Arapça:
وَقَالَ الَّذِينَ أُوتُوا الْعِلْمَ وَيْلَكُمْ ثَوَابُ اللَّهِ خَيْرٌ لِّمَنْ آمَنَ وَعَمِلَ صَالِحًا وَلَا يُلَقَّاهَا إِلَّا الصَّابِرُونَ
Çeviriyazı:
veḳâle-lleẕîne ûtü-l`ilme veyleküm ŝevâbü-llâhi ḫayrul limen âmene ve`amile ṣâliḥâ. velâ yüleḳḳâhâ ille-ṣṣâbirûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Kendilerine ilim verilmiş olanlar ise, şöyle dediler: "Yazıklar olsun size! İman edip iyi işler yapanlara göre Allah'ın mükafatı daha üstündür. Ona da ancak sabredenler kavuşabilir."
Diyanet İşleri:
Kendilerine ilim verilmiş olanlar ise: "Size yazıklar olsun; Allah'ın mükafatı, inanıp yararlı iş işleyenler için daha iyidir. Ona da ancak sabredenler kavuşabilir" demişlerdi.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve kendilerine bilgi verilenlerse yazıklar olsun size dediler, inanan ve iyi işlerde bulunana Allah'ın sevabı, daha da hayırlıdır ve buna da ancak sabredenler nail olur.
Şaban Piriş:
Kendilerine ilim verilenler ise: Yazıklar olsun size! İman eden ve salih amel yapanlar için Allah’ın sevabı çok daha iyidir. Ona da ancak sabredenler kavuşur, demişlerdi.
Edip Yüksel:
Kendilerine bilgi verilmiş olanlar, "Yazık size, inanan ve erdemli davranan için ALLAH'ın ödülü daha iyidir," dediler. Buna ancak sabredenler kavuşturulur.
Ali Bulaç:
Kendilerine ilim verilenler ise: "Yazıklar olsun size, Allah'ın sevabı, iman eden ve salih amellerde bulunan kimse için daha hayırlıdır; buna da sabredenlerden başkası kavuşturulmaz" dediler.
Suat Yıldırım:
Âhirete dair ilimden nasibi olanlar ise:“Yazıklar olsun size! Bu dünyalıkların böylesine peşine düşmeye değer mi?Oysa iman edip güzel ve makbul işler yapanlara Allah'ın cennette hazırladığı mükâfat elbette daha hayırlıdır. Buna da ancak sabredenler nail olur.”
Ömer Nasuhi Bilmen:
Kendilerine ilim verilmiş olanlar ise dedi ki: «Yazıklar olsun size! Allah´ın sevabı, imân eden ve sâlih amelde bulunanlar için daha hayırlıdır. Ona ise ancak sabredenler kavuşurlar.»
Yaşar Nuri Öztürk:
Kendilerine ilim verilmiş olanlar şöyle demişti: "Yazıklar olsun size! İman edip hayra ve barışa yönelik iş yapan kişi için Allah'ın vereceği karşılık daha üstündür. Ama buna, sadece sabredenler ulaştırılır."
Bekir Sadak:
Sen, sana bu Kitap´in verilecegini ummazdin. O ancak Rabbinin bir rahmetidir. Oyleyse sakin inkarcilara yardimci olma.
İbni Kesir:
Kendilerine bilgi verilmiş olanlar da şöyle demişti: Yazıklar olsun size Allah´ın mükafatı, iman edip salih amel işleyenler için daha hayırlıdır. Ona da ancak sabredenler kavuşabilir.
Adem Uğur:
Kendilerine ilim verilmiş olanlar ise şöyle dediler: Yazıklar olsun size! İman edip iyi işler yapanlara göre Allah´ın mükâfatı daha üstündür. Ona da ancak sabredenler kavuşabilir.
İskender Ali Mihr:
Ve ilim verilenler: "
Celal Yıldırım:
Kendilerine ilim verilenler ise, «yazıklar olsun size ! Allah´ın sevabı, dosdoğru imân edip iyi-yararlı amelde bulunan için daha hayırlıdır. Buna da ancak sabredenler kavuşabilir,» dediler.
Tefhim ul Kuran:
Kendilerine ilim verilenler ise: «Yazıklar olsun size, Allah´ın sevabı, iman eden ve salih amellerde bulunan kimse için daha hayırlıdır
Fransızca:
Tandis que ceux auxquels le savoir a été donné dirent : "Malheur à vous ! La récompense d'Allah est meilleure pour celui qui croit et fait le bien". Mais elle ne sera reçue que par ceux qui endurent.
İspanyolca:
Pero los que habían recibido la Ciencia, dijeron: «¡Ay de vosotros! La recompensa de Alá es mejor para el que cree y obra bien. Y no lo conseguirán sino los que tengan paciencia».
İtalyanca:
Coloro che invece avevano avuto la scienza dissero: «Guai a voi! La ricompensa di Allah è la migliore, per chi crede e compie il bene». Ma essa viene data solo a quelli che perserverano.
Almanca:
Und diejenigen, denen Wissen zuteil wurde, sagten: "Euer Untergang! ALLAHs Belohnung ist besser für denjenigen, der den Iman verinnerlichte und gottgefällig Gutes tat! Und erhalten werden es nur die Duldsamen.
Çince:
有学识的人说:伤哉你们!真主的报酬,对于信道而且行善的人,是更好的,只有坚忍的人得享受那种报酬。
Hollandaca:
Maar zij, aan welke verstand werd geschonken, antwoordden: Ongelukkigen die gij zijt! de belooning van God in het volgende leven zal beter wezen voor hem, die gelooven en goede werken doen zal; maar niemand zal die erlangen dan zij, die met vastberadenheid volharden.
Rusça:
А те, которым было даровано знание, сказали: "Горе вам! Вознаграждение Аллаха будет лучше для тех, которые уверовали и поступали праведно. Но не обретет этого никто, кроме терпеливых".
Somalice:
Waxayna Dheheen kuwii la Siiyey Cilmiga Magaciinba'ee Abaal marinta Eebaa u Khayr roon Ciddii Rumaysa oo Fasha Camal fiican lamana Waafajiyo hadalkaas Saabiriinta Mooyee.
Swahilice:
Na wakasema wale walio pewa ilimu: Ole wenu! Malipo ya Mwenyezi Mungu ni bora kwa mwenye kuamini na akatenda mema. Wala hawatapewa hayo isipo kuwa wenye subira.
Uygurca:
ئىلىملىك كىشىلەر: «ۋاي سىلەرگە! ئىمان ئېيتقان ۋە ياخشى ئەمەلنى قىلغان كىشىگە اﷲ نىڭ ساۋابى ياخشىدۇر. ئۇ ساۋاب پەقەت سەۋر قىلغۇچىلارغىلا بېرىلىدۇ» دېدى
Japonca:
だが(真の)知識を授けられていた者たちは言った。「情けないことを言うな。信仰して善い行いに励む者にとっては,アッラーの報奨こそ最も優れています。だがよく耐え忍ぶ者だけが,それを戴くだろう。」
Arapça (Ürdün):
«وقال» لهم «الذين أوتوا العلم» بما وعد الله في الآخرة «ويلكم» كلمة زجر «ثواب الله» في الآخرة بالجنة «خير لمن آمن وعمل صالحاً» مما أوتي قارون في الدنيا «ولا يلقاها» أي الجنة المثاب بها «إلا الصابرون» على الطاعة وعن المعصية.
Hintçe:
और जिन लोगों को (हमारी बारगाह में) इल्म अता हुआ था कहनें लगे तुम्हारा नास हो जाए (अरे) जो शख्स ईमान लाए और अच्छे काम करे उसके लिए तो ख़ुदा का सवाब इससे कही बेहतर है और वह तो अब सब्र करने वालों के सिवा दूसरे नहीं पा सकते
Tayca:
และบรรดาผู้ได้รับความรู้ กล่าวว่า “ความวิบัติแด่พวกท่าน ! ผลบุญแห่งอัลลอฮ์นั้นดีกว่าแก่ผู้ศรัทธาและกระทำความดีและไม่มีผู้ใดได้รับมันนอกจากบรรดาผู้อดทนเท่านั้น”
İbranice:
ואמרו אלה אשר הוענקה להם הבינה: 'אבוי לכם! גמול אלוהים טוב יותר למאמין ולעושה את הטוב, אולם יזכו לו רק בעלי סבלנות
Hırvatça:
Oni kojima je dato znanje rekoše: "Teško vama! Onima koji vjeruju i čine dobra djela bolja je Allahova nagrada, a nju će samo strpljivi zadobiti."
Rumence:
Cei cărora le-a fost dăruită ştiinţa au spus: “Vai vouă! Răsplata lui Dumnezeu este mai bună pentru cel care crede şi săvârşeşte binele. Numai cei răbdători vor primi această răsplată.”
Transliteration:
Waqala allatheena ootoo alAAilma waylakum thawabu Allahi khayrun liman amana waAAamila salihan wala yulaqqaha illa alssabiroona
Türkçe:
Kendilerine ilim verilmiş olanlar şöyle demişti: "Yazıklar olsun size! İman edip hayra ve barışa yönelik iş yapan kişi için Allah'ın vereceği karşılık daha üstündür. Ama buna, sadece sabredenler ulaştırılır."
Sahih International:
But those who had been given knowledge said, "Woe to you! The reward of Allah is better for he who believes and does righteousness. And none are granted it except the patient."
İngilizce:
But those who had been granted (true) knowledge said: "Alas for you! The reward of Allah (in the Hereafter) is best for those who believe and work righteousness: but this none shall attain, save those who steadfastly persevere (in good)."
Azerbaycanca:
(Axirət barəsində) elm verilmiş kəslər isə belə dedilər: “Vay halınıza! (Ay yazıqlar!) İman gətirib yaxşı əməl edən kimsə üçün Allahın mükafatı (təmənnasında olduğunuz var-dövlətdən, dəbdəbədən) daha yaxşıdır. Buna (bu ne’mətə) yalnız səbr edənlər (Allaha itaət və ibadət etməyi fani dünya malından üstün tutanlar, həyatın çətinliklərinə dözənlər) qovuşarlar!”
Süleyman Ateş:
Kendilerine bilgi verilmiş olanlar ise: "Yazık size, dediler, inanan ve iyi iş yapan kimse için Allah'ın sevabı daha hayırlıdır. Buna ancak sabredenler kavuşturulur."
Diyanet Vakfı:
Kendilerine ilim verilmiş olanlar ise şöyle dediler: Yazıklar olsun size! İman edip iyi işler yapanlara göre Allah'ın mükafatı daha üstündür. Ona da ancak sabredenler kavuşabilir.
Erhan Aktaş:
İlim verilmiş olanlar:(1) “Size yazıklar olsun! Îmân eden ve sâlihâtı(2) yapan kimselere Allah’ın vereceği ödül daha hayırlıdır. Buna sabredenlerden(3) başkası kavuşamaz.” dediler.
Kral Fahd:
Kendilerine ilim verilmiş olanlar ise şöyle dediler: Yazıklar olsun size! İman edip salih ameller işleyenlere göre Allah'ın mükâfatı daha üstündür. Ona da ancak sabredenler kavuşabilir.
Hasan Basri Çantay:
Kendilerine ilim verilenler de (şöyle) dedi: «Yazıklar olsun size. Allahın sevabı îman ve iyi amel (ve hareket) eden kimseler için daha hayırlıdır. Buna da sabr (ve sebat) edenlerden başkası kavuşdurulamaz».
Muhammed Esed:
Kendilerine doğru, güvenilir bilgi bahşedilmiş olanlarsa: "Yazıklar olsun size!" derlerdi, (Bilmiyor musunuz ki,) gerçekten inanmış olan, dürüst ve erdemli davranışlarda bulunan kimseler için Allah´ın tasvip ettiği şeyler daha hayırlıdır; ama şüphesiz, böyle bir nimete güçlüklere göğüs geren kimselerden başkası erişemez".
Gültekin Onan:
Kendilerine ilim verilenler ise: "
Ali Fikri Yavuz:
Kendilerine (ahiret ahvali hakkında) ilim verilenler de şöyle dedi: “- (Ey Karûn gibi, dünyayı istiyenler), yazıklar olsun size! İman edip salih amel işliyen için, Allah’ın (cennetteki) sevabı daha hayırlıdır. Ona (cennete ve sevaba ise) ancak ibadet üzerine sabredenler kavuşur.”
Portekizce:
Porém, os sábios lhes disseram: Ai de vós! A recompensa de Deus é preferível para o fiel que pratica o bem. Porém,ninguém a obterá, a não ser os perseverantes.
İsveççe:
Men de som hade fått del av kunskap sade: "Arma stackare! [Ni inser inte att] för den som tror och lever rättskaffens är Guds belöning vida bättre [än det som ni kan vinna i detta liv]; men denna [belöning] vinner ingen utom den som visar tålamod och uthållighet."
Farsça:
و کسانی که معرفت و دانش به آنان عطا شده بود، گفتند: وای بر شما پاداش خدا برای کسانی که ایمان آورده و کار شایسته انجام داده اند بهتر است. و [این حقیقت الهیه را] جز شکیبایان در نمی یابند.
Kürtçe:
بەڵام ئەو کەسانەی (باوەڕدار بوون) و زانستیان پێ درابوو ووتیان ھاوار بۆ ئێوە، پاداشتی خوا (لەڕۆژی دواییدا) لەوە چاکترە بۆ ئەو کەسانەی بڕوایان ھێناوە و کردەوەی چاکیان کردووە وە کەس ئەو (ووتەی زانایانە) وەرناگرێ جگە لەخۆڕاگران
Özbekçe:
Илм берилганлар эса: «Вой бўлсин сизларга! Иймон келтириб, солиҳ амалларни қилганлар учун Аллоҳнинг савоби яхшидир. Унга фақат сабр қилганларгина эришурлар», дедилар.
Malayca:
Dan berkata pula orang-orang yang diberi ilmu (di antara mereka): "Janganlah kamu berkata demikian, pahala dari Allah lebih baik bagi orang yang beriman dan beramal soleh; dan tidak akan dapat menerima (pahala yang demikian) itu melainkan orang-orang yang sabar".
Arnavutça:
E, njerëzit e dijshëm thonin: “Mjerë për ju! Shpërblimi i Perëndisë është më i mirë për atë që beson dhe punon vepra të mira, e do t’u jepet ky (shpërblim) vetëm të durueshmëve”.
Bulgarca:
дарените със знанието казваха: “Горко ви! Най-доброто е наградата на Аллах за онзи, който вярва и върши праведни дела. Но ще я получат само търпеливите.”
Sırpça:
“Тешко вама”, говорили су учени. Онима који верују и раде добра дела боља је Аллахова награда, а она ће само стрпљивима да буде пружена.“
Çekçe:
Naopak ti, jimž bylo dáno vědění, řekli: 'Běda vám, odměna Boží je lepší pro toho, kdo uvěřil a zbožné skutky konal, však setkají se s ní toliko trpěliví.'
Urduca:
مگر جو لوگ علم رکھنے والے تھے وہ کہنے لگے "افسوس تمہارے حال پر، اللہ کا ثواب بہتر ہے اُس شخص کے لیے جو ایمان لائے اور نیک عمل کرے، اور یہ دولت نہیں ملتی مگر صبر کرنے والوں کو"
Tacikçe:
Аммо донишёфтагон гуфтанд: «Вой бар шумо. Барои онҳо, ки имон меоваранд ва корҳои шоиста мекунанд, савоби Худо беҳтар аст. Ва ба ин савоб собирон расанд».
Tatarca:
Белем бирелмеш кешеләр дөньяны сөючеләргә әйттеләр: "Үкенеч булсын сезгә, иман китереп изге гамәлләр кылган кешеләргә Аллаһ вәгъдә иткән җәннәт нигъмәтләре Карунга бирелгән малдан хәерлерәктер, ул җәннәткә ирешмәс һичкем, мәгәр сабыр итеп Аллаһ юлында яшәгән хак мөэминнәр ирешерләр", – дип.
Endonezyaca:
Berkatalah orang-orang yang dianugerahi ilmu: "Kecelakaan yang besarlah bagimu, pahala Allah adalah lebih baik bagi orang-orang yang beriman dan beramal saleh, dan tidak diperoleh pahala itu, kecuali oleh orang-orang yang sabar".
Amharca:
እነዚያም ዕውቀትን የተሰጡት «ወዮላችሁ! የአላህ ምንዳ ለአመነ ሰው መልካምንም ለሠራ በላጭ ነው፡፡ ታጋሾችም እንጅ ሌላው አያገኛትም» አሉ፡፡
Tamilce:
இன்னும், கல்வி வழங்கப்பட்டவர்கள் கூறினார்கள்: “உங்களுக்கு நாசம் உண்டாகட்டும்! நம்பிக்கை கொண்டு நன்மை செய்பவருக்கு அல்லாஹ்வின் நற்கூலி மிகச் சிறந்ததாகும்.” இதற்கு (-இந்த வார்த்தையை கூறுவதற்கு) பொறுமையாளர்களைத் தவிர வாய்ப்பளிக்கப்பட மாட்டார்கள்.
Korece:
그러나 지혜로운 사람들은 이렇게 말하더라 너희가 가엾도다 내세에 있을 하나님의 보상은 믿 음으로 선을 실천한 자의 것으로 누구나 얻을 수 없노라 인내하며 선을 실천하는 자의 것이라
Vietnamca:
Những người được ban cho kiến thức nói: “Thật khốn khổ cho các người. Quả thật phần thưởng của Allah sẽ tốt hơn cho những ai có đức tin và hành thiện. Tuy nhiên, chỉ những người biết kiên nhẫn chịu đựng mới đạt được phần thưởng đó.”
Ayet Linkleri: