Arapça:
وَأَنَّ عَذَابِي هُوَ الْعَذَابُ الْأَلِيمُ
Çeviriyazı:
veenne `aẕâbî hüve-l`aẕâbü-l'elîm.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Bununla beraber azabım da çok acıklı bir azabdır. Bunları geçmişten bazı örneklerle açıklamak üzere:
Diyanet İşleri:
Kullarıma Benim bağışlayan, merhamet eden olduğumu, azabımın can yakıcı bir azap olduğunu haber ver.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve şüphe yok ki azabım da pek elemli bir azaptır.
Şaban Piriş:
Azabıma gelince o acı bir azaptır.
Edip Yüksel:
Ve azabım da çok acı bir azaptır.
Ali Bulaç:
Ve şüphesiz azabım; o acıklı bir azaptır.
Suat Yıldırım:
Kullarıma haber ver ki (günahları örten) gafur, (ihsanı bol olan) rahîm Ben'im.Bununla beraber azabım da elîm mi elîm!
Ömer Nasuhi Bilmen:
15:49
Yaşar Nuri Öztürk:
Ama acıklı azabın ta kendisidir benim azabım.
Bekir Sadak:
«eni gercekten mujdeliyoruz, umutsuzlardan olma» demislerdi.
İbni Kesir:
Ve muhakkak ki azabım da elem verici bir azabtır.
Adem Uğur:
Benim azabımın elem verici bir azap olduğunu da bildir.
İskender Ali Mihr:
Ve muhakkak ki
Celal Yıldırım:
15:49
Tefhim ul Kuran:
Ve şüphesiz azabım
Fransızca:
et que Mon châtiment est certes le châtiment douloureux.
İspanyolca:
pero que Mi castigo es el castigo doloroso.
İtalyanca:
e che il Mio castigo è davvero un castigo doloroso.
Almanca:
und daß Meine Peinigung doch die qualvolle Peinigung ist.
Çince:
我的刑罚确是痛苦的。
Hollandaca:
En dat mijne straf eene gestrenge straf is.
Rusça:
но наказание Мое - наказание мучительное.
Somalice:
iyo in Cadaabkaygu uu yahay Cadaabka daran uun.
Swahilice:
Na kwamba adhabu yangu ndio adhabu iliyo chungu!
Uygurca:
مېنىڭ ئازابىم قاتتىقتۇر
Japonca:
われの懲罰は,本当に痛苦な懲罰である。」と告げ知らせなさい。
Arapça (Ürdün):
«وأن عذابي» للعصاة «هو العذاب الأليم» المؤلم.
Hintçe:
मगर साथ ही इसके (ये भी याद रहे कि) बेशक मेरा अज़ाब भी बड़ा दर्दनाक अज़ाब है
Tayca:
และแท้จริงการลงโทษของข้านั้น เป็นการลงโทษที่เจ็บแสบ
İbranice:
אך גם שהעונששלי הוא העונש הכואב
Hırvatça:
ali da je i kazna Moja, doista, bolna kazna!
Rumence:
şi osânda Mea este osânda cea dureroasă!
Transliteration:
Wa anna AAathabee huwa alAAathabu alaleemu
Türkçe:
Ama acıklı azabın ta kendisidir benim azabım.
Sahih International:
And that it is My punishment which is the painful punishment.
İngilizce:
And that My Penalty will be indeed the most grievous Penalty.
Azerbaycanca:
Eyni zamanda da əzabım da çox şiddətli əzabdır!
Süleyman Ateş:
Fakat benim azabım da çok acı bir azabdır.
Diyanet Vakfı:
Benim azabımın elem verici bir azap olduğunu da bildir.
Erhan Aktaş:
Fakat azâbım, elem verici bir azâptır.
Kral Fahd:
Benim azabımın elem verici bir azap olduğunu da bildir.
Hasan Basri Çantay:
«(Bununla beraber) benim azabım da elbette en acıklı azabın ta kendisidir o».
Muhammed Esed:
en can yakıcı azabın da Benim azabım olduğunu!
Gültekin Onan:
Ve şüphesiz azabım
Ali Fikri Yavuz:
Bununla beraber, azabım da çok acıklı bir azabdır.
Portekizce:
E que Meu castigo será o dolorosíssimo castigo!
İsveççe:
men Mitt straff [när det drabbar, innebär] det svåraste lidande.
Farsça:
و اینکه عذابم [برای می رمان] همان عذاب دردناک است.
Kürtçe:
وبێگومان ھەر سزای منە سزای سەخت
Özbekçe:
Ва, албатта, азобим аламли азобдир.
Malayca:
Dan bahawa azabKu, ialah azab yang tidak terperi sakitnya, (bagi mereka yang tetap dalam kederhakaannya).
Arnavutça:
e që dënimi Im (për të këqinjtë), është me të vërtetë, dënim i dhembshëm!
Bulgarca:
И че Моето мъчение е болезненото мъчение.
Sırpça:
али да је и Моја казна, заиста, болна казна!
Çekçe:
avšak že trest Můj bude trest bolestný!
Urduca:
مگر اِس کے ساتھ میرا عذاب بھی نہایت دردناک عذاب ہے
Tacikçe:
Ва азоби Ман азобе дардовар аст!
Tatarca:
Дәхи Минем ґәзабым Миңа итагать итмәгәннәргә бик каты ґәзабтыр.
Endonezyaca:
dan bahwa sesungguhnya azab-Ku adalah azab yang sangat pedih.
Amharca:
ቅጣቴም እርሱ አሳማሚ ቅጣት መኾኑን (ንገራቸው)፡፡
Tamilce:
“இன்னும் நிச்சயமாக என் தண்டனைதான் துன்புறுத்தக்கூடிய தண்டனை!”
Korece:
그러나 나의 벌은 고통스러 운 벌이라
Vietnamca:
Nhưng sự trừng phạt của TA lại rất đau đớn.
Ayet Linkleri: