Arapça:
لِيُبَيِّنَ لَهُمُ الَّذِي يَخْتَلِفُونَ فِيهِ وَلِيَعْلَمَ الَّذِينَ كَفَرُوا أَنَّهُمْ كَانُوا كَاذِبِينَ
Çeviriyazı:
liyübeyyine lehümü-lleẕî yaḫtelifûne fîhi veliya`leme-lleẕîne keferû ennehüm kânû kâẕibîn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Allah ölüleri diriltecek ki, o kâfirlerin, hakkında ihtilaf ettikleri şeyi onlara açıkça göstersin ve bunu inkâr edenler kendilerinin yalancı olduklarını bilsinler.
Diyanet İşleri:
Ölen kimseyi Allah'ın diriltmeyeceği üzerine bütün güçleriyle Allah'a yemin ederler. Hayır; öyle değil, ayrılığa düştükleri şeyi onlara açıklamayı, inkar edenlerin kendilerinin yalancı olduklarını bileceklerini, Allah gerçekten vadetmiştir, fakat insanların çoğu bilmezler.
Abdulbakî Gölpınarlı:
İhtilaf ettikleri şeylerin kendilerince apaçık anlaşılması için ve kafir olanların, yalancı olduklarını bilmeleri için diriltecek onları.
Şaban Piriş:
(Bu diriliş,) Hakkında ayrılığa düştükleri şeyi açıklamak ve kâfirlerin bizatihi kendilerinin yalancı olduklarını bilmesi içindir.
Edip Yüksel:
Anlaşmazlığa düştükleri konuları onlara açıklasın ve kafirler de kendilerinin yalancı olduğunu öğrensin.
Ali Bulaç:
Hakkında ihtilafa düştükleri şeyi onlara açıklaması ve inkar edenlerin kendilerinin yalancı olduklarını bilmesi için (diriltecektir).
Suat Yıldırım:
Diriltecek ki hakkında ihtilaf ettikleri o ba's, o diriliş gerçeğini meydana çıkarsın ve bunu inkâr edenler de kendilerinin yalancı olduklarını bilsinler. [53,31; 52,14-16; 20,15]
Ömer Nasuhi Bilmen:
Evet. Cenâb-ı Hak ölüleri diriltecektir ki onlara kendisinde ihtilâf ettikleri şeyi açıklasın ve kâfir olanlar da kendilerinin hakikaten ne yalancı kimseler olmuş olduklarını bilsinler.
Yaşar Nuri Öztürk:
Diriltecek ki, onlara, ihtilafa düştükleri şeyi açık-seçik göstersin ve küfre sapanlar kendilerinin yalancılar olduğunu bilsinler.
İbni Kesir:
Üzerinde ihtilafa düştükleri şeyi onlara açıklasın ve küfredenler gerçekten yalancı olduklarını bilsinler diye, diriltecektir.
Adem Uğur:
Hakkında ihtilaf ettikleri şeyi onlara açıklaması ve kâfir olanların da kendilerinin yalancılar olduklarını bilmeleri için (Allah onları diriltecek).
İskender Ali Mihr:
(Bu diriltme) hakkında ihtilâfa düştükleri şeyin, onlara beyan edilmesi (açıklanması) için ve inkâr edenlerin (kâfirlerin), kendilerinin şüphesiz (kesinlikle) yalancı olduklarını bilmeleri içindir.
Celal Yıldırım:
(Diriltip kaldıracak) ki, onlara, hakkında ayrılığa düştükleri şeyi açıklasın
Tefhim ul Kuran:
Hakkında ihtilafa düştükleri şeyi onlara açıklaması ve küfre sapanların kendilerinin yalancı olduklarını bilmesi için (diriltecektir)
Fransızca:
(Ils les ressuscitera) afin qu'Il leur expose clairement ce en quoi ils divergeaient, et pour que ceux qui ont mécru sachent qu'ils ont été des menteurs.
İspanyolca:
Para mostrarles aquello en que discrepaban y para que sepan los infieles que han mentido.
İtalyanca:
[promessa che realizzerà] per mostrar loro con chiarezza ciò a proposito di cui divergevano e affinché i miscredenti sappiano di essere stati bugiardi.
Almanca:
Damit ER ihnen das erklärt, worüber sie uneins sind, und damit diejenigen wissen, die den Kufr betrieben haben, daß sie doch Lügner waren.
Çince:
(他将使他们复活),以便他为他们阐明他们所争论的是非,并且让不信道者知道自己原是说谎的。
Hollandaca:
Hij zal hen doen verrijzen, opdat hij hun duidelijk de waarheid zou kunnen toonen, waaromtrent zij thans verschillen, en opdat de ongeloovigen weten dat zij leugenaars zijn.
Rusça:
Он разъяснит им то, в чем они расходились во мнениях, и неверующие узнают, что они были лжецами.
Somalice:
inuu u caddeeyo waxay isku diidanyihiin iyo inay ogaadaan kuwii Gaaloobay inay ahaayeen Beenaalayaal.
Swahilice:
Ili kuwabainishia yale waliyo khitalifiana, na ili wajue walio kufuru kwamba wao walikuwa ni waongo.
Uygurca:
اﷲ ئۇلار ئىختىلاپ قىلىشقان ھەق بىلەن ناھەقنى ئۇلارغا ئايرىپ بېرىش ۋە كاپىرلارغا ئۇلارنىڭ يالغانچىلىقلىرىنى بىلدۈرۈپ قويۇش ئۈچۈن (ئۇلارنى قايتىدىن تىرىلدۈرىدۇ)
Japonca:
(復活の日において)かれら(不信者)の異論を唱えたことに就き,かれらに明白にし,また真理を拒否した者に,自分が蟻つきであったことを知らせるためである。
Arapça (Ürdün):
«ليبين» متعلق ببعثهم المقدر «لهم الذي يختلفون» مع المؤمنين «فيه» من أمر الدين بتعذيبهم وإثابة المؤمنين «وليعلم الذين كفروا أنهم كانوا كاذبين» في إنكار البعث.
Hintçe:
(दोबारा ज़िन्दा करना इसलिए ज़रुरी है) कि जिन बातों पर ये लोग झगड़ा करते हैं उन्हें उनके सामने साफ वाज़ेए कर देगा और ताकि कुफ्फार ये समझ लें कि ये लोग (दुनिया में) झूठे थे
Tayca:
เพื่อพระองค์จะทรงชี้แจงแก่พวกเขาถึงสิ่งที่พวกเขาขัดแย้งกันในเรื่องนั้น และเพื่อพระองค์จะทรงให้บรรดาผู้ปฏิเสธศรัทธาได้รู้ว่าแท้จริงพวกเขานั้นเป็นผู้โกหก
İbranice:
זאת כדי לבאר את כל אשר נחלקו בו, וזאת כדי שיידעו אלה אשר כפרו כי הם היו משקרים
Hırvatça:
Da bi im objasnio ono u čemu su se razilazili, i da bi saznali oni koji nisu vjerovali da su lašci bili.
Rumence:
Pentru a li se desluşi de ce se învrăjbesc şi pentru ca cei care tăgăduiesc să ştie că sunt mincinoşi,
Transliteration:
Liyubayyina lahumu allathee yakhtalifoona feehi waliyaAAlama allatheena kafaroo annahum kanoo kathibeena