
fenteḳamnâ minhüm. veinnehümâ lebiimâmim mübîn.
Türkçe:
Onlardan intikam aldık. Her ikisi önde, belirgin bir biçimde durmaktadır.
İngilizce:
So We exacted retribution from them. They were both on an open highway, plain to see.
Fransızca:
Nous Nous sommes donc vengés d'eux. Et ces deux [cités] , vraiment, sont sur une route bien évidente [que vous connaissez].
Almanca:
So übten WIR an ihnen Vergeltung. Und beide (Ortschaften) lagen doch an einem bekannten Weg.
Rusça:
Мы отомстили им. Воистину, оба эти поселения находились на ясной дороге.
Arapça:
فَانتَقَمْنَا مِنْهُمْ وَإِنَّهُمَا لَبِإِمَامٍ مُّبِينٍ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Biz Eyke halkından da intikâm aldık. İkisi de (Eyke ve Medyen) açık bir yol üzerindedir.
Diyanet Vakfı:
Biz onlardan da intikam aldık. İkisi de (Eyke ve Medyen) açık bir yol üzerindedir.
