
ünżur keyfe keẕebû `alâ enfüsihim veḍalle `anhüm mâ kânû yefterûn.
Türkçe:
Bak da gör, nasıl yalan söylediler öz benliklerine karşı! Ve iftira için kullandıkları şeyler, onları bırakıp kayboldu.
İngilizce:
Behold! how they lie against their own souls! But the (lie) which they invented will leave them in the lurch.
Fransızca:
Vois comment ils mentent à eux-mêmes ! Et comment les abandonnent (les associés) qu'ils inventaient !
Almanca:
Siehe, wie sie sich selbst belogen haben. Und ihnen ist abhanden gekommen, was sie zu erlügen pflegten.
Rusça:
Посмотри, как они лгут о самих себе! Но покинет их все, что они измышляли.
Arapça:
انظُرْ كَيْفَ كَذَبُوا عَلَىٰ أَنفُسِهِمْ ۚ وَضَلَّ عَنْهُم مَّا كَانُوا يَفْتَرُونَ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Bak, vicdanlarına karşı nasıl yalan söylediler! O uydurdukları putlar da kendilerinden kaybolup gitti.
Diyanet Vakfı:
Gör ki, kendi aleyhlerine nasıl yalan söylediler ve (tanrı diye) uydurdukları şeyler kendilerinden nasıl kaybolup gitti!
