Nuzul 459

vemâ eṣâbeküm yevme-lteḳe-lcem`âni febiiẕni-llâhi veliya`leme-lmü'minîn.

Türkçe:
İki topluluğun karşılaştığı gün sizin başınıza gelen, Allah'ın izniyledir ve Allah, müminleri bilsin diyedir.
İngilizce:
What ye suffered on the day the two armies Met, was with the leave of Allah, in order that He might test the believers,-
Fransızca:
Et tout ce que vous avez subi, le jour où les deux troupes se rencontrèrent , c'est par permission d'Allah, et afin qu'Il distingue les croyants.
Almanca:
Und das, was euch traf, als die beiden Kampftruppen aufeinandertrafen, geschah nur mit ALLAHs Zustimmung, damit ER die Mumin kenntlich macht,
Rusça:
То, что постигло вас в тот день, когда встретились две армии при Ухуде, произошло с дозволения Аллаха для того, чтобы Он узнал верующих
Arapça:
وَمَا أَصَابَكُمْ يَوْمَ الْتَقَى الْجَمْعَانِ فَبِإِذْنِ اللَّهِ وَلِيَعْلَمَ الْمُؤْمِنِينَ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
İki topluluğun karşılaştığı günde başınıza gelen musibet de Allah'ın izniyledir. Bu da müminleri belirlemesi ve hem de münafıklık yapanları ayırt etmesi içindir. Ve onlara: "Geliniz, Allah yolunda savaşınız veya (hiç olmazsa) savunmaya geçiniz." denilmişti. Onlar ise: "Biz savaşmasını (veya savaş olacağını) bilseydik arkanızdan gelirdik." demişlerdi. Onlar, o gün, imandan çok küfre yakındılar. kalblerinde olmayanı ağızlarıyla söylüyorlardı. Allah neyi gizlediklerini daha iyi bilendir.
Diyanet Vakfı:
İki birliğin karşılaştığı gün sizin başınıza gelenler, ancak Allah'ın dilemesiyle olmuştur ki, bu da, müminleri ayırdetmesi ve münafıkları ortaya çıkarması için idi. Bunlara: "Gelin, Allah yolunda çarpışın; ya da savunma yapın" denildiği zaman, "Harbetmeyi bilseydik, elbette sizin peşinizden gelirdik" dediler. Onlar o gün, imandan çok, kafirliğe yakın idiler. Ağızlarıyla, kalplerinde olmayanı söylüyorlardı. Halbuki Allah, onların içlerinde gizlediklerini daha iyi bilir.
Nuzul 459 beslemesine abone olun.