
feeradnâ ey yübdilehümâ rabbühümâ ḫayram minhü zekâtev veaḳrabe ruḥmâ.
Arapça:
فَأَرَدْنَا أَن يُبْدِلَهُمَا رَبُّهُمَا خَيْرًا مِّنْهُ زَكَاةً وَأَقْرَبَ رُحْمًا
Türkçe:
"Diledik ki, Rableri onlara o çocuktan temizlikçe daha üstün, merhametçe daha gelişmişini versin."
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
İstedik ki Rabbleri onun yerine kendilerine ondan temizlikçe daha hayırlı ve daha çok merhamet eden birini versin.
Diyanet Vakfı:
(Devam etti:) "Böylece istedik ki, Rableri onun yerine kendilerine, ondan daha temiz ve daha merhametlisini versin."
İngilizce:
So we desired that their Lord would give them in exchange (a son) better in purity (of conduct) and closer in affection.
Fransızca:
Nous avons donc voulu que leur Seigneur leur accordât en échange un autre plus pur et plus affectueux.
Almanca:
Dann wollten wir, daß ihr HERR ihnen an seiner Stelle (ein Kind) gibt, welches lauterer und barmherziger als dieser ist.
Rusça:
Мы захотели, чтобы Господь их даровал им вместо него того, кто будет чище и милосерднее к своим близким.
Açıklama:
