-
Nahl Suresi, Kur'an'ın 16. suresidir. Sure, 128 ayetten oluşur. Medine döneminde inmiş olan son üç ayetin dışındakilerin Mekke döneminde indirildiğine inanılmaktadır. Sure, ismini 68. ayette geçen ve "bal arısı" anlamına gelen "nahl" kelimesinden almıştır. Sure, "Allah'ın emri gelecektir!" ifadesiyle başlar. Vikipedi
Ayet sayısı: 128
Başka isimleri: Arı Suresi
Geliş zamanı: Mekke Dönemi
Harf sayısı: 7642
İsmin anlamı: Bal arısı
Kelime sayısı: 1845
Sure numarası: 16
Arapça:
خَلَقَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ بِالْحَقِّ ۚ تَعَالَىٰ عَمَّا يُشْرِكُونَ
Çeviriyazı:
ḫaleḳa-ssemâvâti vel'arḍa bilḥaḳḳ. te`âlâ `ammâ yüşrikûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Allah gökleri ve yeri hikmeti ile yarattı. O, kâfirlerin ortak koştukları şeylerden çok yücedir.
Diyanet İşleri:
Gökleri ve yeri gereğince yaratmıştır. Onların eş koştukları şeylerden yücedir.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Göklerle yeryüzünü abes değil, hak ve gerçek olarak yaratmıştır, yücedir müşriklerin şirk koştuklarından.
Şaban Piriş:
Gökleri ve yeri hak ile yarattı ve müşriklerin şirk koşmalarından çok yücedir/yüksektedir.
Edip Yüksel:
Gökleri ve yeri belli bir amaç için yaratmıştır. Ortak koştuklarından çok yücedir.
Ali Bulaç:
Gökleri ve yeri hak ile yarattı: O, şirk koştukları şeylerden Yücedir.
Suat Yıldırım:
O, gökleri ve yeri hikmetle, ciddi bir maksatla yarattı. O, müşriklerin koştukları ortaklardan yücedir! [53,31]
Ömer Nasuhi Bilmen:
(3-4) Gökleri ve yeri hak ile yaratmıştır. O kendisine şerik koştukları şeylerden çok âlidir. İnsanı bir nutfeden yaratmıştır. Böyle iken, o, apaçık bir düşmandır.
Yaşar Nuri Öztürk:
Gökleri ve yeri hak olarak yarattı. Arınmıştır onların ortak tuttukları şeylerden.
Bekir Sadak:
Sizin icin atlari, katirlari ve merkebleri binek ve sus hayvani olarak yaratmistir. Bilmediginiz daha nice seyleri de yaratir.
İbni Kesir:
Gökleri ve yeri hak ile yaratmıştır. Onların ortak koştukları şeyden münezzehtir.
Adem Uğur:
(Allah) gökleri ve yeri hak ile yarattı. O, koştukları ortaklardan münezzehtir.
İskender Ali Mihr:
Semaları ve yeryüzünü hak ile yarattı. O, (onların) şirk koştukları şeylerden Yüce´dir.
Celal Yıldırım:
Gökleri ve yeri hak ile yarattı. O, onların ortak koştuklarından çok yücedir.
Tefhim ul Kuran:
Gökleri ve yeri hak ile yarattı: O, şirk koştukları şeylerden yücedir.
Fransızca:
Il a créé les cieux et la terre avec juste raison. Il transcende ce qu'on [Lui] associe.
İspanyolca:
Ha creado los cielos y la tierra con un fin. Está por encima de lo que Le asocian.
İtalyanca:
Egli ha creato i cieli e la terra secondo verità. Egli è ben più alto di ciò che Gli associano.
Almanca:
ER erschuf die Himmel und die Erde in Gesetzmäßigkeit. Erhaben ist er über das, was sie an Schirk betreiben.
Çince:
他凭真理创造了天地,他超乎他们所用以配他的。
Hollandaca:
Hij heeft de hemelen en de aarde geschapen om zijne waarheid te doen blijken; ver zij het van hem wat gij met hem vereenigt.
Rusça:
Он сотворил небеса и землю во истине. Он превыше тех, кого они приобщают в сотоварищи!
Somalice:
wuxuu u abuuray Eebe Samooyinka iyo Dhulka xaq, wuuna ka sarreeya waxay la wadaajin.
Swahilice:
Ameziumba mbingu na ardhi kwa Haki. Ametukuka na wanayo shirikisha.
Uygurca:
اﷲ ئاسمانلارنى ۋە زېمىننى ھەق ياراتتى، اﷲ ئۇلار (يەنى مۇشرىكلار) نىڭ شېرىك كەلتۈرگەن نەرسىلىرىدىن يۈكسەكتۇر
Japonca:
かれは真理によって,天と地を創造なされたのである。かれはかれらが同等に配するものの上に高くおられる。
Arapça (Ürdün):
(خلق السماوات والأرض بالحق) أي محقا (تعالى عما يشركون) به من الأصنام.
Hintçe:
उसी ने सारे आसमान और ज़मीन मसलहत व हिकमत से पैदा किए तो ये लोग जिसको उसका यशरीक बनाते हैं उससे कहीं बरतर है
Tayca:
พระองค์ทรงสร้างชั้นฟ้าทั้งหลายและแผ่นดินด้วยความจริง พระองค์ทรงสูงส่งเหนือที่พวกเขาตั้งภาคี
İbranice:
הוא ברא את השמים ואת הארץ על יסוד הצדק, והוא יתעלה מעל כל האלילים אשר ישתפו
Hırvatça:
On je s Istinom nebesa i Zemlju stvorio, neka je On vrlo visoko iznad onoga što Mu pridružuju.
Rumence:
El a creat cerurile şi pământul întru Adevăr. Înălţare Lui asupra celor pe care ei i-I alătură Lui!
Transliteration:
Khalaqa alssamawati waalarda bialhaqqi taAAala AAamma yushrikoona
Türkçe:
Gökleri ve yeri hak olarak yarattı. Arınmıştır onların ortak tuttukları şeylerden.
Sahih International:
He created the heavens and earth in truth. High is He above what they associate with Him.
İngilizce:
He has created the heavens and the earth for just ends: Far is He above having the partners they ascribe to Him!
Azerbaycanca:
(Allah) göyləri və yeri haqq olaraq yaratmışdır, (Allah) Ona şərik qoşulan bütlərdən ucadır!
Süleyman Ateş:
(Allah), gökleri ve yeri hak ile (hikmeti uyarınca) yarattı. (O), onların ortak koştuklarından yücedir.
Diyanet Vakfı:
(Allah) gökleri ve yeri hak ile yarattı. O, koştukları ortaklardan münezzehtir.
Erhan Aktaş:
Gökleri ve yeryüzünü hakikât ile yarattı. O, onların şirk(1) koştuklarından yücedir.
Kral Fahd:
(Allah) gökleri ve yeri hak ile yarattı. O, onların koştukları ortaklardan münezzehtir.
Hasan Basri Çantay:
O, gökleri ve yeri hak (kın ikaamesine sebeb) olarak yaratdı. O, (kâfirlerin) eş tutmakda oldukları şeylerden (münezzeh ve) yücedir.
Muhammed Esed:
O (ki,) gökleri ve yeri (içsel) bir gerçeklik, (şaşmaz bir düzen) üzere yaratmıştır; insanların tanrısal nitelikler yakıştırarak kendisine ortak koştukları her şeyin, herkesin üstünde, ötesindedir O.
Gültekin Onan:
Gökleri ve yeri hak ile yarattı: O, şirk koştukları şeylerden yücedir.
Ali Fikri Yavuz:
Allah gökleri ve Arz’ı gerçek bir kanun ile yarattı. O, kâfirlerin koştukları ortaklardan beridir ve çok yücedir.
Portekizce:
Ele criou, com justa finalidade, os céus e a terra. Exaltado seja, pelos parceiros que Lhe atribuem.
İsveççe:
Han har skapat himlarna och jorden i enlighet med en plan och ett syfte; höjd [är Han] högt över allt vad [människor] vill sätta vid Hans sida.
Farsça:
آسمان ها و زمین را به حق آفرید. از آنچه شریک او قرار می دهند، برتر است.
Kürtçe:
(خوا) ئاسمانەکان و زەوی بەھەق دروستکرد بەرزو بڵندە لە ھەرچی ئەوانە دەیکەنە ھاوەڵ و ھاوبەشی
Özbekçe:
У осмонлару ерни ҳақ ила яратди. У улар ширк келтираётган нарсалардан олий бўлди.
Malayca:
Ia menciptakan langit dan bumi dengan cara yang sungguh layak dan berhikmat; Maha Tinggilah Ia dari perbuatan syirik yang mereka lakukan.
Arnavutça:
Ai i krijoi qiejt dhe Tokën me mrekulli të madhe! Është i lartësuar (Perëndia) nga ajo që i bëjnë shok Atij!
Bulgarca:
Той сътвори небесата и земята с мъдрост. Превисоко е над онова, с което Го съдружават!
Sırpça:
Он је мудро небеса и Земљу створио; нека је Он врло високо изнад оних које поред Њега обожавају!
Çekçe:
On nebesa i zemi jako skutečnost stvořil a On vznešenější je než všechno, co k Němu přidružují.
Urduca:
اُس نے آسمان و زمین کو برحق پیدا کیا ہے، وہ بہت بالا و برتر ہے اُس شرک سے جو یہ لوگ کرتے ہیں
Tacikçe:
Осмонҳову заминро ба ҳақ биёфарид, аз ҳар чӣ бо Ӯ шарик месозанд, болотар аст.
Tatarca:
Аллаһ җир вә күкләрне хак төзү белән төзеде, Ул – Аллаһ мөшрикләр сыйфатлаган тиңдәшлек сыйфатларыннан пакь.
Endonezyaca:
Dia menciptakan langit dan bumi dengan hak. Maha Tinggi Allah daripada apa yang mereka persekutukan.
Amharca:
ሰማያትንና ምድርን በእውነት ፈጠረ ከሚያጋሩት ሁሉ ጠራ፡፡
Tamilce:
அவன் வானங்களையும் பூமியையும் உண்மையான நோக்கத்திற்கே படைத்தான். அவர்கள் இணைவைப்பதை விட்டும் அவன் முற்றிலும் உயர்ந்தவன்.
Korece:
그분께서 진리로 천지를 창조 하셨으니 그분만이 그들이 비유하 는 모든것 위에 계시노라
Vietnamca:
Ngài đã tạo ra trời đất vì chân lý. Ngài Tối Cao vượt bên trên những gì họ tổ hợp (với Ngài).
Ayet Linkleri: