Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

19

Sûredeki Ayet No: 

49

Ayet No: 

2299

Sayfa No: 

308

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

فَلَمَّا اعْتَزَلَهُمْ وَمَا يَعْبُدُونَ مِن دُونِ اللَّهِ وَهَبْنَا لَهُ إِسْحَاقَ وَيَعْقُوبَ ۖ وَكُلًّا جَعَلْنَا نَبِيًّا

Çeviriyazı: 

felemme-`tezelehüm vemâ ya`büdûne min dûni-llâhi vehebnâ lehû isḥâḳa veya`ḳûb. veküllen ce`alnâ nebiyyâ.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

İbrahim, kavminden ve onların Allah'tan başka ibadet ettikleri şeylerden uzaklaşınca, biz ona İshak'ı ve (İshak'ın oğlu) Yakub'u ihsan ettik. Ve hepsini de peygamber yaptık.

Diyanet İşleri: 

İbrahim onları Allah'tan başka taptıklarıyla başbaşa bırakıp çekilince ona İshak ve Yakub'u bahşettik ve her birini peygamber yaptık.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Onların ve Allah'tan başka kulluk ettikleri şeyleri bırakınca ona İshak'ı ve Yakup'u verdik ve hepsini de peygamber ettik.

Şaban Piriş: 

Onlardan ve Allah’tan başka ibadet ettikleri (ilahlardan) uzaklaşınca, O’na İshak’ı ve Yakub’u bahşettik. Hepsini de peygamber yaptık.

Edip Yüksel: 

Onları ve ALLAH dışında taptıklarını terkedince ona İshak'ı ve Yakub'u verdik. Hepsini peygamber yaptık.

Ali Bulaç: 

Böylelikle, onlardan ve Allah'tan başka taptıklarından kopup-ayrılınca ona İshak'ı ve (oğlu) Yakup'u armağan ettik ve her birini peygamber kıldık.

Suat Yıldırım: 

Onları ve onların Allah'tan başka taptıkları putları terk edip (Şam’a yerleşince) Biz O’na İshak ile Yâkub’u hediye ettik.Onların her birine peygamberlik verdik. [21,72; 11,71; 2,133]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

Vaktâ ki onlardan ve Allah´tan başka ibadet ettikleri şeylerden çekilip gitti. O´na İshak´ı ve Yakub´u ihsan ettik ve hepsini birer peygamber kıldık.

Yaşar Nuri Öztürk: 

İbrahim, onlardan ve Allah dışında kulluk ettiklerinden uzaklaşınca, ona İshak'ı ve Yakub'u bağışladık ve hepsini peygamber yaptık.

Bekir Sadak: 

Cevresinde bulunanlara namaz kilmalarini, zekat vermelerini emrederdi. Rabbinin katinda hosnudluga ermisti.

İbni Kesir: 

Onları ve Allah´tan başka taptıklarını bırakıp çekilince

Adem Uğur: 

Nihayet İbrahim onlardan ve Allah´tan başka taptıkları şeylerden uzaklaşıp bir tarafa çekildiği zaman biz ona İshak ve Yâ´kub´u bağışladık ve her birini peygamber yaptık.

İskender Ali Mihr: 

Böylece onlardan ve onların Allah´tan başka kul olduğu şeylerden, ayrıldığı zaman ona, İshak ve Yâkub´u hibe ettik (o istemeden bahşettik). Ve hepsini, Nebî (Peygamber) kıldık.

Celal Yıldırım: 

İbrahim onları Allah´tan başka taptıkları şeyle başbaşa bırakıp çekilince, biz ona İshâk ile Yâkub´u bağışladık ve onların herbirini peygamber kıldık.

Tefhim ul Kuran: 

Böylelikle, onlardan ve Allah´tan başka taptıklarından kopup ayrılınca ona İshak´ı ve (oğlu) Yakub´u armağan ettik ve her birini peygamber kıldık.

Fransızca: 

Puis, lorsqu'il se fut séparé d'eux et de ce qu'ils adoraient en dehors d'Allah, Nous lui fîmes don d'Isaac et de Jacob; et de chacun Nous fîmes un prophète.

İspanyolca: 

Cuando se apartó de ellos y de lo que servían en lugar de servir a Alá, le regalamos a Isaac y a Jacob e hicimos de cada uno de éstos un profeta.

İtalyanca: 

Quando poi si fu allontanato da loro e da quello che adoravano all'infuori di Allah, gli donammo Isacco e Giacobbe ed entrambi li facemmo profeti.

Almanca: 

Nachdem er sich von ihnen und von dem zurückgezogen hatte, was sie anstelle von ALLAH anbeteten, haben WIR ihm Ishaq und Ya'qub geschenkt. Und beide machten WIR zu Propheten.

Çince: 

他既退避他们,以及他们舍真主而祈祷的,我就赏赐他易司哈格和叶尔孤白,我使他俩成为先知,

Hollandaca: 

En toen hij zich had gescheiden van hen en van de afgoden, welke zij naast God aanriepen, gaven wij hem Izaäk en Jacob, en wij maakten ieder van hen tot een profeet.

Rusça: 

Когда он удалился от них и от того, чему они поклонялись помимо Аллаха, Мы даровали ему Исхака (Исаака) и Йакуба (Иакова). Каждого из них Мы сделали пророком.

Somalice: 

markuu ka fogaaday iyaga iyo waxay caabudi oo Eebe ka soo hadhay waxaan siinay Isxaaq iyo Yacquub mid kastana waxaan ka yeellay nabi.

Swahilice: 

Basi alipo jitenga nao na yale waliyo kuwa wakiyaabudu badala ya Mwenyezi Mungu, tulimpa Is-haq na Yaaqub, na kila mmoja tukamfanya Nabii.

Uygurca: 

ئۇ ئۇلاردىن ۋە ئۇلارنىڭ اﷲ نى قويۇپ چوقۇنۇۋاتقان نەرسىلىرىدىن يىراقلاشتى، ئۇنىڭغا بىز ئىسھاق ۋە يەئقۇبنى ئاتا قىلدۇق، ئۇ ئىككىسىنىڭ ھەر بىرسىنى پەيغەمبەر قىلدۇق

Japonca: 

それでかれ(イブラーヒーム)が,かれらとアッラー以外にかれらが仕えるものから離れ去った時,われはかれにイスハークとヤアコーブを授けた。そしてわれはかれらをそれぞれ預言者にした。

Arapça (Ürdün): 

«فلما اعتزلهم وما يعبدون من دون الله» بأن ذهب إلى الأرض المقدسة «وهبنا له» ابنين يأنس بهما «إسحاق ويعقوب وكلا» منهما «جعلنا نبيا».

Hintçe: 

ग़रज़ इबराहीम ने उन लोगों को और जिसे ये लोग खुदा को छोड़कर परसतिश किया करते थे छोड़ा तो हमने उन्हें इसहाक़ व याकूब (सी औलाद) अता फ़रमाई और हर एक को नुबूवत के दर्जे पर फ़ायज़ किया

Tayca: 

ครั้นเมื่อเขาปลีกตัวออกไปจากพวกเขาและสิ่งที่พวกเขาเคารพบุชาอื่นจากอัลลอฮ์แล้ว เราได้ให้แก่เขา อิสฮาก และยะอ์กูบ และแต่ละคนเราได้แต่งตั้งให้เป็นนะบี

İbranice: 

וכאשר התרחק מהם וממה שהם עובדים מלבד אלוהים , הענקנו לו את יצחק ויעקוב, ועשינו את שניהם לנביאים

Hırvatça: 

Pošto ih je napustio i one koje su, mimo Allaha, obožavali, Mi mu Ishaka i Jakuba darovasmo, i obojicu vjerovjesnicima učinismo,

Rumence: 

Când Abraham s-a rupt de ei şi de cei cărora se închinau în locul lui Dumnezeu, Noi i i-am dăruit atunci pe Isaac şi Iacob, şi am făcut din fiecare un profet.

Transliteration: 

Falamma iAAtazalahum wama yaAAbudoona min dooni Allahi wahabna lahu ishaqa wayaAAqooba wakullan jaAAalna nabiyyan

Türkçe: 

İbrahim, onlardan ve Allah dışında kulluk ettiklerinden uzaklaşınca, ona İshak'ı ve Yakub'u bağışladık ve hepsini peygamber yaptık.

Sahih International: 

So when he had left them and those they worshipped other than Allah, We gave him Isaac and Jacob, and each [of them] We made a prophet.

İngilizce: 

When he had turned away from them and from those whom they worshipped besides Allah, We bestowed on him Isaac and Jacob, and each one of them We made a prophet.

Azerbaycanca: 

(İbrahim müşrikləri) və onların Allahdan başqa tapındıqları bütləri tərk edib (Şama) getdiyi zaman Biz ona (oğlu) İshaqla (nəvəsi) Yə’qubu bəxş etdik və onların hər ikisini peyğəmbər etdik.

Süleyman Ateş: 

İşte onlardan ve onların Allah'tan başka taptıklarından ayrılınca biz ona İshak'ı ve (İshak'ın oğlu) Ya'kub'u armağan ettik ve hepsini de peygamber yaptık.

Diyanet Vakfı: 

Nihayet İbrahim onlardan ve Allah'tan başka taptıkları şeylerden uzaklaşıp bir tarafa çekildiği zaman biz ona İshak ve Ya'kub'u bağışladık ve her birini peygamber yaptık.

Erhan Aktaş: 

Onlardan ve onların Allah’ın yanı sıra kulluk ettiklerinden ayrılınca, Biz, ona İshâk’ı ve torunu Ya’kûb’u bağışladık. Hepsini Nebi yaptık.

Kral Fahd: 

Nihayet İbrahim onlardan ve Allah'tan başka taptıkları şeylerden uzaklaşıp bir tarafa çekildiği zaman biz ona İshak ve Yâ’kub’u bağışladık ve her birini peygamber yaptık.

Hasan Basri Çantay: 

İşte (İbrâhîm) onları ve Allahdan başka tapdıklarını bırakıb çekilince biz ona İshaakı ve Ya´kubu ihsan etdik ve her birini peygamber yapdık.

Muhammed Esed: 

Ve böylece, onlardan ve onların Allah´ı bırakıp tapındıkları şeylerden uzaklaşınca, o´na İshak´ı ve Yakub´u bahşettik ve bunların her ikisini de nebi yaptık;

Gültekin Onan: 

Böylelikle, onlardan ve Tanrı´dan başka taptıklarından kopup ayrılınca ona İshak´ı ve (oğlu) Yakup´u armağan ettik ve her birini peygamber kıldık.

Ali Fikri Yavuz: 

Ne zaman ki, kâfirleri ve Allah’tan başka taptıklarını, İbrahim terkedip (Babil’den Şam’a) çekildi

Portekizce: 

E quando os abandonou com tudo quanto adoravam, em vez de Deus, agraciamo-lo com Isaac e Jacó, e designamosambos como profetas.

İsveççe: 

Och sedan han lämnat dem och det som de dyrkade i Guds ställe, skänkte Vi honom Isak och Jakob och kallade dem båda till profeter.

Farsça: 

پس هنگامی که از آنان و آنچه جز خدا می پرستیدند، کناره گرفت، اسحاق ویعقوب را به او بخشیدیم وهر یک را پیامبر قرار دادیم.

Kürtçe: 

جا کاتێک (ئیبراھیم) دوورکەوتەوە لێیان (لە گەلە بت پەرستەکەی) ولەو شتانەش ئەوان دەیانپەرست جگە لە خوای گەورە ئێمە ئیسحاق و(لە ئیسحاقیش) یەعقوبمان پێ بەخشی و ھەریەک لەوانیشمان کرد بە پێغەمبەر

Özbekçe: 

Бас, улардан ва улар Аллоҳдан ўзга ибодат қилаётган нарсадан четланганида, Биз унга Исҳоқ ва Яъқубни ҳадя этдик ва барчаларини Пайғамбар қилдик. (Иброҳим алайҳиссалом Аллоҳни, Унинг динини деб ўз ватанлари, қавм-қариндошларини тарк этиб, ҳижрат қилган эдилар. Аллоҳ таоло у зотни ёлғиз қўймади. Қариб қолган бўлсалар ҳам, Исҳоқ ва Яъқубни берди. Иброҳим алайҳиссалом насабини бардавом айлади. Энг муҳими, уларнинг ҳаммасини Пайғамбар қилди.)

Malayca: 

Maka apabila ia berhijrah meninggalkan mereka dan apa yang mereka sembah yang lain dari Allah kami kurniakan kepadanya: Ishak (anaknya), dan Yaakub (cucunya); dan kedua-duanya Kami jadikan berpangkat Nabi.

Arnavutça: 

E, kur i la ata që adhuronin (zotra tjerë), përpos Perëndisë, Na ia dhuruam atij Is’hakun dhe Jakubin, dhe që të dy i bëmë pejgamberë.

Bulgarca: 

И щом се оттегли от тях и от онова, на което служат вместо на Аллах, Ние го дарихме с Исхак и Якуб, и всеки от тях сторихме пророк.

Sırpça: 

Пошто их је напустио и оне које су, мимо Аллаха, обожавали, Ми му даровасмо Исака и Јакова, и обојицу веровесницима учинисмо,

Çekçe: 

A když se od nich a od toho, co místo Boha uctívali, odloučil, Izáka a Jakuba jsme mu darovali a každého z nich jsme prorokem ustanovili.

Urduca: 

پس جب وہ اُن لوگوں سے اور اُن کے معبُودانِ غیر اللہ سے جُدا ہو گیا تو ہم نے اُس کو اسحاقؑ اور یعقوبؑ جیسی اولاد دی اور ہر ایک کو نبی بنایا

Tacikçe: 

Чун аз онҳо ва он чӣ ба ҷои Худои якто мепарастиданд, канора гирифт, Исҳоқ ва Яъқубро ба ӯ бахшидем ва ҳамаро паёмбарӣ додем,

Tatarca: 

Ибраһим г-м мөшрикләрдән вә Аллаһудан башканы тоткан мәгъбудләреннән аерылып киткәч, Без аңа Исхакны вә аның угълы Ягъкубны бирдек, вә барын да пәйгамбәр кылдык.

Endonezyaca: 

Maka ketika Ibrahim sudah menjauhkan diri dari mereka dan dari apa yang mereka sembah selain Allah, Kami anugerahkan kepadanya Ishak, dan Ya'qub. Dan masing-masingnya Kami angkat menjadi nabi.

Amharca: 

እነርሱንም ከአላህ ሌላ የሚግገዙትንም በራቀ ጊዜ ለእርሱ ኢስሐቅንና ያዕቆብን ሰጠነው፡፡ ሁሉንም ነቢይ አደረግንም፡፡

Tamilce: 

ஆக, அவர் - அவர்களையும் அல்லாஹ்வை அன்றி அவர்கள் வணங்கியதையும் விட்டு விலகியபோது அவருக்கு (மகனாக) இஸ்ஹாக்கையும் (பேரனாக) யஅகூபையும் வழங்கினோம். இன்னும், (அவர்களில்) ஒவ்வொருவரையும் நபியாக ஆக்கினோம்.

Korece: 

그가 하나님 아닌 다른 것을숭배하는 그들을 버리고 떠났을 때 하나님은 그에게 이삭과 야곱 올 주어 그들로 하여 예언자가 되게 하였노라

Vietnamca: 

Rồi khi Ibrahim đã từ biệt họ và những vật mà họ thờ phượng ngoài Allah, TA đã ban cho Y (một đứa con trai tên) Ishaq (Isaac) và (một đứa cháu trai tên) Ya’qub (Jacob); và cả hai đều đã được TA chọn làm Nabi.

Rubu tag: 

Hizb tag: