
veya`leme-lleẕîne yücâdilûne fî âyâtinâ. mâ lehüm mim meḥîṣ.
Türkçe:
Ki ayetlerimiz hakkında tartışıp duranlar kendileri için kaçacak bir yer olmadığını bilsinler.
İngilizce:
But let those know, who dispute about Our Signs, that there is for them no way of escape.
Fransızca:
Ceux qui disputent à propos de Nos preuves savent bien qu'ils n'ont pas d'échappatoire.
Almanca:
Und ER kennt diejenigen, die über Unsere Ayat disputieren. Für sie gibt es kein Entrinnen.
Rusça:
Те, которые препираются относительно Наших знамений, знают, что они не смогут сбежать.
Arapça:
وَيَعْلَمَ الَّذِينَ يُجَادِلُونَ فِي آيَاتِنَا مَا لَهُم مِّن مَّحِيصٍ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Âyetlerimiz hakkında mücadele edenler bilsinler ki kendileri için kaçacak bir yer yoktur.
Diyanet Vakfı:
Böylece ayetlerimiz üzerinde tartışanlar, kendilerine kaçacak bir yer olmadığını bilsinler.
