
elleẕîne yuḥşerûne `alâ vucûhihim ilâ cehenneme ülâike şerrum mekânev veeḍallü sebîlâ.
Arapça:
الَّذِينَ يُحْشَرُونَ عَلَىٰ وُجُوهِهِمْ إِلَىٰ جَهَنَّمَ أُولَٰئِكَ شَرٌّ مَّكَانًا وَأَضَلُّ سَبِيلًا
Türkçe:
O yüzleri üstü cehenneme sevk edilecek olanlar, mekân bakımından en şerli, yol bakımından en sapık kişilerdir.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
O yüzleri üstü cehenneme toplanacaklar var ya! işte onlar, yerleri en kötü, yolları en sapık olanlardır.
Diyanet Vakfı:
Yüzükoyun cehenneme (sürülüp) toplanacak olanlar; işte onlar, yerleri en kötü, yolları en sapık olanlardır.
İngilizce:
Those who will be gathered to Hell (prone) on their faces,- they will be in an evil plight, and, as to Path, most astray.
Fransızca:
Ceux qui seront traînés [ensemble] sur leurs visages vers l'Enfer, ceux-là seront dans la pire des situations et les plus égarés hors du chemin droit.
Almanca:
Es sind diejenigen, die auf ihren Gesichtern vor Dschahannam versammelt werden, diese haben einen schlimmeren Ort und sind vom Weg weit abgeirrt.
Rusça:
Тем, которые будут собраны в Геенну ничком, уготовано наихудшее место, и они более других сбились с пути.
Açıklama:
