Arapça:
الَّذِينَ هُمْ يُرَاءُونَ
Çeviriyazı:
elleẕîne hüm yürâûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Gösteriş yaparlar onlar,
Diyanet İşleri:
Onlar gösteriş yaparlar.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Ve onlar, bütün işlerini gösteriş için yaparlar.
Şaban Piriş:
Gösteriş yapanlara,
Edip Yüksel:
Onlar ki gösteriş yaparlar.
Ali Bulaç:
Onlar gösteriş yapmaktadırlar
Suat Yıldırım:
Ki onlar namazlarından gafildirler (Kıldıkları namazın değerini bilmez, namaza gereken ihtimamı göstermezler). İbadetlerini gösteriş için yapar, zekât ve diğer yardımlarını esirger, vermezler. [4,142; 4,38; 2,264; 8,47]
Ömer Nasuhi Bilmen:
O kimseler ki, onlar riyâkardırlar.
Yaşar Nuri Öztürk:
Riyaya sapandır onlar/gösteriş yaparlar.
Bekir Sadak:
«Ben sizin taptiklariniza tapmam.»
İbni Kesir:
107:5
Adem Uğur:
Onlar gösteriş yapanlardır,
İskender Ali Mihr:
Onlar riya yapanlardır (gösteriş için yapanlardır).
Celal Yıldırım:
Durmadan gösteriş yaparlar.
Tefhim ul Kuran:
Onlar gösteriş yapmaktadırlar,
Fransızca:
qui sont pleins d'ostentation,
İspanyolca:
para ser vistos
İtalyanca:
che sono pieni di ostentazione
Almanca:
denjenigen, die Riyaa betreiben
Çince:
他们是沽名钓誉的,
Hollandaca:
Die de huichelaars spelen.
Rusça:
которые лицемерят
Somalice:
Dadkana is tusiya.
Swahilice:
Ambao wanajionyesha,
Uygurca:
نامازنى رىيا بىلەن ئوقۇيدۇ
Japonca:
(人に)見られるための礼拝をし,
Arapça (Ürdün):
«الذين هم يراءون» في الصلاة وغيرها.
Hintçe:
जो दिखाने के वास्ते करते हैं
Tayca:
ผู้ที่พวกเขาโอ้อวดกัน
İbranice:
אלה אשר עושים רק בשביל להראות
Hırvatça:
koji se samo ljudima pokazuju
Rumence:
Ei vor să fie cât mai la vedere,
Transliteration:
Allatheena hum yuraoona
Türkçe:
Riyaya sapandır onlar/gösteriş yaparlar.
Sahih International:
Those who make show [of their deeds]
İngilizce:
Those who (want but) to be seen (of men),
Azerbaycanca:
Onlar (namazlarında) riyakarlıq edər,
Süleyman Ateş:
Onlar gösteriş (için ibadet) yaparlar.
Diyanet Vakfı:
Onlar gösteriş yapanlardır,
Erhan Aktaş:
Onlar gösteriş yapanlardır.
Kral Fahd:
Onlar gösteriş yapanlardır,
Hasan Basri Çantay:
onlar riyakârların ta kendileridir.
Muhammed Esed:
onlar ki niyetleri yalnızca görülüp takdir edilmektir,
Gültekin Onan:
Onlar gösteriş yapmaktadırlar.
Ali Fikri Yavuz:
Onlar, (namazlarıyla insanlara) gösteriş yaparlar
Portekizce:
Que as fazem por ostentação,
İsveççe:
de som vill ses [och berömmas]
Farsça:
همانان که همواره ریا می کنند
Kürtçe:
ئەوانەی کە ڕووپامایی دەکەن
Özbekçe:
Ана ўшалар риё қиладиганлардир.
Malayca:
(Juga bagi) orang-orang yang berkeadaan riak (bangga diri dalam ibadat dan bawaannya),
Arnavutça:
e veprojnë, vetëm sa për sy e faqe (para botës)
Bulgarca:
които лицемерят,
Sırpça:
који се само показују људима
Çekçe:
kteří chtějí být jen viděni
Urduca:
جو ریا کاری کرتے ہیں
Tacikçe:
онон, ки риё мекунанд
Tatarca:
Әле алар укыган намазларын да рия белән укырлар, ягъни кеше күргәндә укый, кеше күрмәгәндә укымый.
Endonezyaca:
orang-orang yang berbuat riya,
Amharca:
ለእነዚያ እነርሱ ይዩልኝ ባዮች ለኾኑት፡፡
Tamilce:
அவர்கள் (நற்காரியங்களை) பிறர் பார்ப்பதற்காக செய்கிறார்கள்.
Korece:
남에게 보이기 위해 위선적으로 기도하는 자들로
Vietnamca:
Những kẻ chỉ muốn phô trương cho người khác nhìn thấy.
Ayet Linkleri: