Nuzul 1213

ẕâlike bienne-llâhe lem yekü mügayyiran ni`meten en`amehâ `alâ ḳavmin ḥattâ yügayyirû mâ bienfüsihim veenne-llâhe semî`un `alîm.

Türkçe:
Bu böyledir. Çünkü Allah bir topluma lütfettiği nimeti, o toplum birey olarak içlerindekini/birey olarak kendilerine ilişkin olanı değiştirmedikçe, değiştirmemiştir. Ve Allah, iyice işiten, gereğince bilendir.
İngilizce:
Because Allah will never change the grace which He hath bestowed on a people until they change what is in their (own) souls: and verily Allah is He Who heareth and knoweth (all things).
Fransızca:
C'est qu'en effet Allah ne modifie pas un bienfait dont Il a gratifié un peuple avant que celui-ci change ce qui est en lui-même . Et Allah est, Audient et Omniscient.
Almanca:
Es ist so! Denn ALLAH wandelt keine Gabe (in Bestrafung) um, die ER Leuten beschert hat, bis sie sich selbst (zum Schlechten) verändern. Und ALLAH ist gewiß allhörend, allwissend.
Rusça:
Это произошло потому, что Аллах не отменяет милость, которую Он оказал людям, пока они сами не изменяют того, что в их душах. Воистину, Аллах - Слышащий, Знающий.
Arapça:
ذَٰلِكَ بِأَنَّ اللَّهَ لَمْ يَكُ مُغَيِّرًا نِّعْمَةً أَنْعَمَهَا عَلَىٰ قَوْمٍ حَتَّىٰ يُغَيِّرُوا مَا بِأَنفُسِهِمْ ۙ وَأَنَّ اللَّهَ سَمِيعٌ عَلِيمٌ
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Bu, Allah'ın bir kavme verdiği nimeti, onlar kendilerini değiştirmedikçe değiştirmemesinden dolayıdır. Gerçekten de Allah hakkiyle işiten, herşeyi bilendir.
Diyanet Vakfı:
Bu da, bir millet kendilerinde bulunanı (güzel ahlak ve meziyetleri) değiştirinceye kadar Allah'ın onlara verdiği nimeti değiştirmeyeceğinden dolayıdır. Gerçekten Allah işitendir, bilendir.
Nuzul 1213 beslemesine abone olun.