Kur'an Ayetleri

  • Nahl Suresi, Kur'an'ın 16. suresidir. Sure, 128 ayetten oluşur. Medine döneminde inmiş olan son üç ayetin dışındakilerin Mekke döneminde indirildiğine inanılmaktadır. Sure, ismini 68. ayette geçen ve "bal arısı" anlamına gelen "nahl" kelimesinden almıştır. Sure, "Allah'ın emri gelecektir!" ifadesiyle başlar. Vikipedi

    Ayet sayısı: 128

    Başka isimleri: Arı Suresi

    Geliş zamanı: Mekke Dönemi

    Harf sayısı: 7642

    İsmin anlamı: Bal arısı

    Kelime sayısı: 1845

    Sure numarası: 16

Sûre No: 

16

Sûredeki Ayet No: 

19

Ayet No: 

1920

Sayfa No: 

269

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

وَاللَّهُ يَعْلَمُ مَا تُسِرُّونَ وَمَا تُعْلِنُونَ

Çeviriyazı: 

vellâhü ya`lemü mâ tüsirrûne vemâ tü`linûn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Allah, gizlediğinizi de açıkladığınızı da bilir.

Diyanet İşleri: 

Allah, gizlediklerinizi de, açığa vurduklarınızı da bilir.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Ve Allah gizlediğinizi de bilir, açığa vurduğunuzu da.

Şaban Piriş: 

Allah, gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da bilir.

Edip Yüksel: 

ALLAH gizlediklerinizi de açıkladıklarınızı da bilir.

Ali Bulaç: 

Allah, saklı tuttuklarınızı ve açığa vurduklarınızı bilir.

Suat Yıldırım: 

Allah sizin neleri gizleyip neleri açığa vurduğunuzu pek iyi bilir.

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Ve Allah Teâlâ gizlediğiniz şeyi de ve açıkladığınız şeyi de bilir.

Yaşar Nuri Öztürk: 

Allah, sizin gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da bilir.

Bekir Sadak: 

Onlara: «Rabbiniz ne indirdi?» diye sorulsa: «ncekilerin masallari» derler.

İbni Kesir: 

Allah

Adem Uğur: 

Allah, gizlediğinizi de açıkladığınızı da bilir.

İskender Ali Mihr: 

Ve Allah, gizlediklerinizi (sırlarınızı, sakladığınız şeyleri) ve açıkladığınız (alenî olan) şeyleri bilir.

Celal Yıldırım: 

Allah neleri gizlediğinizi, neleri açığa vurduğunuzu bilir.

Tefhim ul Kuran: 

Allah, saklı tuttuklarınızı ve açığa vurduklarınızı bilir.

Fransızca: 

Et Allah sait ce que vous cachez et ce que vous divulguez.

İspanyolca: 

Alá sabe lo que ocultáis y lo que manifestáis.

İtalyanca: 

Allah conosce quello che palesate e quello che celate.

Almanca: 

Und ALLAH kennt das, was ihr verheimlicht und was ihr offenlegt.

Çince: 

真主知道你们所隐讳的,和你们所表白的。

Hollandaca: 

En God kent wat gij verbergt en wat gij openbaart.

Rusça: 

Аллах ведает то, что вы утаиваете, и то, что вы совершаете открыто.

Somalice: 

Eebe waa ogyahay waxaad qarsanaysaan iyo waxaad Muujinaysaan.

Swahilice: 

Na Mwenyezi Mungu anayajua mnayo yaficha na mnayo yatangaza.

Uygurca: 

اﷲ سىلەر يوشۇرغان ۋە ئاشكارا قىلغاننىڭ ھەممىسىنى بىلىپ تۇرىدۇ

Japonca: 

アッラーはあなたがたが隠すことも,現わすことも知っておられる。

Arapça (Ürdün): 

«والله يعلم ما تسرون وما تعلنون».

Hintçe: 

बेशक ख़ुदा बड़ा बख्शने वाला मेहरबान है कि (तुम्हारी नाफरमानी पर भी नेअमत देता है)

Tayca: 

และอัลลอฮทรงรอบรู้สิ่งที่พวกท่านปิดบังและสิ่งที่พวกท่านเปิดเผย

İbranice: 

אלוהים יודע את מה שתסתירו ואת מה שתגלו

Hırvatça: 

Allah zna šta tajite, a šta javno iznosite.

Rumence: 

Dumnezeu cunoaşte ce tăinuiţi şi ce destăinuiţi.

Transliteration: 

WaAllahu yaAAlamu ma tusirroona wama tuAAlinoona

Türkçe: 

Allah, sizin gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da bilir.

Sahih International: 

And Allah knows what you conceal and what you declare.

İngilizce: 

And Allah doth know what ye conceal, and what ye reveal.

Azerbaycanca: 

Allah sizin nəyi gizli saxladığınızı və nəyi aşkar etdiyinizi (ürəyinizdə olanları, bütün gizli və aşkar əməllərinizi) bilir!

Süleyman Ateş: 

Allah, gizlediğiniz ve açığa vurduğunuz her şeyi bilir.

Diyanet Vakfı: 

Allah, gizlediğinizi de açıkladığınızı da bilir.

Erhan Aktaş: 

Allah, gizlediğiniz şeyleri de açığa vurduğunuz şeyleri de bilir.

Kral Fahd: 

Allah, gizlediğinizi de açıkladığınızı da bilir.

Hasan Basri Çantay: 

Allah, neyi gizler, neyi açıklarsanız bilir.

Muhammed Esed: 

Çünkü neyi ki gizliyor ve neyi ki açığa vuruyorsanız, hepsini bilen Allah´tır.

Gültekin Onan: 

Tanrı, saklı tuttuklarınızı ve açığa vurduklarınızı bilir.

Ali Fikri Yavuz: 

Allah, gizlediğiniz ve açıkladığınız şeyleri hep bilir.

Portekizce: 

Deus conhece tanto o que ocultais, como o que manifestais.

İsveççe: 

Och Gud vet vad ni döljer lika väl som det som ni öppet tillkännager.

Farsça: 

و خدا آنچه را پنهان می کنید و آنچه را آشکار می سازید، می داند.

Kürtçe: 

وە خوا دەزانێت چی دە شاردنەوە و چی ئاشکرا دەکەن

Özbekçe: 

Аллоҳ нимани сир тутаётганингизни ва нимани ошкор қилаётганингизни биладир.

Malayca: 

Dan Allah mengetahui apa yang kamu sembunyikan dan apa yang kamu zahirkan.

Arnavutça: 

Perëndia di atë që ju e fshihni, dhe atë që e shfaqni haptazi.

Bulgarca: 

Аллах знае какво спотайвате и какво разкривате.

Sırpça: 

Аллах зна шта кријете, а шта јавно износите.

Çekçe: 

A Bůh nejlépe zná, co skrýváte i co najevo dáváte.

Urduca: 

حالانکہ وہ تمہارے کھلے سے بھی واقف ہے اور چھپے سے بھی

Tacikçe: 

Он чиро, ки пинҳон мекунед ё ошкор месозед, Худо ба он огоҳ аст.

Tatarca: 

Аллаһу тәгалә сезнең барча эшегезне әшкәрәләрен дә вә яшереннәрен дә белә.

Endonezyaca: 

Dan Allah mengetahui apa yang kamu rahasiakan dan apa yang kamu lahirkan.

Amharca: 

አላህም የምትደብቁትንና የምትገልጹትን ሁሉ ያውቃል፡፡

Tamilce: 

நீங்கள் மறைப்பதையும் நீங்கள் வெளிப்படுத்துவதையும் அல்லாஹ் நன்கறிவான்.

Korece: 

하나님은 너희가 감추는 것과 밖으로 나타내는 모든 것도 알고 계시나니

Vietnamca: 

Allah biết rõ những gì các ngươi che giấu và những gì các ngươi tiết lộ.