Sûredeki Ayet No:
Kur'an'daki Ayet No:
Arapça
فَأَقْبَلَتِ امْرَأَتُهُ فِي صَرَّةٍ فَصَكَّتْ وَجْهَهَا وَقَالَتْ عَجُوزٌ عَقِيمٌ
İngilizce Transliteration:
Faaqbalati imraatuhu fee sarratin fasakkat wajhaha waqalat AAajoozun AAaqeemun
İngilizce
But his wife came forward (laughing) aloud: she smote her forehead and said: "A barren old woman!"
Diyanet İşleri:
Bunun üzerine karısı hayretle seslenerek geldi, elleriyle yüzünü kapayarak: "kısır bir kocakarı!" dedi.
Kral Fahd:
Karısı çığlık atarak geldi. Elini yüzüne çarparak: «Ben kısır bir kocakarıyım!» dedi.
Şaban Piriş:
Karısı bir çığlık içinde çıka gelip, (elleriyle) yüzüne vurarak: "Ben, kısır bir kocakarıyım" dedi.
Rusça:
Его жена стала кричать и бить себя по лицу. Она сказала: "Старая бесплодная женщина!"
Fransızca:
Alors sa femme s'avança en criant, se frappa le visage et dit : "Une vieille femme stérile...