-
Nahl Suresi, Kur'an'ın 16. suresidir. Sure, 128 ayetten oluşur. Medine döneminde inmiş olan son üç ayetin dışındakilerin Mekke döneminde indirildiğine inanılmaktadır. Sure, ismini 68. ayette geçen ve "bal arısı" anlamına gelen "nahl" kelimesinden almıştır. Sure, "Allah'ın emri gelecektir!" ifadesiyle başlar. Vikipedi
Ayet sayısı: 128
Başka isimleri: Arı Suresi
Geliş zamanı: Mekke Dönemi
Harf sayısı: 7642
İsmin anlamı: Bal arısı
Kelime sayısı: 1845
Sure numarası: 16
Arapça:
وَإِذَا قِيلَ لَهُم مَّاذَا أَنزَلَ رَبُّكُمْ ۙ قَالُوا أَسَاطِيرُ الْأَوَّلِينَ
Çeviriyazı:
veiẕâ ḳîle lehüm mâẕâ enzele rabbüküm ḳâlû esâṭîru-l'evvelîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Onlara: "Rabbiniz ne indirdi? denildiği zaman "Öncekilerin efsanelerini" dediler.
Diyanet İşleri:
Onlara: "Rabbiniz ne indirdi?" diye sorulsa: "öncekilerin masalları" derler.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Onlara, Rabbiniz ne indirdi size dense derler ki: Geçmişlere ait masallar.
Şaban Piriş:
Onlara: Rabbiniz ne indirdi?” diye sorulduğunda “Öncekilerin masallarını” derler.
Edip Yüksel:
Kendilerine, "Rabbiniz ne indirdi," denildiğinde, "Geçmişlerin efsanelerini...," diye yanıtlarlar.
Ali Bulaç:
Onlara "Rabbiniz ne indirdi?" dendiğinde, "Eskilerin masalları" dediler.
Suat Yıldırım:
Onlara: “Rabbiniz ne gönderdi?” denildiğinde “Öncekilerin masallarını!” derler.Böylece kıyamet günü kendi günahlarını tastamam yüklenmelerinden başka, bilgisizlikleri sebebiyle saptırdıkları kimselerin günahlarının epey bir kısmını da yüklenmeleri için böyle derler.Bak! Ne fena bir yük yükleniyorlar! [25,5-9; 74,18-24; 29,13]
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve onlara, «Rabbiniz ne indirdi?» denildiği vakit dediler ki: «Evvelkilerin masallarını.»
Yaşar Nuri Öztürk:
Onlara, "Rabbiniz ne indirdi" dendiğinde şöyle dediler: "Öncekilerin masallarını."
Bekir Sadak:
Temelli kalacaginiz cehennemin kapilarindan girin. Buyuklenenenlerin duragi ne kotudur!
İbni Kesir:
Onlara: Size Rabbınız ne indirdi? denildiği zaman
Adem Uğur:
Onlara: Rabbiniz ne indirdi? denildiği zaman, "
İskender Ali Mihr:
Ve onlara “Rabbiniz ne indirdi?” denildiği zaman: “Evvelkilerin masallarını.” dediler.
Celal Yıldırım:
Onlara: «Rabbiniz neler indirdi ?» denilince, «eskilerin masallarını» derler.
Tefhim ul Kuran:
Onlara «Rabbiniz ne indirdi?» dendiğinde, «Eskilerin masalları» dediler.
Fransızca:
Et lorsqu'on leur dit : "Qu'est-ce que votre Seigneur a fait descendre ? " Ils disent : "Des légendes anciennes ! "
İspanyolca:
Si se les dice: «¿Qué ha revelado vuestro Señor?», dicen: «Patrañas de los antiguos».
İtalyanca:
Quando è chiesto loro: «Cos'è quel che ha fatto scendere il vostro Signore?», rispondono: «Favole degli antichi».
Almanca:
Und wenn ihnen gesagt wird: "Was sandte euer HERR hinab?" Sagten sie: "Die Legenden der Vorfahren."
Çince:
有人问他们:你们的主曾降示什么?他们说:古人的神话。
Hollandaca:
En toen men hun vroeg: Wat heeft uw Heer aan Mahomet nedergezonden? antwoordden zij: Fabelen uit oude tijden.
Rusça:
Когда им говорят: "Что ниспослал вам Господь?" - они говорят: "Сказки древних народов!"
Somalice:
marka lagu dhoho muxuu soo dejiyey Eebihiin waxay dhahaan waa warkii kuwii hore.
Swahilice:
Na wanapo ambiwa: Kateremsha nini Mola wenu Mlezi? Husema: Hadithi za kubuni za watu wa kale!
Uygurca:
ئۇلارغا (يەنى مۇشرىكلارغا): «پەرۋەردىگارىڭلار (پەيغەمبىرىگە) نېمىلەرنى نازىل قىلدى؟» دېيىلسە، ئۇلار (مەسخىرە قىلىپ): «قەدىمكىلەرنىڭ ئەپسانىلىرىنى (نازىل قىلىدى)» دېيىشىدۇ
Japonca:
かれらに向かって,「あなたがたの主が(ムハンマドに)下されたのは何か。」と問われる時,かれらは,「昔の物語です。」と言う。
Arapça (Ürdün):
ونزل في النضر بن الحارث «وإذا قيل لهم ما» استفهامية «ذا» موصولة «أنزل ربكم» على محمد «قالوا» هو «أساطير» أكاذيب «الأولين» إضلالاً للناس.
Hintçe:
और जब उनसे कहा जाता है कि तुम्हारे परवरदिगार ने क्या नाज़िल किया है तो वह कहते हैं कि (अजी कुछ भी नहीं बस) अगलो के किस्से हैं
Tayca:
และเมื่อได้ถูกกล่าวแก่พวกเขาว่า “พระเจ้าของพวกเจ้าได้ประทานอะไรลงมา? พวกเขากล่าวว่า “นิยายสมัยก่อน”
İbranice:
ואם תשאל אותם: 'מה הוריד ריבונכם'? יגידו: 'אגדות הקדמונים
Hırvatça:
A kada ih neko upita: "Šta je to Gospodar vaš objavio?", oni odgovaraju: "Izmišljotine naroda nekadašnjih!"
Rumence:
Când li se spune: “Ce a pogorât Domnul vostru?”, ei spun: “Poveşti de-ale celor dintâi.”
Transliteration:
Waitha qeela lahum matha anzala rabbukum qaloo asateeru alawwaleena
Türkçe:
Onlara, "Rabbiniz ne indirdi" dendiğinde şöyle dediler: "Öncekilerin masallarını."
Sahih International:
And when it is said to them, "What has your Lord sent down?" They say, "Legends of the former peoples,"
İngilizce:
When it is said to them, "What is it that your Lord has revealed?" they say, "Tales of the ancients!"
Azerbaycanca:
(Müşriklərdən: ) “Rəbbiniz (Muhəmmədə) nə nazil etmişdir?” – deyə soruşduqda, onlar: “Qədimlərin əfsanələrini!” – deyə cavab verərlər ki,
Süleyman Ateş:
Onlara: "Rabbiniz ne indirdi?" dendiği zaman, "Evvelkilerin masalları!" derler.
Diyanet Vakfı:
Onlara: Rabbiniz ne indirdi? denildiği zaman, "Öncekilerin masallarını" derler.
Erhan Aktaş:
Onlara, “Rabb’inizin indirdiği şey nedir?” diye sorulduğu zaman, “Öncekilerin masalları!” derler.
Kral Fahd:
Onlara: Rabbiniz ne indirdi? denildiği zaman, «Öncekilerin masallarını» derler.
Hasan Basri Çantay:
Onlara: «Size Rabbiniz ne indirdi?» denildiği zaman «evvelkilerin masallarını» dediler.
Muhammed Esed:
Böylelerine: "Rabbiniz ne indirdi!" diye sorulsa, "Eskilerin masallarını/efsanelerini!" derler.
Gültekin Onan:
Onlara "
Ali Fikri Yavuz:
O kâfirlere: “- rabbiniz ne indirdi?” dendiği zaman: “- Eskilerin masallarını” dediler.
Portekizce:
E quando lhes é dito: Que é que o vosso Senhor tem revelado? Dizem: As fábulas dos primitivos.
İsveççe:
de som på frågan "Vad har er Herre uppenbarat?" svarar: "[Ingenting annat än] sagor från förfädernas tid."
Farsça:
و هنگامی که به آنان گویند: پروردگارتان چه چیزهایی نازل کرده؟ می گویند: [چیزی نازل نکرده، آنچه به عنوان قرآن در دسترس مردم است، همان] افسانه های [دروغین] پیشینیان است!!
Kürtçe:
وە کاتێک بەوانە بوترێت ئایا پەروەردگارتان چی ناردۆتە خوارەوە دەڵێن حیکایەت و ئەفسانەی پڕو پوچی پێشووەکان
Özbekçe:
Қачонки, уларга: «Роббингиз нимани нозил қилди?» дейилса, улар: «Аввалгиларнинг афсоналарини», дерлар.
Malayca:
Dan apabila dikatakan kepada mereka: "Apakah yang diturunkan oleh Tuhan kamu (kepada nabi Muhammad)?" Mereka menjawab: "Cerita-cerita dongeng orang-orang dahulu kala".
Arnavutça:
E, kur ju thuhet atyre: “Çka ka shpallë Zoti juaj?” Ata thonë: “Përrallat e popujve të lashtë!”
Bulgarca:
И когато им се казва: “Какво е низпослал вашият Господ?”, казват: “Легенди на предците!”,
Sırpça:
А када их неко упита: „Шта је то што ваш Господар објављује?“ Они одговарају: „Измишљотине народа древних!“
Çekçe:
A když jsou otázáni: 'Co tedy seslal Pán váš?', odpovídají: 'Povídačky starých!'
Urduca:
اور جب کوئی ان سے پوچھتا ہے کہ تمہارے رب نے یہ کیا چیز نازل کی ہے، تو کہتے ہیں "اجی وہ تو اگلے وقتوں کی فرسودہ کہانیاں ہیں"
Tacikçe:
? 4 Чун ба онҳо гуфта шавад: «Парвардигоратон чӣ чиз нозил кардааст?» Гӯянд: «Афсонаҳои гузаштагон».
Tatarca:
Әгәр ул кәферләрдән соралса: "Раббыгыз Мухәммәдкә нәрсә иңдерде?" – дип, алар җавапта әйттеләр: "Әүвәлге өммәтләрнең әкиятен иңдерде", – дип.
Endonezyaca:
Dan apabila dikatakan kepada mereka "Apakah yang telah diturunkan Tuhanmu?" Mereka menjawab: "Dongeng-dongengan orang-orang dahulu",
Amharca:
ለእነርሱም «ጌታችሁ (በሙሐመድ ላይ) ምንን አወረደ» በተባሉ ጊዜ «(እርሱ) የመጀመሪያዎቹ ሕዝቦች ተረቶች ነው» ይላሉ፡፡
Tamilce:
“மேலும், உங்கள் இறைவன் என்ன இறக்கினான்” என்று அவர்களிடம் கூறப்பட்டால் “முன்னோரின் கட்டுக்கதைகள்” என்று கூறுகிறார்கள்.
Korece:
그들에게 너희 주님이 무엇 을 계시했느뇨 라고 물으니 옛날 우화들이라 말하였더라
Vietnamca:
Khi chúng được hỏi: “Thượng Đế của các người đã mặc khải điều gì?” Chúng đáp: “Chỉ là những câu chuyện về thời xa xưa!”
Ayet Linkleri: