Kur'an Ayetleri

Sûre No: 

15

Sûredeki Ayet No: 

2

Ayet No: 

1804

Sayfa No: 

262

Nüzûl Yeri: 

Arapça: 

رُّبَمَا يَوَدُّ الَّذِينَ كَفَرُوا لَوْ كَانُوا مُسْلِمِينَ

Çeviriyazı: 

rubemâ yeveddü-lleẕîne keferû lev kânû müslimîn.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır: 

Bir zaman gelecek ki inkâr edenler, keşke müslüman olsaydık temennisinde bulunacaklardır.

Diyanet İşleri: 

İnkar edenler, keşke müslüman olsaydık temennisinde bulunacaklardır.

Abdulbakî Gölpınarlı: 

Nice demler gelecek ki kafirler, ne olur keşke biz de Müslüman olsaydık diyecekler.

Şaban Piriş: 

Kâfirler (kıyamet günü) keşke müslüman olsaydık diye temenni ederler.

Edip Yüksel: 

İnkar edenler, keşke müslüman olsaydık diye arzulayacaklardır.

Ali Bulaç: 

O inkar edenler Müslüman olmayı nice kereler dileyecekler.

Suat Yıldırım: 

Bir zaman olur kâfirler, “Keşke vaktiyle Müslüman olmuş olsaydık!” diye çok hasret çekerler. [6,27]

Ömer Nasuhi Bilmen: 

O kâfir olanlar, çok kere arzu edeceklerdir ki, keşke müslüman olmuş olsaydılar.

Yaşar Nuri Öztürk: 

O küfre batmış olanlar zaman zaman, keşke Müslüman olsaydılar diye derin bir özlem duyarlar.

Bekir Sadak: 

15:6

İbni Kesir: 

Kafirler bir zaman gelir ki müslüman olmayı isteyeceklerdir.

Adem Uğur: 

İnkâr edenler zaman zaman, keşke biz de müslüman olsaydık, diye arzu ederler.

İskender Ali Mihr: 

İhtimal ki

Celal Yıldırım: 

Kâfirler çok defa Müslüman olmayı arzu edeceklerdir.

Tefhim ul Kuran: 

O küfredenler müslüman olmayı nice kereler dileyecekler.

Fransızca: 

[Le Jour du Jugement Dernier] les mécréants voudraient avoir été Musulmans [soumis].

İspanyolca: 

Puede que los infieles deseen haber sido musulmanes...

İtalyanca: 

I miscredenti un giorno vorranno essere stati musulmani ;

Almanca: 

Irgendwie wünschen sich diejenigen, die Kufr betrieben haben, daß sie Muslime wären.

Çince: 

不信道者或许要希望他们原是归顺的。

Hollandaca: 

De tijd zal komen, waarop de ongeloovigen zullen wenschen, dat zij Moslems mochten zijn geweest.

Rusça: 

Неверующие непременно пожелают оказаться мусульманами.

Somalice: 

Wax badanbay tamanin (Jeclaan) kuwii Gaaloobay (Aakhiro) inay Muslimiin ahaadaan (adduunkii).

Swahilice: 

HUENDA ikawa walio kufuru wakatamani wange kuwa Waislamu.

Uygurca: 

كاپىرلار (قىيامەتنىڭ دەھشىتىنى كۆرگەندە، دۇنيادىكى چېغىمىزدا) مۇسۇلمان بولغان بولساقچۇ، دەپ ئارمان قىلىدۇ

Japonca: 

信じない者たちは,自分たちがムスリムであったならばと,望む時が(ほ?)々あろう。

Arapça (Ürdün): 

«رُبَّمَا» بالتشديد والتخفيف «يود» يتمنى «الذين كفروا» يوم القيامة إذا عاينوا حالهم وحال المسلمين «لو كانوا مسلمين» ورب للتكثير فإنه يكثر منهم تمني ذلك وقيل للتقليل فإن الأهوال تدهشهم فلا يفيقون حتى يتمنوا ذلك إلا في أحيان قليلة.

Hintçe: 

(एक दिन वह भी आने वाला है कि) जो लोग काफ़िर हो बैठे हैं अक्सर दिल से चाहेंगें

Tayca: 

บรรดาผู้ปฏิเสธศรัทธาหวังกันว่า หากพวกเขาได้เป็นมุสลิม

İbranice: 

יגיע זמן (ביום הדין) אשר בו הכופרים ירצו להיות מוסלמים

Hırvatça: 

Oni koji ne vjeruju često će žaliti što muslimani nisu bili.

Rumence: 

S-ar putea ca cei care tăgăduiesc să dorească să fie supuşi!

Transliteration: 

Rubama yawaddu allatheena kafaroo law kanoo muslimeena

Türkçe: 

O küfre batmış olanlar zaman zaman, keşke Müslüman olsaydılar diye derin bir özlem duyarlar.

Sahih International: 

Perhaps those who disbelieve will wish that they had been Muslims.

İngilizce: 

Again and again will those who disbelieve, wish that they had bowed (to Allah's will) in Islam.

Azerbaycanca: 

Kafirlər (qiyamət günü), yəqin ki, müsəlman olmalarını istərdilər!

Süleyman Ateş: 

Bir zaman gelir ki nankörlük edenler, "Keşke müslüman olsaydılar" diye arzu ederler.

Diyanet Vakfı: 

İnkar edenler zaman zaman, keşke biz de müslüman olsaydık, diye arzu ederler.

Erhan Aktaş: 

Gün gelecek, Kâfirler(1): “Keşke Müslim olsaydık.” diye yakınacaklar.

Kral Fahd: 

O küfredenler, (âhirette hesap için bir araya getirilip gerçekle karşılaşınca pişmanlık duyarlar ve) "Keşke müslüman olsaydık" derler.

Hasan Basri Çantay: 

O küfredenler zaman zaman (nedametle) temennî edecek (ler): «(Âh vaktiyle) müslüman olaymışlar»

Muhammed Esed: 

Bir vakit gelecek ki, (şimdi) bu gerçeği inkara kalkışanlar, keşke (dünya hayatındayken) Allah´a boyun eğip teslim olsaydık diye yerinecekler.

Gültekin Onan: 

O küfredenler müslüman olmayı nice kereler dileyecekler.

Ali Fikri Yavuz: 

Kâfirler, azabı gördükleri zaman, çok kerre: “Keşki müslüman olsaydılar!” diye temenni edecekler.

Portekizce: 

Talvez os incrédulos desejassem ter sido muçulmanos.

İsveççe: 

Kanske skall de [en gång], dessa som framhärdar i att förneka den, önska att de hade underkastat sig Guds vilja [medan det ännu var tid].

Farsça: 

کافران [هنگام روبرو شدن با عذاب] چه بسا آرزو می کنند که کاش تسلیم [فرمان های خدا] بودند.

Kürtçe: 

ئەوانەی کەبێ باوەڕ بوون (لە ئایندەیەکی نزیکدا) زۆر جار ئاوات دەخوازن کاشکای موسوڵمان بوونایە

Özbekçe: 

Ҳали, куфр келтирганлар мусулмон бўлишни ҳам истаб қолурлар. (Ушбу ҳолат жон таслим қилиш чоғида, қиёмат куни Аллоҳ таоло мусулмонларни жаннатга киритаётган пайтда, баъзи гуноҳлари туфайли дўзахга тушган аҳли қиблалар ундан озод бўлиб жаннатга ўтаётганларида бўлади.)

Malayca: 

Ada masanya orang-orang yang kafir merasa ingin kalaulah mereka telah menjadi orang-orang Islam.

Arnavutça: 

Shpeshherë mohuesit do të dëshironin që të ishin muslimanë.

Bulgarca: 

Неверниците ще възжелаят да са били мюсюлмани.

Sırpça: 

Неверници ће често да жале што нису били муслимани.

Çekçe: 

Často si nevěřící budou přát, aby byli odevzdanými do vůle Boží!

Urduca: 

بعید نہیں کہ ایک وقت وہ آ جائے جب وہی لوگ جنہوں نے آج (دعوت اسلام کو قبول کرنے سے) انکار کر دیا ہے پچھتا پچھتا کر کہیں گے کہ کاش ہم نے سر تسلیم خم کر دیا ہوتا

Tacikçe: 

Бисёр вақт кофирон орзу кунанд, ки эй кош мусалмон мебуданд,

Tatarca: 

Ахирәттә кяферләр күп вакыт мөселман булуны теләрләр, ягъни мөселманнарның җәннәткә кергәннәрен күргәч, кяферләр: "Кәшки без дә мөселман булган булсакчы", – диярләр.

Endonezyaca: 

Orang-orang yang kafir itu seringkali (nanti di akhirat) menginginkan, kiranya mereka dahulu (di dunia) menjadi orang-orang muslim.

Amharca: 

እነዚያ የካዱት (በትንሣኤ ቀን) ሙስሊሞች በኾኑ ኖሩ በብዛት ይመኛሉ፡፡

Tamilce: 

நிராகரித்தவர்கள், தாங்கள் முஸ்லிம்களாக இருந்திருக்க வேண்டுமே! என்று (மறுமையில்) பெரிதும் ஆசைப்படுவார்கள்.

Korece: 

아마도 믿음이 없는 자들은 그 자신들이 일찌기 무슬림이 되 었을 것을 하고 원할 때가 오리라

Vietnamca: 

Có lẽ (chẳng bao lâu nữa sẽ đến lúc) những kẻ vô đức tin ước ao phải chi chúng là những tín đồ Muslim.