Nuzul 3266

 
00:00

velemmâ belega eşüddehû vestevâ âteynâhü ḥukmev ve`ilmâ. vekeẕâlike neczi-lmuḥsinîn.

Arapça:

وَلَمَّا بَلَغَ أَشُدَّهُ وَاسْتَوَىٰ آتَيْنَاهُ حُكْمًا وَعِلْمًا ۚ وَكَذَٰلِكَ نَجْزِي الْمُحْسِنِينَ

Türkçe:

Mûsa, yiğitlik çağına ulaşıp olgunlaşınca ona hikmet ve ilim verdik. Biz, güzel düşünüp güzel davrananları böyle ödüllendiririz.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:

Musa yiğitlik çağına girip olgunlaşınca, biz ona hikmet ve ilim verdik. İşte güzel davrananları biz böyle mükafatlandırırız.

Diyanet Vakfı:

Musa yiğitlik çağına erip olgunlaşınca, biz ona hikmet ve ilim verdik. İşte güzel davrananları biz böylece mükafatlandırırız.

İngilizce:

When he reached full age, and was firmly established (in life), We bestowed on him wisdom and knowledge: for thus do We reward those who do good.

Fransızca:

Et quand il eut atteint sa maturité et sa plein formation, Nous lui donnâmes la faculté de juger et une science. C'est ainsi que Nous récompensons les bienfaisants.

Almanca:

Und nachdem er erwachsen und reif geworden ist, ließen WIR ihm Weisheit und Wissen zuteil werden. Und solcherart vergelten WIR es den Muhsin.

Rusça:

Когда он достиг зрелого возраста, Мы даровали ему власть (мудрость или пророчество) и знание. Так Мы воздаем творящим добро.

Açıklama:
Nuzul 3266 beslemesine abone olun.