Arapça:
۞ قَوْلٌ مَّعْرُوفٌ وَمَغْفِرَةٌ خَيْرٌ مِّن صَدَقَةٍ يَتْبَعُهَا أَذًى ۗ وَاللَّهُ غَنِيٌّ حَلِيمٌ
Çeviriyazı:
ḳavlüm ma`rûfüv vemagfiratün ḫayrum min ṣadeḳatiy yetbe`uhâ eẕâ. vellâhü ganiyyün ḥalîm.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Bir tatlı dil ve kusurları bağışlamak, arkasından eza ve gönül bulantısı gelecek bir sadakadan daha hayırlıdır. Allah, hiçbir şeye muhtaç değildir, halimdir, yumuşak davranır.
Diyanet İşleri:
Güzel bir söz ve bağışlama, peşinden eza gelen bir sadakadan daha iyidir. Allah müstağnidir, Halim'dir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Güzel söz ve suç bağışlama, ardında minnet olan sadakadan hayırlıdır. Allah müstağnidir, ceza vermede acele etmez.
Şaban Piriş:
Güzel bir söz ve af, peşinden eziyet gelen bir sadakadan daha hayırlıdır. Allah, zengindir, Halim'dir. (Kullarına azabı göndermede acele etmez).
Edip Yüksel:
Güzel bir söz ve hoşgörü, peşinden onur kırıcı davranışlar getiren bir yardımdan daha hayırlıdır. ALLAH Zengindir, Şefkatlidir.
Ali Bulaç:
Güzel bir söz ve bağışlama, peşinden eziyet gelen bir sadakadan daha hayırlıdır. Allah hiçbir şeye ihtiyacı olmayandır, yumuşak davranandır.
Suat Yıldırım:
Bir tatlı söz, bir kusur bağışlama, peşinden incitme gelen maddî yardımdan (sadakadan) çok daha iyidir. Zira Allah ganî ve halîmdir (sizin sadakalarınıza muhtaç değildir, çok müsamahalı olup cezayı çabuk vermez).
Ömer Nasuhi Bilmen:
Bir iyi söz, bir af, kendisini bir eziyet takip eden bir sadakadan hayırlıdır. Ve Allah Teâlâ ganîdir, halîmdir.
Yaşar Nuri Öztürk:
Güzel, yapıcı bir söz, bir bağışlama, ardından bir eziyet gelen sadakadan daha üstündür. Allah Ganî'dir, cömertliğine sınır yoktur; Halîm'dir, hoşgörüsüne sınır yoktur.
Bekir Sadak:
Guzel bir soz ve bagislama, pesinden eza gelen bir sadakadan daha iyidir. Allah mustagnidir, Halim´dir.
İbni Kesir:
Bir tatlı dil, bir af, peşinden eziyet gelecek sadakadan daha hayırlıdır. Ve Allah Gani´dir, Halim´dir.
Adem Uğur:
Güzel söz ve bağışlama, arkasından incitme gelen sadakadan daha iyidir. Allah zengindir, acelesi de yoktur.
İskender Ali Mihr:
Güzel bir söz ve mağfiret (bağışlayıp iyi davranma), arkasından eza gelen bir sadakadan daha hayırlıdır. Allah Gani´dir, Halîm´dir.
Celal Yıldırım:
Güzel tatlı bir söz ve bağışlama (kusur görmeme), peşine eziyet takılan bir sadakadan hayırlıdır. Allah (her şeyden) ganî (doygun)dir ve halîm (lütuf ile muamele edip incitmeyen, aceleci olmayan)dır.
Tefhim ul Kuran:
Güzel bir söz ve bağışlama, peşinden eziyet gelen bir sadakadan daha hayırlıdır. Allah hiç bir şeye ihtiyacı olmayandır, yumuşak davranandır.
Fransızca:
Une parole agréable et un pardon valent mieux qu'une aumône suivie d'un tort. Allah n'a besoin de rien, et Il est indulgent.
İspanyolca:
Una palabra cariñosa, un perdón valen más que una limosna seguida de agravio. Alá Se basta a Sí mismo, es benigno.
İtalyanca:
Le buone parole e il perdono sono migliori dell'elemosina seguita da vessazioni. Allah è Colui che non ha bisogno di nulla, è indulgente.
Almanca:
Gebilligtes Wort und Vergebung sind besser als eine Sadaqa , der Belästigung folgt. Und ALLAH ist autark, allnachsichtig.
Çince:
与其在施舍之後,损害受施的人,不如以婉言谢绝他,并赦宥他的烦扰。真主是自足的,是至容的。
Hollandaca:
Woorden van vriendelijkheid en vergeving zijn beter dan eene aalmoes door onvriendelijkheid gevolgd. God is rijk en genadig.
Rusça:
Доброе слово и прощение лучше милостыни, за которой следует обидный попрек. Аллах - Богатый, Выдержанный.
Somalice:
hadal wanaagsan iyu dhaafid (Saamaxaad) yaa ka khayr badan Sadaqo uu raaco dhib, Eebana waa hodan dulbadan.
Swahilice:
Kauli njema na usamehevu ni bora kuliko sadaka inayo fuatiliwa na maudhi. Na Mwenyezi Mungu ndiye Mwenye kujitosha na Mpole.
Uygurca:
ياخشى سۆز ۋە كەچۈرۈش كېيىن ئەزىيەت يەتكۈزىدىغان سەدىقىدىن ئەۋزەلدۇر. اﷲ (بەندىلەرنىڭ سەدىقىسىدىن) بىھاجەتتۇر، ھەلىمدۇر (يەنى ئەمرىگە خىلاپلىق قىلغانلارنى جازالاشقا ئالدىراپ كەتمەيدۇ
Japonca:
親切な言葉と寛容とは,侮辱を伴う施しものに優る。アッラーは富有にして慈悲深くあられる。
Arapça (Ürdün):
«قول معروف» كلام حسن ورد على السائل جميل «ومغفرة» له في إلحاحه «خير من صدقة يتبعها أذًى» بالمن وتعيير له بالسؤال «والله غني» عن صدقة العباد «حليم» بتأخير العقوبة عن المانّ والمؤذي.
Hintçe:
(सायल को) नरमी से जवाब दे देना और (उसके इसरार पर न झिड़कना बल्कि) उससे दरगुज़र करना उस खैरात से कहीं बेहतर है जिसके बाद (सायल को) ईज़ा पहुंचे और ख़ुदा हर शै से बेपरवा (और) बुर्दबार है
Tayca:
คำพูดที่ดี และการให้อภัยนั้น ดียิ่งกว่าทานที่มีการก่อความเดือดร้อนติดตามทานนั้น และอัลลอฮ์นั้นเป็นผู้ทรงมั่งมี ผู้ทรงหนักแน่นเสมอ
İbranice:
אמירת דברים יפים (למבקש עזרתכם) וסליחה טובות מצדקה המלווה בפגיעה. ואלוהים בלתי-זקוק לדבר והוא העשיר הסבלן
Hırvatça:
Lijepa riječ i oprost vredniji su od sadake popraćene vrijeđanjem. A Allah je neovisan i Onaj Koji ne žuri s kaznom.
Rumence:
Vorba cuviincioasă şi iertarea sunt mai bune decât milostenia urmată de ocară. Dumnezeu este Bogat, Blând.
Transliteration:
Qawlun maAAroofun wamaghfiratun khayrun min sadaqatin yatbaAAuha athan waAllahu ghaniyyun haleemun
Türkçe:
Güzel, yapıcı bir söz, bir bağışlama, ardından bir eziyet gelen sadakadan daha üstündür. Allah Ganî'dir, cömertliğine sınır yoktur; Halîm'dir, hoşgörüsüne sınır yoktur.
Sahih International:
Kind speech and forgiveness are better than charity followed by injury. And Allah is Free of need and Forbearing.
İngilizce:
Kind words and the covering of faults are better than charity followed by injury. Allah is free of all wants, and He is Most-Forbearing.
Azerbaycanca:
Xoş bir söz və günahları bağışlamaq əziyyətlə (minnətlə) verilən sədəqədən daha yaxşıdır. Allah ehtiyacsızdır, həlimdir!
Süleyman Ateş:
Güzel bir söz (söylemek) ve affetmek, peşinden eziyet gelen sadakadan iyidir. Allah, zengindir, halimdir.
Diyanet Vakfı:
Güzel söz ve bağışlama, arkasından incitme gelen sadakadan daha iyidir. Allah zengindir, acelesi de yoktur.
Erhan Aktaş:
Ma’rûf(1) bir söz ve bağışlayıcı olmak, ardından başa kakılarak eziyete dönüşen bir sadakadan daha hayırlıdır. Allah, Hiçbir Şeye Muhtaç Olmayan’dır, Çok Şefkatli’dir.
Kral Fahd:
Güzel söz ve bağışlama, arkasından incitme gelen sadakadan daha iyidir. Allah, zengindir (kullarının verecekleri sadakadan müstağnidir), Halîm'dir.
Hasan Basri Çantay:
İyi (güzel ve tatlı) bir söz ve bir ayıb örtme
Muhammed Esed:
Gönül alıcı bir söz ve başkasının eksiğini gizlemek, peşinden incitmenin geldiği bir yardımdan daha hayırlıdır; ve Allah Kendine yeterlidir, tahammül (hilm) Sahibidir.
Gültekin Onan:
Güzel bir söz ve bağışlama, peşinden eziyet gelen bir sadakadan daha hayırlıdır. Tanrı hiç birşeye ihtiyaç ihtiyacı olmayandır, yumuşak davranandır.
Ali Fikri Yavuz:
İyi ve güzel bir söz ile bir kusur bağışlamak, arkasına eza takılacak sadakadan daha hayırlıdır. Allah minnet ve eziyetle sadaka verenlerin sadakalarından müstağnidir
Portekizce:
Uma palavra cordial e uma indulgência são preferíveis à caridade seguida de agravos, porque Deus é, por Si,Tolerante, Opulentíssimo.
İsveççe:
Ett vänligt ord och förståelse [för tiggarens elände] är bättre än en gåva, följd av förolämpningar. Gud är Sig själv nog och [behöver inte gåvan]; Han är mild och överseende.
Farsça:
گفتاری پسندیده [در برابر تهیدستان] و عفو [ی کریمانه نسبت به خشم و بد زبانی مستمندان] بهتر از بخششی است که دنبالش آزاری باشد، و خدا بی نیاز و بردبار است.
Kürtçe:
قسە وگوفتاری جوان وشیرین و چاوپۆشی (لە ھەڵەدا) چاکترە لە خێرێک کە ئازار و دڵ ئێشاندنی بە دوادا بێت خوا دەوڵەمەند و بێ نیاز و لەسەر خۆیە
Özbekçe:
Яхши сўз ва кечириш, ортидан озор келадиган садақадан кўра яхшироқдир. Ва Аллоҳ ғаний ва ҳалим зотдир. («Ортидан озор келадиган садақа»нинг кераги йўқ. Ундан кўра бир оғиз ширин сўз ва кечиримли бўлиш яхшироқдир. Бир оғиз бўлса ҳам, ширин сўз қалбнинг жароҳатига малҳам бўлади, кишининг кўнглини кўтаради. Кечириш эса, ҳасад ва ёмонликни ювиб ташлаб, ўрнига муҳаббат ва дўстликни солади.)
Malayca:
(Menolak peminta-peminta sedekah) dengan perkataan yang baik dan memaafkan (kesilapan mereka) adalah lebih baik daripada sedekah (pemberian) yang diiringi (dengan perbuatan atau perkataan yang) menyakitkan hati. Dan (ingatlah), Allah Maha Kaya, lagi Maha Penyabar.
Arnavutça:
Fjala e mirë dhe fjala e gabimit është më e vlefshme se lëmosha që përcillet me fyerje. Perëndia është i pasur (i panevojshëm për asgjë) dhe i butë (nuk nxiton në dënime).
Bulgarca:
Добри думи и прошка са за предпочитане пред милостиня, последвана от обида. Аллах е над всяка нужда, всеблаг.
Sırpça:
Лепа реч и опрост вреднији су од милостиње попраћене вређањем. А Аллах није ни о коме завистан и Он је благ.
Çekçe:
Laskavé slovo a odpuštění je lepší než almužna, za níž následuje špatnost. A Bůh je soběstačný a laskavý.
Urduca:
ایک میٹھا بول اور کسی ناگوار بات پر ذرا سی چشم پوشی اُس خیرات سے بہتر ہے، جس کے پیچھے دکھ ہو اللہ بے نیاز ہے اور بردباری اُس کی صفت ہے
Tacikçe:
Гуфтори некӯ ва бахшоиш беҳтар аз садақаест, ки озоре ба дунбол дошта бошад. Худо бениёз ва бурдбор аст!
Tatarca:
Фәкыйрьләргә яки сораучыларга яхшы сүзләр әйтү һәм хата эшләре булса, гафу итү рәнҗетеп биргән садакага караганда яхшырак. Аллаһ сезнең үпкәләп яки рәнҗетеп биргән садакагызга мохтаҗ түгел, Ул бай һәм миһербанлы.
Endonezyaca:
Perkataan yang baik dan pemberian maaf lebih baik dari sedekah yang diiringi dengan sesuatu yang menyakitkan (perasaan si penerima). Allah Maha Kaya lagi Maha Penyantun.
Amharca:
መልካም ንግግርና ምሕረት ማድረግ ማስከፋት ከሚከተላት ምጽዋት በላጭ ነው፡፡ አላህም ተብቃቂ ታጋሽ ነው፡፡
Tamilce:
துன்புறுத்தல் பின்தொடர்கிற தர்மத்தை விட, (-ஒருவருக்கு தர்மம் செய்துவிட்டு, பிறகு அவரை துன்புறுத்துவதை விட) நல்ல சொல்லும் மன்னிப்பும் சிறந்ததாகும் (-அழகிய முறையில், “இல்லை” என்று சொல்லி அனுப்பிவிடுவதும் தர்மம் கேட்டவர் மீது கோபிக்காமல் மன்னித்துவிடுவதும் சிறந்த நடைமுறையாகும்). அல்லாஹ் மகா செல்வந்தன் (எத்தேவையுமற்றவன்), பெரும் சகிப்பாளன் ஆவான்.
Korece:
겸손한 말 한마디와 관용은마음에 괴로움을 주는 회사보다 나으니라 하나님은 부족함이 없으며 관대하시니라
Vietnamca:
Lời nói tử tế và lòng bao dung tốt hơn việc bố thí có kèm theo (lời lẽ hay hành động) làm tổn thương (danh dự của người được bố thí và trợ giúp). Quả thật, Allah là Đấng Giàu Có, Chịu Đựng.
Ayet Linkleri: