
rabbenâ inneke men tüdḫili-nnâra feḳad aḫzeyteh. vemâ liżżâlimîne min enṣâr.
Arapça:
رَبَّنَا إِنَّكَ مَن تُدْخِلِ النَّارَ فَقَدْ أَخْزَيْتَهُ ۖ وَمَا لِلظَّالِمِينَ مِنْ أَنصَارٍ
Türkçe:
"Ey Rabbimiz! Sen birini ateşe soktun mu onu tam rezil etmişsindir. Zalimlerin, yardımcıları olmayacaktır."
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Rabbimiz! Sen kimi cehennem ateşine sokarsan onu rezil etmişsindir. Zalimlerin hiç yardımcıları yoktur.
Diyanet Vakfı:
Ey Rabbimiz! Doğrusu sen, kimi cehenneme koyarsan, artık onu rüsvay etmişsindir. Zalimlerin hiç yardımcıları yoktur.
İngilizce:
Our Lord! any whom Thou dost admit to the Fire, Truly Thou coverest with shame, and never will wrong-doers Find any helpers!
Fransızca:
Seigneur ! Quiconque Tu fais entrer dans le Feu, Tu le couvres vraiment d'ignominie. Et pour les injustes, il n'y a pas de secoureurs !
Almanca:
Unser HERR! Gewiß, wen DU ins Feuer eintreten läßt, den hast DU bereits mit Sicherheit erniedrigt. Und für die Unrecht-Begehenden gibt es keine Unterstützer.
Rusça:
Господь наш! Тот, кого Ты ввергнешь в Огонь, будет опозорен, и не будет у беззаконников помощников.
Açıklama:
