Arapça:
ذَٰلِكَ وَمَن يُعَظِّمْ شَعَائِرَ اللَّهِ فَإِنَّهَا مِن تَقْوَى الْقُلُوبِ
Çeviriyazı:
ẕâlik. vemey yü`ażżim şe`âira-llâhi feinnehâ min taḳve-lḳulûb.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Bu böyledir; kim Allah'ın nişanelerine, kurbanlıklarına saygı gösterirse, şüphesiz o kalblerin takvasındandır.
Diyanet İşleri:
Bu böyledir; kişinin Allah'ın nişanelerine hürmet göstermesi, kalblerin Allah'a karşı gelmekten sakınmasındandır.
Abdulbakî Gölpınarlı:
İşte böyledir bu ve kim Allah dininin hükümlerini ulularsa şüphe yok ki bu hareket, yüreklerdeki çekinme duygusundandır.
Şaban Piriş:
İşte böyle! Kim Allah’ın nişanelerine saygı gösterirse elbette bu, kalplerin takvasından ileri gelir.
Edip Yüksel:
Kimler ALLAH'ın emirlerine saygı gösterirse kalplerindeki erdemi sergilemiştir.
Ali Bulaç:
İşte böyle; kim Allah'ın şiarlarını yüceltirse, şüphesiz bu, kalplerin takvasındandır.
Suat Yıldırım:
Bu böyledir. Artık kim Allah'ın şeairini tazim ederse, şüphe yok ki bu, kalplerin takvâsındandır.
Ömer Nasuhi Bilmen:
İşte bu, böyledir. Her kim Allah´ın şeârine tazîm ederse, artık şüphe yok ki o, kalplerin takvâsındandır.
Yaşar Nuri Öztürk:
İşte böyle. Kim Allah'ın kutsallık nişanı yaptığı şeyleri yüceltirse bu yaptığı, gönüllerin takvasındandır.
Bekir Sadak:
Allah suphesiz inananlari savunur, cunku hainleri ve nankorleri hic sevmez. *
İbni Kesir:
Bu böyledir. Kim, Allah´ın nişanelerine saygı gösterirse
Adem Uğur:
Durum öyledir. Her kim Allah´ın hükümlerine saygı gösterirse, şüphesiz bu, kalplerin takvâsındandır.
İskender Ali Mihr:
Ve işte kim, Allah´ın şiarlarına (emirlerine, farzlarına) hürmetle uyarsa bunun sebebi muhakkak ki onların kalplerinin takva sahibi olmasındandır.
Celal Yıldırım:
(Gerçek) budur. Kim Allah´ın ibâdet için koyduğu alâmet ve ölçülere uyup saygı gösterirse, şüphesiz ki bu kalblerin takvası (Allah´tan korkup saygısızlıktan sakınması)dır.
Tefhim ul Kuran:
İşte böyle
Fransızca:
Voilà [ce qui est prescrit]. Et quiconque exalte les injonctions sacrées d'Allah, s'inspire en effet de la piété des coeurs.
İspanyolca:
Así es. Y quien respeta las cosas sagradas de Alá... Pues proceden del temor de Alá que tienen los corazones.
İtalyanca:
Questo è quanto [vi stato è prescritto] e chi rispetta i sacri simboli di Allah sa che ciò scaturisce dal timore del cuore.
Almanca:
Also und wer ALLAHs Riten (über die Opfertiere) hochachtet, dies ist gewiß von der Taqwa der Herzen.
Çince:
事情就是这样的,谁尊敬真主的标识,那是心中的虔诚发出的。
Hollandaca:
Dit is zoo. Wie Gods gedenkteekenen eerbiedigt, verricht eene daad die uit de vroomheid des harten ontspruit.
Rusça:
Вот так! И если кто почитает обрядовые знамения Аллаха, то это исходит от богобоязненности в сердцах.
Somalice:
waa Saas Ruuxii wayneeya Amarada Eebe (Sharcigiisa) taasi waa dhawrsashada Quluubta.
Swahilice:
Ndio hivyo! Na anayetukuza ibada za Mwenyezi Mungu, basi hayo ni katika unyenyekevu wa nyoyo.
Uygurca:
ئىش مانا شۇنداق، كىمكى دىنىي ئىشلارنى (جۈملىدىن ھەجنىڭ ئەمەللىرىنى قۇربانلىقلارنى) ئۇلۇغلايدىكەن، بۇ، دىللارنىڭ تەقۋادارلىقىدىندۇر
Japonca:
以上(が定め)である。アッラーの儀式を尊重する態度は,本当に心の敬虔さから出てくるもの。
Arapça (Ürdün):
«ذلك» يقدر قبله الأمر، مبتدأ «ومن يعظم شعائر الله فإنها» أي فإن تعظيمها وهي البدن التي تهدى للحرم بأن تُستَحسَنَ وتُستمنَ «من تقوى القلوب» منهم، وسميت شعائر لإشعارها بما تعرف به أنها هدي طعن حديد بسنامها.
Hintçe:
ये (याद रखो) और जिस शख्स ने खुदा की निशानियों की ताज़ीम की तो कुछ शक नहीं कि ये भी दिलों की परहेज़गारी से हासिल होती है
Tayca:
ฉะนั้น ผู้ใดที่ให้เกียรติแก่พระบัญญัติของอัลลอฮ์ แท้จริงมันเป็นส่วนหนึ่งแห่งการยำเกรงของจิตใจ
İbranice:
ואולם, כל המוקיר את טקסי אלוהים מחזק את יראת אלוהים בלבבות
Hırvatça:
Tako je to! Pa ko poštuje Allahova znamenja - znak je to bogobojaznosti srca.
Rumence:
Astfel va fi să fie, căci cine preamăreşte însemnele lui Dumnezeu, ştie că ele sunt din pioşenia inimilor.
Transliteration:
Thalika waman yuAAaththim shaAAaira Allahi fainnaha min taqwa alquloobi
Türkçe:
İşte böyle. Kim Allah'ın kutsallık nişanı yaptığı şeyleri yüceltirse bu yaptığı, gönüllerin takvasındandır.
Sahih International:
That [is so]. And whoever honors the symbols of Allah - indeed, it is from the piety of hearts.
İngilizce:
Such (is his state): and whoever holds in honour the symbols of Allah, (in the sacrifice of animals), such (honour) should come truly from piety of heart.
Azerbaycanca:
(Ey insanlar! Sizə əmr etdiyim) budur. Və hər kəs Allahın mərasiminə (həcc əməllərinə, yaxud qurbanlıq heyvanlara) hörmət etsə, bu (hörmət), şübhəsiz ki, qəlblərin təqvasındadır (Allahdan qorxmasındadır).
Süleyman Ateş:
İşte böyle. Kim Allah'ın nişanlarına (hac ibadetlerine ve kurbanlara) saygı gösterirse, bu, kalblerin takvasındandır (kalblerinde Allah korkusu olanlar, O'nun dininin işaretlerine saygı gösterirler).
Diyanet Vakfı:
Durum öyledir. Her kim Allah'ın hükümlerine saygı gösterirse, şüphesiz bu, kalplerin takvasındandır.
Erhan Aktaş:
İşte böyle! Kim Allah’ın şiârlarına(1) saygı gösterirse, kuşkusuz bu saygı kalplerin takvâsındandır.
Kral Fahd:
Durum öyledir. Her kim Allah'ın hükümlerine saygı gösterirse, şüphesiz bu, kalplerin takvâsındandır.
Hasan Basri Çantay:
Bu, budur, kim Allahın şeaairini büyük tanırsa şübhesiz ki bu, kalblerin takvaasındandır.
Muhammed Esed:
İşte bu (akılda tutulmalıdır,) Allah tarafından konulan simgeleri saygıyla gözeten kimse (bilsin ki,) bu (simgeler gerçek anlamını inananların) kalpler(in)de Allah´a karşı taşıdıkları sorumluluk bilincinde bulmaktadırlar.
Gültekin Onan:
İşte böyle
Ali Fikri Yavuz:
Bu uzaklaşma Allah’a eş koşanlar içindir. Fakat kim Allah’ın dinini (veya hac farzlarını) büyük tanırsa, şüphe yok ki, bu, kalblerin takvasındandır.
Portekizce:
Tal será. Contudo, quem enaltecer os símbolos de Deus, saiba que tal (enaltecimento) partirá de quem possuir piedadeno coração.
İsveççe:
Detta [är vad Gud klargör för er]; de som håller Guds symboler i ära har sann gudsfruktan i sina hjärtan.
Farsça:
این است [برنامه های حج و حدود و مقرّرات خدا] و هر کس شعایر خدا را بزرگ شمارد، بدون تردید این بزرگ شمردن ناشی از تقوای دل هاست.
Kürtçe:
ئەمە (کە باسکرا نموونەی ھاوبەش دانان بوو بۆ خوا) وە ھەر کەس دروشمەکانی (ئاینی) خوا بەگەورە ڕاگرێت جا بەڕاستی ئەو کارە لە خوا ترسی دڵەکانیانەوەیە (وتەقواکارن)
Özbekçe:
Иш бундоқ. Ким Аллоҳнинг нишонларини улуғласа, бас, албатта, бу қалбларнинг тақвосидандир. (Ушбу оят маъносида «нишонлар» деб таржима қилган ибора Қуръони Каримда «шаоир» деб айтилган. Бу «шаъийра» сўзининг жами–кўплиги, нишон, белги, аломат маъноларини билдиради. Бу сўз Аллоҳ таолога нисбат берилиб, «шаоируллоҳ–Аллоҳнинг нишонлари», дейилганда эса, Аллоҳнинг дини, Исломнинг кўзга кўринган, шон-шавкати аломати бўлган ибодатлар кўзда тутилади. Ушбу ояти каримада эса, қурбонликка сўйиладиган катта ҳайвонлар кўзда тутилмоқда.)
Malayca:
Demikianlah (ajaran Allah); dan sesiapa yang menghormati Syiar-syiar ugama Allah maka (dia lah orang yang bertaqwa) kerana sesungguhnya perbuatan itu satu kesan dari sifat-sifat taqwa hati orang mukmin.
Arnavutça:
Po, kështu është kjo. E, kush respekton dispozitat e Perëndisë (kurbanin), ky (respektim) është prej zemrave të tyre që i druajnë Perëndisë.
Bulgarca:
Така е! А който зачита обредите на Аллах, това е от набожността на сърцата.
Sırpça:
Тако је то! Па ко поштује Аллахове прописе - то је знак богобојазног срца.
Çekçe:
Takto konejte! A má-li kdo v úctě obřady Boží, je to známka bohabojnosti srdcí.
Urduca:
یہ ہے اصل معاملہ (اسے سمجھ لو)، اور جو اللہ کے مقرر کردہ شعائر کا احترام کرے تو یہ دلوں کے تقویٰ سے ہے
Tacikçe:
Оре, касоне, ки шиъорҳои Худоро бузург мешуморанд, корашон нишони парҳезгории дилҳояшон бошад.
Tatarca:
Эш әнә шулай Аллаһ хөкемнәре зекер ителде, берәү Аллаһ динен яки хаҗ гамәлләрен зурласа, бу күңелләрендә тәкъвалык булган кешеләрнең эше.
Endonezyaca:
Demikianlah (perintah Allah). Dan barangsiapa mengagungkan syi'ar-syi'ar Allah, maka sesungguhnya itu timbul dari ketakwaan hati.
Amharca:
(ነገሩ) ይህ ነው፡፡ የአላህንም የሃይማኖት ምልክቶች የሚያከብር ሰው እርሷ ከልቦች የኾነች ጥንቃቄ ናት፡፡
Tamilce:
இவை அல்லாஹ்வின் சட்டங்களாகும். இன்னும் எவர் அல்லாஹ்வின் அடையாளங்களை கண்ணியப்படுத்துவாரோ நிச்சயமாக அது உள்ளங்களின் இறையச்சத்திலிருந்து வெளிப்படக் கூடியதாகும்.
Korece:
그것은 하나님이 상징을 명예롭게 하는 것으로 그것이야말 로 경건한 마음의 소산이라
Vietnamca:
Đó (là điều lệnh của Allah). Ai tôn trọng các biểu hiệu của Allah thì y thực sự thuộc những trái tim ngoan đạo.
Ayet Linkleri: