Arapça:
ثُمَّ إِذَا كَشَفَ الضُّرَّ عَنكُمْ إِذَا فَرِيقٌ مِّنكُم بِرَبِّهِمْ يُشْرِكُونَ
Çeviriyazı:
ŝümme iẕâ keşefe-ḍḍurra `anküm iẕâ ferîḳum minküm birabbihim yüşrikûn.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır:
Sonra Allah bu sıkıntıyı sizden kaldırdığı zaman, bir de bakarsınız ki, içinizden bir topluluk, hemen Rablerine ortak koşarlar.
Diyanet İşleri:
Sıkıntılarınızı giderince de, içinizden bazıları kendilerine verdiğimize nankörlük ederek Rablerine eş koşarlar. Geçinin bakalım, yakında öğreneceksiniz.
Abdulbakî Gölpınarlı:
Sonra da sizden o zararı defetti mi o vakit içinizden bir kısmı, Rablerine şirk koşar.
Şaban Piriş:
Sonra, sıkıntıyı sizden giderdiği zaman içinizden bir grup hemen Rab’lerine şirk koşarlar.
Edip Yüksel:
Ne var ki, sizden o sıkıntıyı kaldırdığı zaman, sizden bir grup hemen Rab'lerine ortak koşmaya başlar,
Ali Bulaç:
Sonra sizden zararı kaldırdığında, sizden bir grup (hemen) Rablerine şirk koşar;
Suat Yıldırım:
Ama sonra sizin o sıkıntınızı giderince, içinizden bir kısmı hemen Rab'lerine ortak koşarlar.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Sonra sizden o zararı açtığı vakit o an sizden bir tâife Rablerine şerik koşarlar.
Yaşar Nuri Öztürk:
Sonra da zorluk ve kederi sizden kaldırdığında, içinizden bir zümre kendi Rablerine hemen ortak koşuverir,
Bekir Sadak:
Kendisine verilen kotu mujde yuzunden, halktan gizlenmeye calisir
İbni Kesir:
Sonra sıkıntınızı giderince de içinizden bir grup
Adem Uğur:
Sonra da sizden o zararı giderdiğinde, içinizden bir zümre, hemen Rablerine ortak koşarlar!
İskender Ali Mihr:
Sonra O, sizden zararı (sıkıntıları) giderince o zaman da sizden bir grup, Rab´lerine şirk (ortak) koşarlar.
Celal Yıldırım:
Sonra O, sizden sıkıntıyı giderince, içinizden bir kısmı bir de bakarsın kendilerine verdiğimize karşılık nankörlük etmek için Rablarına ortak koşarlar.
Tefhim ul Kuran:
Sonra sizden zararı kaldırdığında, sizden bir grup (hemen) Rablerine şirk koşarlar
Fransızca:
Et une fois qu'Il a dissipé voter malheur, voilà qu'une partie d'entre vous se mettent à donner des associés à leur Seigneur,
İspanyolca:
Pero, luego, cuando aparta de vosotros la desgracia, he aquí que algunos de vosotros asocian a su Señor,
İtalyanca:
Quando poi l'allontana da voi, ecco che alcuni associano divinità al loro Signore,
Almanca:
Dann, wenn ER das Unglück von euch beseitigt, gibt es eine Gruppe von euch, die ihrem HERRN gegenüber Schirk betreibt,
Çince:
然后,当他解除你们的患难的时候,你们中有一部分人,立刻以物配他们的主,
Hollandaca:
En indien hij u van het booze verlost, geeft een deel der uwen makkers aan hunnen Heer.
Rusça:
Когда же Он избавляет вас от беды, то некоторые из вас начинают приобщать сотоварищей к своему Господу.
Somalice:
Markuu idinka Faydo Dhibkana Koox idinka mida yaa Eebahood la wadaajisa (Cibaadada).
Swahilice:
Na anapo kuondosheeni madhara mara kundi moja miongoni mwenu linamshirikisha Mola wao Mlezi,
Uygurca:
اﷲ سىلەردىن ئېغىرچىلىقنى كۆتۈرۈۋەتسە، ئاراڭلاردىن بىر بۆلۈك ئادەم دەرھال ئۆز پەرۋەردىگارىغا شېرىك كەلتۈرىدۇ
Japonca:
それなのにかれがあなたがたから災難を除かれると,見るがいい。あなたがたの中ある者は,主と並べて外の神々を崇め,
Arapça (Ürdün):
«ثم إذا كشف الضر عنكم إذا فريق منكم بربهم يشركون».
Hintçe:
फिर जब वह तुमसे तकलीफ को दूर कर देता है तो बस फौरन तुममें से कुछ लोग अपने परवरदिगार को शरीक ठहराते हैं
Tayca:
แล้วเมื่อพระองค์ทรงปลดเปลื้องความทุกข์ยากออกจากพวกเจ้า ขณะนั้นกลุ่มหนึ่งจากพวกเจ้าก็จะตั้งภาคีต่อพระเจ้าของพวกเขา
İbranice:
ואולם כאשר הוא יסיר את הצרה מעליכם, חלק מכם מיד ישתפו (אלילים) עם ריבונם
Hırvatça:
A potom, kad vam On nevolju otkloni, neki od vas Gospodaru svome druge u obožavanju pridružuju,
Rumence:
apoi când îndepărtează nenorocirea de la voi, unii dintre voi îi alătură pe alţii Domnului lor,
Transliteration:
Thumma itha kashafa alddurra AAankum itha fareequn minkum birabbihim yushrikoona