Nuzul 3311

 
00:00

vemâ kâne rabbüke mühlike-lḳurâ ḥattâ yeb`aŝe fî ümmihâ rasûley yetlû `aleyhim âyâtinâ. vemâ künnâ mühliki-lḳurâ illâ veehlühâ żâlimûn.

Arapça:

وَمَا كَانَ رَبُّكَ مُهْلِكَ الْقُرَىٰ حَتَّىٰ يَبْعَثَ فِي أُمِّهَا رَسُولًا يَتْلُو عَلَيْهِمْ آيَاتِنَا ۚ وَمَا كُنَّا مُهْلِكِي الْقُرَىٰ إِلَّا وَأَهْلُهَا ظَالِمُونَ

Türkçe:

Senin Rabbin, memleketleri/medeniyetleri, ana merkezlerinde kendilerine ayetlerimizi okuyan bir resul göndermedikçe helâk etmez. Biz; ülkeleri/medeniyetleri, halkları zulme sapmadıkları sürece helâk etmeyiz.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Rabbin, kendilerine âyetlerimizi okuyan bir peygamberi memleketlerin ana merkezlerine göndermedikçe, memleketleri helâk edici değildir. Zaten biz, ancak halkı zalim olan memleketleri helâk etmişizdir.

Diyanet Vakfı:

Rabbin, kendilerine ayetlerimizi okuyan bir peygamberi memleketlerin ana merkezine göndermedikçe, o memleketleri helak edici değildir. Zaten biz ancak halkı zalim olan memleketleri helak etmişizdir.

İngilizce:

Nor was thy Lord the one to destroy a population until He had sent to its centre a messenger, rehearsing to them Our Signs; nor are We going to destroy a population except when its members practise iniquity.

Fransızca:

Ton Seigneur ne fait pas périr des cités avant d'avoir envoyé dans leur métropole un Messager pour leur réciter Nos versets. Et Nous ne faisons périr les cités que lorsque leurs habitants sont injustes.

Almanca:

Und dein HERR würde nie die Ortschaften zugrunde richten, bis ER zu ihrer Mutterstadt einen Gesandten schickt, der ihnen Unsere Ayat vorträgt. Und WIR würden die Ortschaften nie zugrunde richten, es sei denn, ihre Bewohner sind 2 Unrecht-Begehende.

Rusça:

Твой Господь не уничтожал селения, пока не отправлял в важнейшее из них посланника, который читал им Наши аяты. Мы не уничтожали селения, если только их жители не были беззаконниками.

Açıklama:
Nuzul 3311 beslemesine abone olun.