
vemâ kâne cevâbe ḳavmihî illâ en ḳâlû aḫricûhüm min ḳaryetiküm. innehüm ünâsüy yeteṭahherûn.
Arapça:
وَمَا كَانَ جَوَابَ قَوْمِهِ إِلَّا أَن قَالُوا أَخْرِجُوهُم مِّن قَرْيَتِكُمْ ۖ إِنَّهُمْ أُنَاسٌ يَتَطَهَّرُونَ
Türkçe:
Toplumunun cevabı sadece şunu söylemeleri oldu: "Çıkarın şunları kentimizden. Çünkü onlar, temizlik tutkunu insanlardır."
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Kavminin cevabı: "Onları (Lût'u ve taraftarlarını) kentinizden çıkarın, çünkü onlar, fazla temizlenen insanlarmış! "demelerinden başka bir şey olmadı.
Diyanet Vakfı:
Kavminin cevabı: Onları (Lut'u ve taraftarlarını) memleketinizden çıkarın; çünkü onlar fazla temizlenen insanlarmış! demelerinden başka bir şey olmadı.
İngilizce:
And his people gave no answer but this: they said, "Drive them out of your city: these are indeed men who want to be clean and pure!"
Fransızca:
Et pour toute réponse, son peuple ne fit que dire : "Expulsez-les de votre cité. Ce sont des gens qui veulent se garder purs" !
Almanca:
Die Antwort seiner Leute war nichts anderes als daß sie sagten: "Treibt sie aus eurer Stadt hinaus! Gewiß, sie sind Menschen, die sich rein halten wollen."
Rusça:
В ответ его народ лишь сказал: "Прогоните их из вашего селения. Воистину, эти люди хотят очиститься".
Açıklama:
