Arapça:
يَعْلَمُ مَا بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْ ۗ وَإِلَى اللَّهِ تُرْجَعُ الْأُمُورُ
Çeviriyazı:
ya`lemü mâ beyne eydîhim vemâ ḫalfehüm. veile-llâhi türce`u-l'ümûr.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
O geçmişlerini ve geleceklerini bilir. Bütün işler Allah'a döndürülür.
Diyanet İşleri:
O, geçmişlerini geleceklerini bilir. Bütün işler Allah'a döner.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Bilir ne varsa önlerinde ve ne varsa artlarında ve bütün işler, dönüp Allah'a varır.
Şaban Piriş:
Onların önlerinde olanı da arkalarında olanı da bilir. Allah’adır işlerin dönüşü.
Edip Yüksel:
Onların geçmişini ve geleceğini bilir. Her şeyin nihai kontrol ve yönetimi ALLAH'a aittir.
Ali Bulaç:
O, önlerindekini ve arkalarındakini bilir. Bütün işler Allah'a döndürülür.
Suat Yıldırım:
O onların yaptıklarını da yapacaklarını da, olanı da olacağı da bilir. Bütün işler yalnız Allah'a raci olur, onlar hakkındaki nihaî hükmü O verir. [72,28; 5,67]
Ömer Nasuhi Bilmen:
Onların ilerilerinde olanı da ve arkalarında olanı da bilir. Ve bütün işler Allah´a döndürülür.
Yaşar Nuri Öztürk:
Onların önden gönderdiklerini de bilir, arkaya bıraktıklarını da. İş ve oluşlar Allah'a döndürülür.
Bekir Sadak:
Onlar zekatlarini verirler.
İbni Kesir:
Onların önlerinde ve arkalarında olanı bilir. Bütün işler Allah´a döndürülür.
Adem Uğur:
Onların önlerindekini de, arkalarındakini de (yaptıklarını da, yapacaklarını da) bilir. Bütün işler Allah´a döndürülür.
İskender Ali Mihr:
O, onların önündekileri ve arkalarındakini (muhafız melekleri) bilir. Ve emirler Allah´a döndürülür.
Celal Yıldırım:
Onların önünde ve ardında olan her şeyi bilir. İşler ancak Allah´a döndürülür.
Tefhim ul Kuran:
O, önlerindekini de, arkalarındakini de bilmektedir. Bütün işler de Allah´a döndürülür.
Fransızca:
Il sait ce qui est devant eux et derrière eux. Et c'est vers Allah que tout retournera.
İspanyolca:
Conoce su pasado y su futuro. Y todo será devuelto a Alá.
İtalyanca:
Egli conosce quello che sta loro innanzi e ciò che è dietro di loro. A Lui fanno ritorno tutte le cose.
Almanca:
ER weiß, was vor ihnen und was hinter ihnen ist. Und an ALLAH werden alle Angelegenheiten gewandt.
Çince:
他知道他们已做的和将做的事情,万事只归真主。
Hollandaca:
Hij kent wat vóór hen en wat achter hen is en tot God zal alles terugkeeren.
Rusça:
Он знает их прошлое и будущее, и к Аллаху возвращаются дела.
Somalice:
Wuxuuna Ogyahay waxa Hortooda ah iyo waxa gadaashooda ah Zagga Eebaana loo Celin Umuuraha.
Swahilice:
Anayajua yaliyo mbele yao na yaliyo nyuma yao. Na kwa Mwenyezi Mungu yatarejeshwa mambo yote.
Uygurca:
اﷲ ئۇلارنىڭ ئالدىدىكى نەرسىلەرنى (يەنى ئۇلارنىڭ ھازىرقى ئەھۋالىنى ۋە كەلگۈسىدىكى ئىشلىرىنى) بىلىدۇ. (بەندىلەرنىڭ) ئىشلىرىنىڭ ھەممىسى اﷲ قا قايتۇرۇلىدۇ (اﷲ ئۇلارغا يا مۇكاپات، يا جازا بېرىدۇ)
Japonca:
かれは,かれらの前にあるものも,かれらの後ろに有るものをも知っておられる。アッラーの御許に(凡ての)事物は帰されるのである。
Arapça (Ürdün):
«يعلم ما بين أيديهم وما خلفهم» أي ما قدَّموا وما خلّفوا وما عملوا وما هم عاملون بعد «وإلى الله ترجع الأمور».
Hintçe:
और (इसी तरह) आदमियों में से भी बेशक खुदा (सबकी) सुनता देखता है जो कुछ उनके सामने है और जो कुछ उनके पीछे (हो चुका है) (खुदा सब कुछ) जानता है
Tayca:
พระองค์ทรงรอบรู้สิ่งที่เบื้องหน้าพวกเขา และสิ่งที่อยู่เบื้องหลังพวกเขา และกิจการทั้งหลายจะถูกนำกลับไปยังอัลลอฮ์
İbranice:
(הוא) יודע את אשר לפניהם ואת אשר מעבר להם, ואל אלוהים יושבו כל הדברים
Hırvatça:
On zna šta su uradili i šta će uraditi. A Allahu se sve vraća.
Rumence:
El ştie ceea ce se află înaintea şi înapoia lor. Toate la Dumnezeu se întorc.
Transliteration:
YaAAlamu ma bayna aydeehim wama khalfahum waila Allahi turjaAAu alomooru
Türkçe:
Onların önden gönderdiklerini de bilir, arkaya bıraktıklarını da. İş ve oluşlar Allah'a döndürülür.
Sahih International:
He knows what is [presently] before them and what will be after them. And to Allah will be returned [all] matters.
İngilizce:
He knows what is before them and what is behind them: and to Allah go back all questions (for decision).
Azerbaycanca:
(Allah) onların önlərindəkini də, arxalarındakını da (nə etdiklərini və nə edəcəklərini) bilir. Bütün işlər (nəticə e’tibarilə axirətdə) Allaha qayıdar! (Qiyamət günü bütün məxluqat öz əməlləri ilə birlikdə Allahın hüzurunda duracaqdır).
Süleyman Ateş:
Onların önlerinde ve arkalarında olan(bütün olayları, yaptıkları bütün işler)i bilir. Bütün işler Allah'a döndürülür.
Diyanet Vakfı:
Onların önlerindekini de, arkalarındakini de (yaptıklarını da, yapacaklarını da) bilir. Bütün işler Allah'a döndürülür.
Erhan Aktaş:
Onların geçmişte yaptıklarını da gelecekte yapacaklarını da bilir. Ve işler yalnızca Allah’a döndürülür.
Kral Fahd:
Onların önlerindekini de, arkalarındakini de (yaptıklarını da, yapacaklarını da) bilir. Bütün işler Allah’a döndürülür.
Hasan Basri Çantay:
Onların Önlerindekini de, arkalarındakileri de bilir O. (Bütün) işler ancak Allaha döndürülür.
Muhammed Esed:
(bu elçilerin bildikleri sınırlıyken,) O onların gözleri önünde olanları da, onlardan gizli tutulanları da bütünüyle bilmektedir; çünkü her şey, tüm olaylar ve olgular (mebde ve me´ad olarak) Allah´a dönmektedir.
Gültekin Onan:
O önlerindekini ve arkalarındakini bilir ve (bütün) buyruklar Tanrı´ya döndürülür.
Ali Fikri Yavuz:
Allah onların ne yaptıklarını ve ne yapacaklarını bilir. Bütün işler (netice itibariyle ahirette) Allah’a döndürülür.
Portekizce:
Ele conhece tanto o seu passado como o seu futuro, porque a Deus retornarão todas as coisas.
İsveççe:
Han vet allt vad [människor] kan veta och allt som är dolt för dem; allt går [till sist] åter till Gud.
Farsça:
همه اعمال و احوال گذشته [رسولان چه فرشته و چه بشر] و [همه اعمال و احوال] آینده آنان را می داند؛ و همه کارها به خدا بازگردانده می شود.
Kürtçe:
خوا ئاگادارە بەوەی لە بەردەمیاندایە (روویداوە) و بەوەی لە دوایانەوەیە (دواتر ڕوودەدات) و ھەموو کارەکان ھەر بۆ لای خوا دەگەڕێتەوە
Özbekçe:
У зот уларнинг олдиларидаги ва ортларидаги нарсани билур. Барча ишлар ёлғиз Аллоҳгагина қайтарилур.
Malayca:
Ia mengetahui apa yang ada di hadapan mereka dan apa yang ada di belakang mereka; dan kepada Allah jualah kembalinya segala urusan.
Arnavutça:
(Ai) di ç’ka para tyre dhe ç’ka pas tyre, dhe te Perëndia, kthehen të gjitha gjërat.
Bulgarca:
Знае Той какво е било преди тях и какво ще бъде след тях. При Аллах ще бъдат върнати делата.
Sırpça:
Он зна шта су урадили и шта ће да ураде. А Аллаху се све враћа.
Çekçe:
On zná dobře, co je před vámi i co je za vámi, a k Bohu se věci všechny navrátí.
Urduca:
جو کچھ اُن کے سامنے ہے اُسے بھی وہ جانتا ہے اور جو کچھ اُن سے اوجھل ہے اس سے بھی وہ واقف ہے، اور سارے معاملات اسی کی طرف رجوع ہوتے ہیں
Tacikçe:
Он чиро, ки дар пеши рӯяшон аст ва он чиро, ки пӯшти сарашон аст, медонад. Ва ҳамаи корҳо бад-Ӯ бозмегардад.
Tatarca:
Аллаһ фәрештәләрнең дә, кешеләрнең дә алларындагы эшләрен вә артларындагы эшләрен белер, эшләрнең барчасы Аллаһуга кайтарылмыш булыр.
Endonezyaca:
Allah mengetahui apa yang di hadapan mereka dan apa yang di belakang mereka. Dan hanya kepada Allah dikembalikan semua urusan.
Amharca:
በስተፊታቸው ያለን በስተኋላቸውም ያለን ሁሉ ያውቃል፡፡ ወደ አላህም ነገሮች ሁሉ ይመለሳሉ፡፡
Tamilce:
அவன், அவர்களுக்கு முன்னர் இருந்தவற்றையும் அவர்களுக்கு பின்னர் இருப்பவற்றையும் நன்கறிவான். இன்னும், அல்லாஹ்வின் பக்கமே காரியங்கள் திருப்பப்படுகின்றன.
Korece:
그분은 그들 이전에 있었던 것과 그들 후에 있을 것을 알고 계시니 모든 것이 하나님께로 돌 아가노라
Vietnamca:
Ngài (Allah) biết rõ điều gì trước họ (các Thiên Thần và nhân loại) và điều gì sau họ. Và tất cả mọi sự việc đều được đưa về trình Allah.
Ayet Linkleri: