
veâteynâhüm mine-l'âyâti mâ fîhi belâüm mübîn.
Arapça:
وَآتَيْنَاهُم مِّنَ الْآيَاتِ مَا فِيهِ بَلَاءٌ مُّبِينٌ
Türkçe:
Onlara, içinde açık bir imtihan bulunan ayetler vermiştik.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Biz onlara içinde apaçık bir imtihan bulunan mucizeler verdik.
Diyanet Vakfı:
Onlara, içinde açık bir imtihan bulunan işaretler verdik.
İngilizce:
And granted them Signs in which there was a manifest trial
Fransızca:
et leur apportâmes des miracles de quoi les mettre manifestement à l'épreuve.
Almanca:
Und WIR ließen ihnen von den Ayat zuteil werden, worin deutliche Prüfung ist.
Rusça:
Мы даровали им знамения, в которых было заключено явное испытание (или явная милость).
Açıklama:
