
feḳulne-ẕhebâ ile-lḳavmi-lleẕîne keẕẕebû biâyâtinâ. fedemmernâhüm tedmîrâ.
Arapça:
فَقُلْنَا اذْهَبَا إِلَى الْقَوْمِ الَّذِينَ كَذَّبُوا بِآيَاتِنَا فَدَمَّرْنَاهُمْ تَدْمِيرًا
Türkçe:
Ardından şöyle dedik: "Ayetlerimizi yalanlayan topluluğa gidin." Biraz sonra da o topluluğu yerle bir ettik.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Haydi âyetlerimizi yalan sayan o kavme gidin dedik. Sonunda (yola gelmediklerinden) onları yerle bir ettik.
Diyanet Vakfı:
"Ayetlerimizi yalan sayan kavme gidin" dedik. Sonunda, (yola gelmediklerinden) onları yerle bir ediverdik.
İngilizce:
And We command: "Go ye both, to the people who have rejected our Signs:" And those (people) We destroyed with utter destruction.
Fransızca:
Puis Nous avons dit : "Allez tous deux vers les gens qui ont traité de mensonge Nos preuves". Nous les avons ensuite détruits complètement.
Almanca:
Dann sagten WIR : "Geht beide zu den Leuten, die Unsere Ayat ableugneten." Dann vernichteten WIR sie in kompletter Vernichtung.
Rusça:
Мы повелели: "Ступайте вдвоем к народу, который счел ложью Наши знамения". А потом Мы уничтожили его до основания.
Açıklama:
