Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

23

Sûredeki Ayet No: 

4

Ayet No: 

2677

Sayfa No: 

342

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَالَّذِينَ هُمْ لِلزَّكَاةِ فَاعِلُونَ

Çeviriyazı: 

velleẕîne hüm lilzekâti fâ`ilûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Onlar ki, zekat (vazifelerini) yerine getirirler,

Diyanet İşleri: 

Onlar zekatlarını verirler.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ve öyle kişilerdir onlar ki zekatlarını verirler.

Şaban Piriş: 

Onlar zekâtı ifa eder (kendilerini maddeten ve manen arındırırlar).

Edip Yüksel: 

Zekatı pratiğe geçirirler.

Ali Bulaç: 

Onlar, zekata ilişkin (söz ve görevlerini mutlaka) yerine getirenlerdir;

Suat Yıldırım: 

Onlar zekâtı ifa eder (kendilerini maddeten ve manen arındırırlar). [91,9-10; 41,6-7]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve o mü´minler ki, onlar zekatı da ifâ edenlerdir.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Zekâtı vermek için faaliyettedir onlar.

Bekir Sadak: 

(10-11) iste onlar, temelli kalacaklari Firdevs cennetine varis olanlardir.

İbni Kesir: 

23:2

Adem Uğur: 

Onlar ki, zekâtı verirler

İskender Ali Mihr: 

Ve onlar, zekâtı verenlerdir.

Celal Yıldırım: 

Onlar ki zekâtı verip (emredildiği şekilde) yerine getirirler.

Tefhim ul Kuran: 

Onlar, zekâta ilişkin (söz ve görevlerini mutlaka) yerine getirenlerdir.

Fransızca: 

qui s'acquittent de la Zakat,

İspanyolca: 

que dan el azaque,

İtalyanca: 

che versano la decima

Almanca: 

Und diejenigen, welche die Zakat entrichten.

Çince: 

他们是完纳天课的,

Hollandaca: 

En die aalmoezen geven;

Rusça: 

которые выплачивают закят,

Somalice: 

Oo ah kuwa Fala Zakada «bixiya».

Swahilice: 

Na ambao wanatoa Zaka,

Uygurca: 

ئۇلار زاكات بەرگۈچىلەردۇر

Japonca: 

施し〔ザカート〕のために励み,

Arapça (Ürdün): 

«والذين هم للزكاة فاعلون» مؤدون.

Hintçe: 

और जो ज़कात (अदा) किया करते हैं

Tayca: 

และบรรดาผู้ที่พวกเขาเป็นผู้บริจาคซะกาต

İbranice: 

ואשר הם נותנים זכאת (צדקת חובה)

Hırvatça: 

i koji zekat - čišćenje izvršavaju,

Rumence: 

ce dau milostenie,

Transliteration: 

Waallatheena hum lilzzakati faAAiloona

Türkçe: 

Zekâtı vermek için faaliyettedir onlar.

Sahih International: 

And they who are observant of zakah

İngilizce: 

Who are active in deeds of charity;

Azerbaycanca: 

O kəslər ki, zakat verərlər;

Süleyman Ateş: 

Onlar zekatı verirler.

Diyanet Vakfı: 

Onlar ki, zekatı verirler;

Erhan Aktaş: 

Ve onlar, zekât için(1) çalışanlardır.

Kral Fahd: 

Onlar ki, zekâtı verirler;

Hasan Basri Çantay: 

(Öyle mü´minler) ki onlar zekât (vazîfe) lerini yapanlardır.

Muhammed Esed: 

arınmak için yapılması gerekeni yaparlar;

Gültekin Onan: 

Onlar, zekata ilişkin (söz ve görevlerini mutlaka) yerine getirenlerdir.

Ali Fikri Yavuz: 

Onlar ki, zekâtlarını verirler.

Portekizce: 

Que são ativos em pagar o zakat.

İsveççe: 

som gör en insats för hjälpen till de behövande,

Farsça: 

و آنان که پرداخت کننده زکات اند،

Kürtçe: 

وە ئەوانەی کەزەکاتی (سامانیان) دەردەکەن

Özbekçe: 

Улар закотни адо қилгувчилардир.

Malayca: 

Dan mereka yang berusaha membersihkan hartanya (dengan menunaikan zakat harta itu);

Arnavutça: 

dhe të cilët japin zeqatin,

Bulgarca: 

и които милостинята закат дават,

Sırpça: 

и који милостињу удељују,

Çekçe: 

kteří almužny rozdávají,

Urduca: 

زکوٰۃ کے طریقے پر عامل ہوتے ہیں

Tacikçe: 

ва онон, ки закотро медиҳанд

Tatarca: 

Вә малларының зәкятен бирерләр.

Endonezyaca: 

dan orang-orang yang menunaikan zakat,

Amharca: 

እነዚያም እነርሱ ዘካን ሰጭዎች፡፡

Tamilce: 

இன்னும், அவர்கள் ஸகாத்தை சரியாக நிறைவேற்றுவார்கள்.

Korece: 

이슬람세를 바치는 자들이며

Vietnamca: 

Họ là những người tích cực xuất Zakah.