ateşin azâbını”, diyeceğiz.
Portekizce:
Deus, sem dúvida, ouviu as palavras daqueles que disseram: Deus é pobre e nós somos ricos. Registramos o quedisseram, assim como a iníquo matança dos profetas, e lhes diremos: Sofrei o tormento da fogueira.
İsveççe:
Gud har hört dem som säger: "Gud är fattig - vi är rika." Vi skall teckna ned vad de säger, liksom [Vi tecknade ned] deras rättsstridiga dråp på profeterna, och [på Uppståndelsens dag] skall Vi säga till dem: "Pröva eldens straff -
Farsça:
محققاً خدا سخن کسانی را که گفتند: « خدا نیازمند است و ما بی نیازیم »، شنید. بی تردید آنچه را گفتند، و [نیز] کشتن پیامبران را از روی ستم [در پرونده اعمالشان] می نویسیم، و [روز قیامت] می گوییم: عذاب سوزان را بچشید.
Kürtçe:
بەڕاستی خوا بیستی ووتەی ئەو(جولەکانەی) کە ووتیان بێگومان خوا ھەژارە و ئێمە دەوڵەمەندین (چونکە داوای قەرزمان لێ دەکات مەبەستیان لە ئایەتی - ومن یقرچ اللە قرچاً حسناً- یە) ئەوەی کە ووتیان دەینوسین (وە دەینووسین) کوشتنی ئەوانە بۆ پێغەمبەرەکان بە ناڕەوا وە (پێیان) دەڵێن بچەژن سزای ئاگری سووتێنەر
Özbekçe:
Батаҳқиқ, Аллоҳ: «Албатта, Аллоҳ камбағал ва биз боймиз», деганларнинг гапини эшитди. Айтганларини ва Набийларни ноҳақ ўлдирганларни ёзиб қўямиз ва: «Куйдирувчи азобни татиб кўринг!» деймиз. (Яҳудийлар доимо Аллоҳ таоло тўғрисида ёмон тасаввурда, ноҳақ ақидада бўлганлар. Улар мўътабар ҳисоблайдиган китобларида ҳам бу нарса ўз аксини топган. Бўлмаса, Аллоҳ камбағал, биз боймиз, дейишармиди? Аллоҳ уларнинг бу беодоб гапларини эшитмайди деб ўйлашади. Аммо улар нотўғри ўйлашади. Қиёмат куни фаришталар Аллоҳнинг номидан уларга: «Куйдирувчи азобни татиб кўринг!» дейдилар.)
Malayca:
Sesungguhnya Allah telah mendengar perkataan orang-orang (Yahudi) yang mengatakan: Bahawasanya Allah miskin dan kami ialah orang-orang kaya. Kami (Allah) akan menuliskan perkataan mereka itu dan perbuatan mereka membunuh Nabi-nabi dengan tidak ada alasan yang membenarkannya, dan Kami akan katakan kepada mereka: "Rasalah kamu azab seksa yang sentiasa membakar -
Arnavutça:
Perëndia i dëgjon fjalët e atyre që thanë: “Perëndia është i varfër, kurse na jemi të pasur”. Na do ta shënojmë atë që thanë ata si dhe mbytjen e pejgamberëve pa kurrfarë të drejte dhe do t’u themi Ne atyre: “Shijonie dënimin në zjarrë!”
Bulgarca:
Аллах чу словата на онези, които казаха: “Аллах е беден, а ние сме богати.” Ще запишем какво казаха и как избиваха пророците без право. И ще кажем: “Вкусете мъчителното горене!”
Sırpça:
Аллах је чуо речи оних који су говорили: „Аллах је сиромашан, а ми смо богати!“ Ми ћемо да забележимо оно што су они говорили као и то што су без оправдања веровеснике убијали. И рећи ћемо: „Искусите казну у Огњу!“
Çekçe:
Bůh věru slyšel řeči těch, kdož hovořili: 'Bůh je chudý, zatímco my jsme bohatí!' A zapíšeme si dobře slova jejich i jejich bezprávné zabíjení proroků a pak jim řekneme: 'Ochutnejte trestu spalujícího
Urduca:
اللہ نے اُن لوگوں کا قول سنا جو کہتے ہیں کہ اللہ فقیر ہے اور ہم غنی ہیں ان کی یہ باتیں بھی ہم لکھ لیں گے، اور اس سے پہلے جو وہ پیغمبروں کو ناحق قتل کرتے رہے ہیں وہ بھی ان کے نامہ اعمال میں ثبت ہے (جب فیصلہ کا وقت آئے گا اُس وقت) ہم ان سے کہیں گے کہ لو، اب عذاب جہنم کا مزا چکھو
Tacikçe:
Албатта Худо шунид сухани он касонро, ки мегуфтанд: «Худо бенавост ва мо тавонгарем». Гуфторашонро ва низ ин ки паёмбаронро ба ноҳақ мекуштанд, хоҳем навишт ва гӯем: «Бичашед азоби оташи сӯзонро!»
Tatarca:
Аллаһ аларның сүзләрен ишетте, әйттеләр: "Аллаһ ярлы, әмма без бай", – дип. Тиз язарбыз әйткән сүзләрен, һәм хаксыз пәйгамбәрләрне үтерүләрен һәм әйтербез: "Татыгыз көйдерүче ґәзабны", – дип.
Endonezyaca:
Sesungguhnya Allah telah mendengar perkatan orang-orang yang mengatakan: "Sesunguhnya Allah miskin dan kami kaya". Kami akan mencatat perkataan mereka itu dan perbuatan mereka membunuh nabi-nabi tanpa alasan yang benar, dan Kami akan mengatakan (kepada mereka): "Rasakanlah olehmu azab yang mem bakar".
Amharca:
የእነዚያን «አላህ ድኻ ነው እኛ ግን ከበርቴዎች ነን» ያሉትን ሰዎች ቃል አላህ በእርግጥ ሰማ፡፡ ያንን ያሉትንና ነቢያትን ያለ ሕግ መግደላቸውን በእርግጥ እንጽፋለን፡፡ «የእሳትንም ስቃይ ቅመሱ» እንላቸዋለን፡፡
Tamilce:
“நிச்சயமாக அல்லாஹ் ஏழையாவான். இன்னும், நாங்கள் செல்வந்தர்கள்’’ என்று கூறியவர்களுடைய கூற்றை திட்டவட்டமாக அல்லாஹ் செவியுற்றான். அவர்கள் கூறியதையும், நியாயமின்றி நபிமார்களை அவர்கள் கொலை செய்ததையும் பதிவுசெய்வோம். இன்னும், “எரித்து பொசுக்கும் தண்டனையை சுவையுங்கள்’’ என்று கூறுவோம்.
Korece:
궁핍하나 우리는 부유하도다 라고 말하는 유대인들의 소리 를 하나님은 들으셨나니 하나님은그들이 말하는 것과 선지자들을 살해한 죄악을 기록하시며 가로되이글거리는 유황불을 맛볼지어다
Vietnamca:
Quả thật, Allah đã nghe được lời lẽ mà những kẻ (Do Thái) đã nói: “Allah nghèo còn chúng tôi giàu.” TA (Allah) sẽ ghi lại điều mà họ đã nói cũng như việc họ giết các vị Nabi một cách vô cớ, và (rồi đây) TA sẽ phán bảo: “Các ngươi hãy nếm lấy hình phạt thiêu đốt.”
Ayet Linkleri:
Rubu tag:
Hizb tag: