Nuzul 4318

 
00:00

vemâ kâne lehüm min evliyâe yenṣurûnehüm min dûni-llâh. vemey yuḍlili-llâhü femâ lehû min sebîl.

Arapça:

وَمَا كَانَ لَهُم مِّنْ أَوْلِيَاءَ يَنصُرُونَهُم مِّن دُونِ اللَّهِ ۗ وَمَن يُضْلِلِ اللَّهُ فَمَا لَهُ مِن سَبِيلٍ

Türkçe:

Onların Allah'tan başka kendilerine yardım edecek velileri yoktur. Allah'ın saptırdığı kimse için artık hiçbir yol yoktur.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Onların Allah'tan başka kendilerine yardım edecek hiçbir dostları yoktur. Allah kimi saptırırsa, artık onun için çıkar bir yol yoktur.

Diyanet Vakfı:

Onların Allah'tan başka kendilerine yardım edecek hiçbir dostları yoktur. Allah kimi saptırırsa artık onun kurtuluşa çıkan bir yolu yoktur.

İngilizce:

And no protectors have they to help them, other than Allah. And for any whom Allah leaves to stray, there is no way (to the Goal).

Fransızca:

Il n'auront pas de protecteur en dehors d'Allah pour les secourir et quiconque Allah égare n'a plus aucune voie.

Almanca:

Und es gibt für sie keinerlei Wali, die ihnen anstelle von ALLAH beistehen. Und wen ALLAH abirren läßt, für den gibt es keinen Weg (zur Rechtleitung).

Rusça:

У них не будет покровителей и помощников, которые бы помогли им вместо Аллаха. Нет пути тому, кого Аллах ввел в заблуждение.

Açıklama:
Nuzul 4318 beslemesine abone olun.