Arapça:
وَمَنْ أَرَادَ الْآخِرَةَ وَسَعَىٰ لَهَا سَعْيَهَا وَهُوَ مُؤْمِنٌ فَأُولَٰئِكَ كَانَ سَعْيُهُم مَّشْكُورًا
Çeviriyazı:
vemen erâde-l'âḫirate vese`â lehâ sa`yehâ vehüve mü'minün feülâike kâne sa`yühüm meşkûrâ.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Kim de ahireti isterse ve mümin olarak kendine yaraşır bir çaba ile onun için çalışırsa, öylelerinin çalışmalarının karşılığı verilir.
Diyanet İşleri:
Ahireti isteyip, inanmış olarak onun için gerekli çalışmada bulunan kimselerin, işte onların çalışmaları şükre değer.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve kim, inanarak ahireti diler ve bu hususta adamakıllı çalışıp çabalarsa bu çeşit kimseler, çalışmalarının mükafatını mutlaka görürler.
Şaban Piriş:
Kim de ahireti ister ve bir mümin olarak tüm çabasıyla onun için çalışırsa, işte bunların çalışmaları makbuldür.
Edip Yüksel:
Kim ahireti seçer ve mümin olarak gereken çabayı gösterirse, işte onların çabası takdir edilir.
Ali Bulaç:
Kim de ahireti ister ve bir mü'min olarak ciddi bir çaba göstererek ona çalışırsa, işte böylelerinin çabası şükre şayandır.
Suat Yıldırım:
Kim de âhireti ister ve ona lâyık bir biçimde mümin olarak gayret gösterirse, işte bunların çalışmaları makbul olur.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve her kim mü´min olduğu halde ahireti diler ve onun için (layık-ı veçhile) çalışmasıyla çalışırsa işte o gibi kimselerin çalışmaları şayan-ı şükran bulunur.
Yaşar Nuri Öztürk:
Kim de âhireti ister ve inanmış olarak ona yaraşır bir gayretle çalışırsa, böylelerinin gayretleri teşekkürle karşılanır.
Bekir Sadak:
Onlara aciyarak alcak gonulluluk kanatlarin ger ve: «Rabbim! Kucukken beni yetistirdikleri gibi sen de onlara merhamet et!» de.
İbni Kesir:
Kim de ahireti isterse ve onun için inanmış olarak gerekli çabayı gösterirse
Adem Uğur:
Kim de ahireti diler ve bir mümin olarak ona yaraşır bir çaba ile çalışırsa, işte bunların çalışmaları makbuldür.
İskender Ali Mihr:
Kim mü´min olarak ahireti istedi ise ve onun (ahiret) için, onun gerektirdiği şekilde çalıştı ise işte onların çalışması, böylece meşkur (şükrün, karşılığını hakeden) oldu.
Celal Yıldırım:
Kim de Âhiret"
Tefhim ul Kuran:
Kim de ahireti ister ve bir mü´min olarak ciddi bir çaba göstererek ona çalışırsa, işte böylelerinin çabası şükre şayandır.
Fransızca:
et ceux qui cherchent l'au-delà et fournissent les efforts qui y mènent, tout en étant croyants... alors l'effort de ceux-là sera reconnu.
İspanyolca:
Al creyente que desee la otra vida y se esfuerce por alcanzarla, se le reconocerá su esfuerzo.
İtalyanca:
Quanto invece a chi vuole l'altra vita, sforzandosi a tal fine ed è credente... il loro sforzo sarà accetto.
Almanca:
Und wer das Jenseits will und sich dafür anstrengt mit der ihm (dem Jenseits) gebührenden Anstrengung und er dabei Mumin ist, diesen wird ihre Anstrengung reichlich belohnt.
Çince:
凡欲获得后世,并为此而尽了努力的信道者,这等人的努力是有报酬的。
Hollandaca:
Maar hij die het volgende leven kiest en daarheen zijne pogingen doet strekken, terwijl hij een waar geloovige is, diens pogingen zullen den Heer aangenaam zijn.
Rusça:
А если кто возлюбит Последнюю жизнь и устремится к ней надлежащим образом, будучи верующим, то его старания будут отблагодарены.
Somalice:
Ciddiise Doonta Aakhiro oo u fala camalkeedii isagoo Mu'mina kuwaas Camalkoodu wuxuu Noqon mid la Mahdiyo.
Swahilice:
Na anaye itaka Akhera, na akazifanyia juhudi a'mali zake, naye ni Muumini, basi hao juhudi yao itakuwa ni ya kushukuriwa.
Uygurca:
كىمكى ئاخىرەتنى كۆزلەيدىكەن ۋە مۆمىن بولۇپ ئاخىرەتكە لايىق ئەمەللەرنى قىلىدىكەن، مۇنداق ئادەملەرنىڭ قىلغان ئەمەلى (اﷲ نىڭ دەرگاھىدا) قوبۇل بولىدۇ
Japonca:
しかし誰でも来世を望み,それに向かい精出し努力し,信仰する者,これらの者の努力は嘉納される。
Arapça (Ürdün):
«ومن أراد الآخرة وسعى لها سعيها» عمل عملها اللائق بها «وهو مؤمن» حال «فأولئك كان سعيهم مشكورا» عند الله أي مقبولاً مثابا عليه.
Hintçe:
और जो शख़्श आख़िर का मुतमइनी हो और उसके लिए खूब जैसी चाहिए कोशिश भी की और वह ईमानदार भी है तो यही वह लोग हैं जिनकी कोशिश मक़बूल होगी
Tayca:
และผู้ใดปรารถนาปรโลก และขวนขวายเพื่อมันอย่างจริงจัง โดยที่เขาเป็นผู้ศรัทธาชนเหล่านั้น การขวนขวายของพวกเขาจะได้รับการชมเชย
İbranice:
וכל החפץ בעולם הבא ועושה למענו בהיותו מאמין, מעשיהם של כל אלה יזכו לתודה
Hırvatça:
A svako ko za ahiretom teži i zbog njega se trudi, a vjernik je - pa trud takvih će pohvalan biti.
Rumence:
Cel care vrea Viaţa de Apoi, face tot ce-i stă în putinţă să o capete, căci el este credincios. Pentru zelul lor, cei asemenea lui, vor fi mulţumiţi.
Transliteration:
Waman arada alakhirata wasaAAa laha saAAyaha wahuwa muminun faolaika kana saAAyuhum mashkooran
Türkçe:
Kim de âhireti ister ve inanmış olarak ona yaraşır bir gayretle çalışırsa, böylelerinin gayretleri teşekkürle karşılanır.
Sahih International:
But whoever desires the Hereafter and exerts the effort due to it while he is a believer - it is those whose effort is ever appreciated [by Allah].
İngilizce:
Those who do wish for the (things of) the Hereafter, and strive therefor with all due striving, and have Faith,- they are the ones whose striving is acceptable (to Allah).
Azerbaycanca:
Mö’min olub axirəti istəyən və onun uğrunda (can-başla) çalışanların zəhməti (Allah dərgahında) qəbul olunar.
Süleyman Ateş:
Kim de ahireti ister ve inanarak ona yaraşır biçimde çalışırsa, öylelerinin çalışmalarının karşılığı verilir.
Diyanet Vakfı:
Kim de ahireti diler ve bir mümin olarak ona yaraşır bir çaba ile çalışırsa, işte bunların çalışmaları makbuldür.
Erhan Aktaş:
Kim de âhireti isterse ve Mü’min olarak onun gerektirdiği şekilde çalışırsa, işte onların çalışmaları meşkûrdur.(1)
Kral Fahd:
Kim de ahireti diler ve bir mümin olarak ona yaraşır bir çaba ile çalışırsa, işte bunların çalışmaları makbuldür.
Hasan Basri Çantay:
Kim de mü´min olarak âhireti diler, onun için (ona gereken) bir sa´y ile çalışırsa işte onların (bu) çalışmaları meşkûr (ve makbul) olur.
Muhammed Esed:
Fakat ahiret hayatını(n güzelliğini) isteyen ve bunun için gösterilmesi gereken çabayı gösterenlere gelince, (gerçek) müminler bunlardır; çabalarına (Allah katında) değer verilen kimseler de işte böyleleridir!
Gültekin Onan:
Kim de ahireti ister ve bir inançlı olarak ciddi bir çaba göstererek ona çalışırsa, işte böylelerinin çabası şükre şayandır.
Ali Fikri Yavuz:
Kim de mümin olduğu halde ahireti ister ve çalışmasını da onun için yaparsa, işte bunların çalışmaları makbul olur.
Portekizce:
Aqueles que anelarem a outra vida e se esforçarem para obtê-la, e forem fiéis, terão os seus esforços retribuídos.
İsveççe:
Men den som har det eviga livet för ögonen och som riktar hela sin strävan mot detta [mål] och som har trons [visshet], sådana [som han skall se] sin strävan uppskattad [till dess fulla värde].
Farsça:
و کسانی که آخرت را در حالی که مؤمن هستند بخواهند و با تلاشی کامل [و خالصانه] برای [به دست آوردن] آن تلاش کنند، پس تلاششان به نیکی مقبول افتد [و به آن پاداششان دهند.]
Kürtçe:
ھەر کەسێکیش مەبەستی ڕۆژی دوایی بووبێت وە ھەوڵی بۆ بدات بەو جۆرەی شایستەی ئەوە و باوەڕداریش بێت ئا ئەوانە کردەوە و تێکۆشانەکەیان وەرگیراوە (لای پەروەردگاریان)
Özbekçe:
Ким охиратни истаса ва унга эришиш учун мўмин бўлган ҳолида керакли ҳаракатини қилса, бас, ана ўшаларнинг ҳаракатлари мақбулдир. (Яъни, одам охиратда яхши натижага эриштирадиган ишларни қилиши, охиратда жаҳаннамга дучор этадиган ишларнинг яқинига йўламаслиги лозим бўлади.)
Malayca:
Dan sesiapa yang menghendaki akhirat dan berusaha mengerjakan amal-amal yang baik untuk akhirat dengan usaha yang layak baginya, sedang ia beriman, maka mereka yang demikian keadaannya, diberi pahala akan amal usahanya.
Arnavutça:
E, kush dëshiron botën tjetër dhe përpiqet për të, e është besimtar, përpjekja e tyre është e falenderuar.
Bulgarca:
А който възжелае отвъдния живот и както подобава се старае за него, вярвайки - на тези старанието им ще се отплати.
Sırpça:
А онај ко жели Будући свет и труди се да га заслужи, а верник је, труд ће му хвале вредан бити.
Çekçe:
Kdož však po životě budoucím touží a usilují o něj horlivě, jsouce přitom věřící - vděčně uznáno bude jejich snažení.
Urduca:
اور جو آخرت کا خواہشمند ہو اور اس کے لیے سعی کرے جیسی کہ اس کے لیے سعی کرنی چاہیے، اور ہو وہ مومن، تو ایسے ہر شخص کی سعی مشکور ہوگی
Tacikçe:
Ва ҳар кӣ хоҳони охират бошад ва дар талаби он саъй кунад ва мӯъмин бошад, ҷазои саъйаш дода хоҳад шуд.
Tatarca:
Вә бер кеше ахирәтне теләп, ахирәт өчен тырышса, аларның ахирәт өчен тырышулары җәннәт нигъмәтләре белән түләнер, иманнары һәм диннәре дә дөрес булып тырышулары да камил булганы өчен.
Endonezyaca:
Dan barangsiapa yang menghendaki kehidupan akhirat dan berusaha ke arah itu dengan sungguh-sungguh sedang ia adalah mukmin, maka mereka itu adalah orang-orang yang usahanya dibalasi dengan baik.
Amharca:
መጨረሻይቱንም ዓለም የፈለገ ሰው እርሱ አማኝ ኾኖ ለርሷ (ተገቢ) ሥራዋን የሠራም ሰው እነዚህ ሥራቸው የተመሰገነ ይኾናል፡፡
Tamilce:
இன்னும், எவர்கள் நம்பிக்கை கொண்டவர்களாக இருந்து, மறுமையை நாடி, அதற்குரிய (சரியான) முயற்சிகளை செய்வார்களோ, அத்தகையவர்களுடைய முயற்சி நன்றி செலுத்தப்பட்(டு நற்கூலி கொடுக்கப்பட்)டதாக இருக்கும்.
Korece:
그러나 믿는자로써 노력을 다하여 내세를 원하는 그들은 그 들의 노력으로 보상을 받으리라
Vietnamca:
Còn ai muốn Đời Sau, cố gắng hành đạo và hết lòng tin tưởng thì công sức cũng như những nỗ lực của họ sẽ được đền đáp xứng đáng.
Ayet Linkleri: