
veyec`alûne limâ lâ ya`lemûne neṣîbem mimmâ razaḳnâhüm. tellâhi letüs'elünne `ammâ küntüm tefterûn.
Arapça:
وَيَجْعَلُونَ لِمَا لَا يَعْلَمُونَ نَصِيبًا مِّمَّا رَزَقْنَاهُمْ ۗ تَاللَّهِ لَتُسْأَلُنَّ عَمَّا كُنتُمْ تَفْتَرُونَ
Türkçe:
Tutuyor, kendilerine verdiğimiz rızıklardan, hiçbir şeyin farkında olmayanlara pay çıkarıyorlar. Allah'a yemin olsun ki, iftira edip durduğunuz şeylerden kesinlikle hesaba çekileceksiniz.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Bir de müşrikler kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden tutuyorlar mahiyetini bilmedikleri şeylere (putlara) pay ayırıyorlar. Allah'a andolsun ki, siz bu yaptığınız iftiralardan mutlaka hesaba çekileceksiniz.
Diyanet Vakfı:
Bir de kendilerine rızık olarak verdiklerimizden, mahiyetini bilmedikleri şeylere (putlara) pay ayırıyorlar. Allah'a andolsun ki, iftira etmekte olduğunuz şeylerden mutlaka sorguya çekileceksiniz!
İngilizce:
And they (even) assign, to things they do not know, a portion out of that which We have bestowed for their sustenance! By Allah, ye shall certainly be called to account for your false inventions.
Fransızca:
Et ils assignent une partie [des biens] que Nous leur avons attribués à (des idoles) qu'ils ne connaissent pas. Par Allah ! Vous serez certes interrogés sur ce que vous inventiez.
Almanca:
Und sie bestimmen für diejenigen (Götter), die nichts wissen, einen Anteil vom Rizq, das WIR ihnen gewährten. Bei ALLAH! Gewiß, Ihr werdet zur Rechenschaft gezogen für das, was ihr zu erdichten pflegtet.
Rusça:
Они отдают долю из того, чем Мы их наделили, ради того, что им неизвестно. Клянусь Аллахом, вы будете спрошены обо всем, что измышляете!
Açıklama:
