
feaḳbele ba`ḍuhüm `alâ ba`ḍiy yetelâvemûn.
Arapça:
فَأَقْبَلَ بَعْضُهُمْ عَلَىٰ بَعْضٍ يَتَلَاوَمُونَ
Türkçe:
Bunun üzerine birbirlerini kınamaya başladılar.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Ardından suçu birbirlerine yüklemeye başladılar.
Diyanet Vakfı:
Ardından, kabahati birbirlerine yüklemeye başladılar.
İngilizce:
Then they turned, one against another, in reproach.
Fransızca:
Puis ils s'adressèrent les uns aux autres, se faisant des reproches.
Almanca:
Dann wandten sich die einen von ihnen den anderen zu, sie machten sich gegenseitig Vorwürfe,
Rusça:
Они стали попрекать друг друга
Açıklama:
